Güncelleme Tarihi:
Sonucundaysa Sheikha Mayassa bu parayı vererek, sanat dünyasının en güçlü kadını seçildi. Annesinin desteğiyle bu başarıları elde eden Sheikha Mayassa’nın amacıysa çok açık; Katar’ı bir kültür santrali haline getirmek. Babası gibi sanata âşık olan Sheika Mayassa, sanat üzerinden Katar’ın geçmişini ve geleceğini buluşturup insanların hayatına ışık tutuyor. Gelin Sheikha Al Mayassa’yı ve yatırımlarını daha yakından tanıyalım.
HER BAŞARININ ARKASINDA ANNESİ VAR
Katar Emiri’nin 14. kuşağı Sheikha Mayassa bint Hamad bin Khalifa Al-Thani, siyasal bilimler ve edebiyat üzerine Duke Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptı. Konuda daha da uzmanlaşmak için Paris’te ‘Pantheon-Sorbone Üniversitesi’nde de öğrenim gördü.
Henüz 29 yaşında olmasına rağmen Sheika Mayassa, Hivar’ın (siyasal sohbet programı) başkanlığını ve Model Birleşmiş Milletler temsilciliğini yaptı. Asya’da doğal afetlerin kurbanlarına eğitim olanağı sağlamak için ise NGO’yu (demokratik kitle örgütlerini) kurdu. Onun bu başarılarının arkasında, “Benim erkek gibi kızım” diyen annesinin emeği çok. Onu, okuması için cesaretlendiren, İngilizce ve Fransızca öğrenmesini sağlayan hep annesi oldu. Ve yine annesinin sayesinde bugünlerde, Katar Müzeleri Denetimi (QMA) yöneticisi olarak Katar’ı kültür santrali haline getirmeye çalışıp, sanatın ne olduğunu ve insan hayatındaki yerini göstermeye çalışıyor.
KOLEKSİYON ÇOK ZENGİN
The Art Newspaper’dan Georgina Adam ve Charlotte Burns’ün yaptığı tahminlere göre değerli eserlerin çoğu Katar’da. Sonnabend’in 400 milyon dolar değerindeki koleksiyonu dışında Roy Lichtenstein’dan Jeff Koons’a kadar pek çok önemli Amerikalı sanatçının eserleri burada olduğu düşünülen eserler arasında. 2009 yılında ölen Fransız film yapımcısı, yönetmen ve oyuncu Claude Berri’nin koleksiyonundaki Ryman, Reinhardt, Morandi, Serra ve Fontana çalışmaları Paris’teki Pompidou Sanat Merkezi’ne satılması beklenirken 50 milyon dolar karşılığında Katar’a satılmıştı. Bunlara benzer daha ne eserler var tam olarak bilinmese de az çok bu şekilde tahminler yürütülebiliyor.
ARAP DÜNYASINDA ROL MODEL OLACAĞIZ
Sanata düşkünlüğünün ailesinden geldiğini “Katar Müzeleri Denetimi babamın çocuğu, dolayısıyla benim de kardeşim gibi” diyerek gösteren Sheika Mayassa, Katar Müzeleri Denetimi çatısı altında Doğu ve Batı sanatını bir vücutta topluyor. Forbes dergisinin tahminine göre Katar’da yıllık gayri safi yurtiçi hasılat bütçesi 184 milyar dolarken bunun geçen sene sadece 250 milyon doları, Sheika Mayassa’nın Fransız Paul Cezanne’ın ‘The Card Players’ adlı eseri satın alması için ayrıldı. Bu, bir resim için verilen en yüksek miktar olduğundan Sheika Mayassa sanat dünyasının en güçlü kadını olarak görülüyor. Kendisiyse sanata bu kadar çok yatırım yapmasını şu şekilde açıklıyor: “Arap dünyasında bir çok ülke zengin görünse de aslında çok fakir. Maalesef, yeniliğe açık değiller. Bu aslında tembellikten başka bir şey değil. Ve buna karşıt olarak Katar’da kısa sürede bir çok değişiklik yaparak bir rol model olmaya çalışıyoruz.”
KATAR’DA SANAT KOMBİNASYONU
Dünya küçülüyor, artık her yere daha hızlı bir şekilde ulaşabiliyoruz. Teknoloji bu kadar ilerlerken eskiyi unutmadan yol almak, yeni fikirler üretip yeniliklerle ruhu yansıtmak, adeta zamana meydan okumak gibi... Sheika Mayassa, bunu Katar’da çok güzel kombine ettiklerini düşünüyor. Katar İslamik Kültür Müzesi’yle nereden geldiklerini anlatırken, Arap Modern Müzesi’yle de günümüzün sergilerini, yenilikleri, sosyopolitik süreci takip ettiklerini gösteriyorlar. Aynı zamanda Sheika Mayassa, eğitime de milyarlar yatırdıklarını vurgulayıp, sanatın gücünün ve kültürel hareketlerin yüksek yaşam standardından geçtiğini belirtiyor. Onun gözünde sanat, farklı kültürler arasında bir köprü, insanların birbirlerini kabullenişi ve adeta bir huzur. Katar’ın sanatta rol model olarak gösterilmeyi istediğini söylese de bunu milletler arası bir yarış olarak değil, Katar’ın oluşumunun tamamlayıcısı olarak görüyor.