Güncelleme Tarihi:
Tren Garı’nda çocuk sesleri gün boyu yankılandı.
Murat SANDIKÇI - Yaprak KOÇER / DHA
Treni Samsun’da yüzlerce öğrenciyle birlikte Vali Vekili Hasan Ersan, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Turan Çakır karşıladı. Samsun Valisi Hasan Basri Güzeloğlu da treni öğleden sonra ziyaret etti. Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) Yönetim Kurulu Başkanı İdris Serdar ve DASK Gönüllüsü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara da trendeydi. İdris Serdar, geleceğimizin güvende olması için zorunlu deprem sigortasının mutlaka yaptırılması gerektiğini söyledi. Yine çocukların etrafını sardığı Işıkara ise Hürriyet Treni etkinlikleri kapsamında garda, “Deprem geçici, hayat kalıcı: Sürdürülebilir Yaşam Hakkı” temasıyla bir seminer verdi.
Samsun’a deprem uyarısı
“Benim en iyi izleyicilerim çocuklar, üstelik anne babaları üzerinde yaptırımları da var” diyerek özellikle çocuklara yönelik konuşan Işıkara, Japonya’da bir deprem sırasındaki gözlemini şöyle aktardı: “Toplantı vardı, deprem başlayınca katılımcılardan biri sadece eliyle bardağı kapattı. Çünkü, bulunduğu binanın sağlamlığından, başına bir şey gelmeyeceğinden emin. Sadece su dökülmesin diye önlem aldı! Biz de bu duruma gelmeliyiz.”
Samsunlular’a bir de kötü haberi vardı Işıkara’nın: “Türkiye’nin deprem haritası değişiyor. Samsun, biz ikinci derecedeyiz, demesin. Birinci derece deprem bölgesindedir. Bunu not edin, sürpriz olmasın. Depremle yüzleşmediğimiz için o kadar ağır kayıplar veriyoruz. Samsun’da zorunlu deprem sigortası yaptıranların yüzdesi çok düşük. 350 bin binanın yüzde 15’i sigortalı. Yarın saçlarını başlarını yolarlar...”
Validen 19 Mayıs daveti
Hürriyet Hakkımızdır Treni’ni ziyaret eden ve bir süre okuduğunuz bu sayfanın yapımına tanık olan Samsun Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, Doğumgünü Hürriyeti’ni Doğan Haber Ajansı Samsun Bölge Temsilcisi İbrahim Sezen’le birlikte inceledi. Trenin önümüzdeki yıl 19 Mayıs’ta Samsun’dan yola çıkmasını arzu ettiklerini de ekledi.
TREN GÜNCESİ
Emel ARMUTÇU - earmutcu@hurriyet.com.tr
AKBANK Çocuk Tiyatrosu’ndan Hayrettin Arslanoğlu, geçenlerde www.hurriyettreni.org’a yazmış: “Her gün bayrama açıyoruz gözlerimizi” diye... “Kimi yerde öğretmenlerin ardında bayramın asıl sahipleri. Örgülü saçlarda renk renk kurdelalar, çiçekli tokalar, renkli formalar, kokartlı kravatlı hırkalar, bembeyaz yakalı mavi önlükler, sımsıcak gülücükler. Kimi yerde ayakta terlikler, omuzda boya sandıkları, kafada simit tepsileri, soğuk havada kısa kollu incecik tişörtler. ‘Biz alışığız bize bi şey olmaz’lar. Al yanaklı, kınalı dik saçlı, lastik ayakkabılı, örgü hırkalı kavruk kızlar, sımsıcak gülücüklar. Aynı parlak cin gözlerle bayramı seyrediyorlar.”
Samsun Garı’nda da öyle oluyor. Belediye Bandosu, daha önce bir bandodan hiç duymadığımız üzre “Aşkın Kanunu”nu çalar ve çocuklar tempo tutarken, zarif bir kadın yanaşıyor yanıma: “Merhaba, ben Hürriyet Okur Temsilcisi’yim” diye tanıtıyor kendini. Ayşen Ersöz, aynı zamanda öğretmen. “Öğrencilerimi getirdim size, Samsun’a hoşgeldiniz” diyor gülerek.
Ondan önce, daha vagonun kapısından inerken, yıllarını edebiyata, şiire vermiş Neşet Karaçaltı’yla karşılaşıyorum. Torbasından “Küçük İstasyonlara Ağıt” adlı şiir kitabını çıkarıyor. Gerçekten de dünyanın en güzel mekanları olan küçük istasyonların unutulmuşluğuna ağlıyor şiirlerinde: “Küçük istasyonlarda kalsın adımız/Askerimiz, gazimiz, yaşlımız/Bir köşede üşüyen hastamız/Cüzdanımızda hâlâ yazılı durur/Karne döneminde aldıklarımız...” diyor. Ya da “Çocuk düşlerimde trenler vardı/Bırakıp dumanlarını bulutlara/Konup göçerdi istasyonlardan/Bütün nöbetler bitti/Şafak sayma yok/Terhis olmuş kara trenler...”
“Neyse artık daha konforlu trenler var” demek istiyorum Karaçaltı’ya, “Hem TCDD, unutulan tüm küçük istasyonların yüzünü güldürüyor yavaş yavaş.”
O sırada Belediye Bandosu’nda çalanlardan ikisinin kadın olduğunu görüyorum, ellerinde trompetler... Bandonun mini konseri alkışlarla bittikten sonra Coca-Cola Mutluluk Bandosu alıyor sırayı, Samsunlular’ı “Şehriniz 1. derece deprem kuşağında, zorunlu deprem sigortanızı yaptırmayı ihmal etmeyin” diye uyarmaya gelen Profesör Ahmet Mete Işıkara’yla birlikte DASK Yönetim Kurulu Başkanı İdris Serdar ve Belediye Başkan Vekili Turan Çakır da orkestranın trampetlerinin başında, haklar için, mutluluk için çalıyorlar.
Düşevi’nin düşleri
Bir sonraki konuğumuz Samsun Düşevi Oyuncuları’ndan Cem Kaynar. Daha önceden tanışıyoruz; gazetelerin üçüncü sayfalarından derledikleri kadın hikáyeleriyle, Samsun’un ve “taşra tiyatrosu”nun sınırlarını aşan bir oyun sergilemişlerdi. Töre kurbanı kadın, Laz kızı, kocasını öldürmekten mahkum kadın, çocuk doğuramadığı için üstüne kuma gelen kadının bebeğini “doğurtan” kadın, pavyonda mahur besteler söyleyen şarkıcı kadın ve gerdek gecesi kanını verince geride hiçbir şeyinin kalmadığını düşünen kadının hikáyelerinden oluşuyordu oyun.
Ve bir yerinde biri şöyle diyordu: “Eğer biri ağlıyorsa sakın akıllıca laflar etmeye kalkmayın. Elinizden geliyorsa, dünyayı değiştirin. Yok, buna gücünüz yetmiyorsa susun. Ve 3. sayfada bir hikáye olmak için bekleyin!”
Hatırlıyorum, Samsun Düşevi Oyuncuları hayatında hiç tiyatro seyretmemiş kadınlarla çağdaş kentli kadınları bu oyunda buluşturmayı hedefliyordu. Bazı yerlerde gerçekleştirmişler bu hedefi. Ancak Anadolu’ya açılmak için aradıkları sponsoru henüz bulamadıklarını söylüyor Kaynar, görüşmediğimiz onca yıldır uğraşmasına rağmen.
Sahnesi Gazi’ye yakışmalı
Samsun’un çok ciddi bir tiyatro geçmişi var; hem oyuncular, hem izleyici açısından. Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nden Sıddık Akbayır’ın “Samsun’da Tiyatro” adlı kocaman kitabına konu olacak kadar. Ama şimdi ciddi bir sahne problemi olduğunu söylüyor Cem Kaynar. Devlet Tiyatrosu bu yıl kurulmuş, ancak kadrosu yokmuş, haftada iki kez başka şehirlerden turneye geliyorlarmış. Özel tiyatroların sayısı ise altıyı bulmuş, ancak sadece Düşevi Oyuncuları’nın ödenek aldığını anlatıyor.
Oynadıkları tek sahne, Gazi Sahnesi. Ancak İlkadım Belediyesi’ne ait bu sahnenin de ciddi bir bakıma, sanata yakışır hale getirilmeye ihtiyacı var. Tiyatronun sevilmesi ve eski itibarının iadesi için de çok şey yapılmalı sanıyorum. Ancak önce, yerel yönetimlerin sahneyi kapatmaya kalkmaması ve “Her salı mı oynuyorsunuz? Her hafta oyun oynanır mı canım!” diye düşünmemesi gerekiyor.
Hürriyet Hakkımızdır Treni’nden dün Konferans Vagonu’nda projemizden “feyz aldığını” söyleyen Samsun Vali Vekili Hasan Ersan ile Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz’a ve İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş’a seslenelim, Samsun’un tiyatrosuna ve tiyatrocularına sahip çıkmalarını isteyelim. “3. Sayfadan Kadın Hikayeleri” oyunundaki tezi çürütelim:
“Tanrı erkeklere yaşanan günü verdi, kadınlara ise geçmişi ve geleceği. Geçmişi hesap versinler, geleceği ise beklesinler diye.”
Bugün AMASYA, yarın KAYSERİ’deyiz
HÜRRİYET TRENİ’NDEN KAYSERİ’YE
Yarın Hürriyet alan tüm Kayserililere Hürriyet Hakkımızdır Treni kalemi ve puzzle’ı, “Yumi ile Sumi” ve “Yörüklerden Unutulmuş Masallar” dergileri hediye. Ayrıca 18-27 Ekim tarihleri arasında Hürriyet’in logosunu tarihiyle birlikte kesip (10 adet) başbayiye getiren herkese Kolay Okuma Dizisi (10 çeşit)