Güncelleme Tarihi:
75 yaşındaki Suna Pekuysal, geçen hafta akşam saatlerinde evinde düşerek kalça kemiğini kırmıştı. Usta oyuncu, İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılıp Ortopedi Kliniği'nde tedavi altına alınmıştı.
BİR ANI "Sen git gerçek sanatçıları çek" 75 yaşında yaşamını yitiren Suna Pekuysal, son günlerine kadar beli iki büklüm olsa da hep çalıştı. Ya tiyatro sahnesinde ya da bir dizi setindeydi. Suna Abla herkesin gönlünde 'star'dı. Ama ne çok kazanıyor ne de basın ona star muamelesi yapıyordu. Çoğu zaman para kazanmak için dizilerde Netice Hala, Selvi Teyze gibi yardımcı rollerde oynadı. Yine bir kaç yıl önce bir şarkıcının dizisinde rol alan Suna Abla'yı çok kıran bir olay yaşandı. Saatlerce beklemesine rağmen başrol oyuncusu olan şarkıcı bir türlü sete gelmiyordu. Oysa "O" aldığı iş disiplini nedeniyle söylenen saatte gelmiş ve işin başlamasını bekliyordu. Sonunda dizinin starı çok sayıda kamerayla sete geldi. Tüm muhabirler şarkıcıyla röportaj yapmak için beklerken o kenarda yine iki büklüm olmuş bir şekilde "motor" denmesini bekliyordu. Tüm kameralar stara yönelmişken bir muhabir O'na yaklaşıp " Suna Abla fotoğrafını çekebilir miyiz" deyince tüm yaşananları bir cümleyle özetleyiverdi : Sen git gerçek sanatçıları çek. Beni ne yapacaksın"
Asıl adı Suna Belener olan Suna Pekuysal, 24 Ekim 1933 yılında İstanbul'da doğdu. İstanbul Belediye Konservatuvarı Şan ve Bale Bölümü'nde öğrenim görürken, 1949 yılında İstanbul Şehir Tiyatrosu'nun çocuk bölümünde Kadri Ögelman'ın "Artist Aranıyor" adlı oyunuyla ilk kez sahneye çıktı.
Aradan üç yıl geçtikten sonra, 1952 yılında, İstanbul Şehir Tiyatrosu dram bölümü kadrosuna geçti. 1964 yılında tiyatro sanatçısı Ergun Köknar ile evlendi. 1973 doğumlu Sait Ali isimli bir oğlu olan sanatçı, tiyatronun yanı sıra televizyon ve sinema filmlerinde de rol aldı.
1984 yılında İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda sahnelenmeye başlanan, Ekrem Reşit Rey’in 1933 yılında kaleme aldığı, Cemal Reşit Rey’in bestelerini yaptığı ve Haldun Dormen’in sahneye Koyduğu "Lüküs Hayat" operetindeki rolünü Zihni Göktay ile birlikte 14 yıl süreyle aralıksız oynadı.
”Büyük bir başarı kazanan ve yediden yetmişe her yaştan seyirciye nostalji yaşatan ”Lüküs Hayat”ın ardından emekli olan sanatçı, Şehir Tiyatroları’nda Joseph Kesselring’in yazdığı ve Çetin İpekkaya’nın yönettiği ”Ahududu” adlı oyunda konuk sanatçı olarak rol aldı.
Adı her zaman Türk tiyatrosunun en iyileri arasında anılan sanatçı, 1979 yalında Fakir Baykurt'un uyarlaması olan "Tırpan" daki rolüyle 1980 Avni Dilligil ve Ulvi Uraz ödüllerini, "Lüküs Hayat"taki rolüyle de 1986 Sanat Kurumu ve 1987 İsmail Dümbüllü ödüllerini kazandı.
Birçok televizyon reklam ve dizilerinde, müzikallerde sanatçılık başarısını gösteren Pekuysal, 54 yıl Şehir Tiyatroları’nda görev yaptıktan sonra, 24 Ekim 1998 yılında Şehir Tiyatroları’ndan emekli oldu.
Sanatçının emeklisi olmaz” diyen Pekuysal "Sahnede ölmek istediğini" söylemişti. Pekuysal, sağlığı elverdiği sürece televizyon dizilerinde rol almayı sürdürmüştü.
KALP YETMEZLİĞİ NEDENİYLE YAŞAMA VEDA ETTİ
İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi Anesteziyoloji ve Yoğun Bakım Sorumlusu Prof. Dr. Lütfi Telci, Suna Pekuysal'ın kalp yetmezliği sonucu hayatını kaybettiğini bildirdi.
Prof. Dr. Telci, kalça kırığı nedeniyle ameliyat edilen Suna Pekuysal'ın ameliyat sonrası genel cerrahi yoğun bakım servisine alındığını söyledi.
“Pekuysal'ın başka bir hastalığına bağlı anatomik yapısı nedeniyle hava temini çok zor bir hasta olduğunu” ifade eden Prof. Dr. Telci, şunları kaydetti: “Ameliyattan sonra yoğun bakımda yapay solunum cihazına bağlıydı. Bu cihazı bugün çıkarmayı planlıyorduk. Ancak gece kalp durması oldu. Resusitasyon uygulamaları ile kalp yeniden çalıştırıldı. Fakat sabah Suna Pekuysal'ın kalbi ikinci kere durdu. Yapılan müdahaleler bu sefer sonuç vermedi ve Suna hanım kalp yetmezliği sonucu bugün saat 10.30'da hayatını kaybetti.”
250 OYUNDA, 100 SİNEMA FİLMİNDE ROL ALDI
Sanat yaşamı boyunca 250'den fazla oyunda ve 100'e yakın sinema filminde rol alan Suna Pekuysal, 24 Ekim 1933 yılında İstanbul’da doğdu. Asıl adı Suna Belener olan sanatçı, İstanbul Belediye Konservatuvarı Şan ve Bale Bölümü'nde öğrenim görürken, 1949 yılında İstanbul Şehir Tiyatrosu'nun çocuk bölümünde Kadri Ögelman'ın "Artist Aranıyor" adlı oyunuyla ilk kez sahneye çıktı. Üç yıl sonra dram bölümüne geçti. 1964 yılında gazeteci Ergun Köknar ile evlendi. 1973 yılında oğulları Sait Ali Köknar dünyaya geldi.
54 yıl Şehir Tiyatroları'nda görev yapan sanatçı, 24 Ekim 1998 tarihinde Şehir Tiyatroları'ndan emekli oldu.
Pekuysal, İstanbul Şehir Tiyatroları'nda 1984 yılında sahnelenen, Ekrem Reşit Rey'in 1933 yılında kaleme aldığı, Cemal Reşit Rey'in bestelerini yaptığı ve Haldun Dormen'in sahneye koyduğu "Lüküs Hayat" adlı müzikalde Zihni Göktay ile 14 yıl aralıksız olarak oynadı. Büyük bir başarı kazanan ve yediden yetmişe her yaştan seyirciye nostalji yaşatan "Lüküs Hayat"ın ardından emekli olan sanatçı, Şehir Tiyatroları'nda Joseph Kesselring'in yazdığı ve Çetin İpekkaya'nın yönettiği "Ahududu" adlı oyunda konuk sanatçı olarak rol aldı.
CUMHURBAŞKANI GÜL'ÜN MESAJI
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Pekuysal'ın vefatı nedeniyle yayınladığı mesajda, Pekuysal’ın vefatından büyük üzüntü duyduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
“Tiyatro ve sanat sevgisini her şeyin üstünde tutan Suna Pekuysal, sevecenliği, güler yüzlülüğü, üstün yeteneği ve oynadığı unutulmaz rollerle her yaştan sanatseverin kalbinde taht kurmuştur. Türk tiyatrosuna uzun yıllar emek veren ve değerli ödüller alan Suna Pekuysal, örnek sanatçı kişiliği ile her zaman takdirle hatırlanacaktır. Kendisine Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine ve sanat camiamıza başsağlığı diliyorum.”
KÜLTÜR BAKANI GÜNAY:BİR ÇOK OYUNCU YETİŞTİRDİ
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, sinema ve tiyatro sanatçısı Suna Pekuysal'ın vefatı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Kültür ve Turizm Bakanı Günay, mesajında şunları kaydetti: “Türk sinema ve tiyatrosunun değerli oyuncusu, usta sanatçı Suna Pekuysal'ın vefatından büyük üzüntü duydum.Türk tiyatrosunun gelişiminde ve geniş kitleler tarafından sevilmesinde önemli payı bulunan Suna Pekuysal, sanata adadığı yaşamında büyük başarılar göstermiş, birçok değerli oyuncunun yetişmesine katkı sağlamıştır. Renkli kişiliği ve değerli hizmetleriyle gönlümüzde haklı bir yere sahip olan Suna Pekuysal'a Allah'tan rahmet, ailesine ve sanat camiamıza başsağlığı diliyorum.”
O BİR FENOMENDİ
Suna Pekuysal'ın “Lüküs Hayat” operetinde 14 yıl aynı sahneyi paylaştığı rol arkadaşı Zihni Göktay, Suna Pekuysal gibi sanatçıların dünyaya çok nadir geldiğini ifade ederek, “Fenomen, olay bunlar...” dedi.
Göktay, Suna Pekuysal ile 14 yıl “Lüküs Hayat” operetini sergilediklerini, sonrasında Pekuysal'ın rahatsızlığı nedeniyle bıraktığını belirtti.Uzun yıllar sadece tiyatroda değil, özel hayatlarında da çok iyi dostlukları olduğunu ifade eden Göktay, “Çok iyi bir ablamdı. Benim, kendi ablamdan daha sık görüştüğüm bir ablamdı. Aile dostluğumuz da devam etti” diye konuştu.
TÖREN 24 TEMMUZDA
Pekuysal'ın işine çok ciddi sarıldığına işaret eden Göktay, duygularını şöyle dile getirdi:“Annesini kaybetti, beraber oynadık. 2 kız kardeşini, eşini kaybetti, yine sahnede oyununa devam etti. Metanetini kaybetmeyen, çok ciddi işine sarılan, 'Bu iş devam edecek, ne yapalım Zihni, bizim kaderimiz böyle, bunları kabullenelim' derdi. Bazı durumlarda beni de motive ederdi. Annemi kaybettiğim gün birlikte oynadık, beni teselli etmişti. Şimdi bizi kim teselli etsin diye biz duruyoruz, elimiz ayağımız bağlı.” Zihni Göktay, 24 Temmuz Perşembe günü Fatih Reşat Nuri Sahnesinde tören düzenleneceğini bildirdi.
ALKAYA'NIN GÖRÜŞLERİ
Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Orhan Alkaya, Pekuysal'ın çok özel bir oyuncu olduğunu ifade ederek, “Yeteneklerinden bahsetmekten öteye geçiyorum. Nevi şahsına münhasır denilen, kendisinden başka hiç kimse ile anlatılamayacak türden bir oyuncuydu” dedi.
ONLARI BEN EVLENDİRDİM
Tiyatro sanatçısı Erol Günaydın ise Pekuysal'ın eşi Ergun Köknar ile aynı okuldan mezun olduklarını belirterek, “Onları ben evlendirdim. Dostluğumuz yıllara dayanıyor. Çok üzgünüm” dedi.
Günaydın, Suna Pekuysal ve merhum eşi ile 47 yıllık dostlukları bulunduğunu ifade ederek, Türk tiyatrosunun büyük bir çınarını kaybettiğini vurguladı.
Pekuysal'ın yeri doldurulamaz bir sanatçı olduğunu belirten Günaydın, “Onu tiyatro yaşatıyordu, tiyatro bitince hayatı da bitti” diye konuştu.
Gazanfer Özcan ise Suna Pekuysal ile tanışıklığının onun 14 yaşında tiyatroya yeni başladığı yıllara dayandığını ifade ederek, çok üzgün olduğunu söyledi.
Pekuysal'ın Türk tiyatrosunun çok önemli oyuncularından biri olduğunu, böyle değerlerin sık gelmediğini anlatan Özcan, “İşte birer birer gidiyoruz. Hepimizin gideceği yer orası. Çok üzgünüm” dedi.