Said-i Nursi, Isparta'da anıldı

Sidre Eğitim Kültür ve Sağlık Derneği, Isparta merkezde ve Barla Beldesi'nde 1950- 59 yılları arasındaki 9 yıl kalan, ölümünden sonra da burada gizli bir yerde toprağa verildiği öne sürülen Said-i Nursi'yi anma toplantısı düzenledi. Belediye Kültür Sarayı'ndaki toplantı, belediyenin ilan panosunda, ‘Bediüzzaman Said Nursi Haftası- Vefatının 48'inci Yılında Konferans (Meşrutiyetin 100. yılında Türkiye'nin Demokrasi Serüveni)' yazan ilanla duyuruldu.

Ulu Cami imamı Muhammed Azak'ın okuduğu dua ile başlayan konferansta Yeni Asya Gazetesi İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular ile Sidre Eğitim Kültür ve Sağlık Derneği Başkanı Halil Elitok birer konuşma yaptı. Dernek Başkanı Elitok, Said-i Nursi'nin meşrutiyeti ve cumhuriyeti savunduğunu öne sürerek, dindar insanların cumhuriyet düşmanı olamayacaklarını öne sürdü.
Yeni Asya Gazetesi İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular da konuşmasınmda Isparta halkını Said-i Nursi'ye sahip çıkıp barındırdığı için alkışladığını söyledi.

Said-i Nursi'nin “Ekmeksiz yaşarım, hürriyetsiz yaşayamam” dediğini söyleyen Mehmet Kutlular, “En büyük adaleti İslam getirdi. Kuvvetli olan haklı değil, haklı olan kuvvetlidir. Meşrutiyet milli iradedir. Cumhuriyet kurulduktan sonra meşrutiyet askıya alındı, bir çok ihtilaller geçirdik. Bu ihtilaller millete çok pahalıya mal oldu. Halen toparlanamadık. Devlet her şeye karışmamalıdır. Orduya silah veren bu millettir. Asker siyasete, siyaset de askere karışmamalı” dedi.

TBMM'nin her şartta görevini yapması gerektiğini söyleyen Kutlular, türban konusunda da “Örtünmek gelenek değil, Allah'ın emridir. Bin senedir böyledir. Üstad Bediüzzaman ve talebeleri büyük mücadele verdi” dedi.

Said-i Nursi'nin 9 yıl kaldığı Isparta'da hastalanınca, 1959 yılında Şanlıurfa'ya döndüğü ve orada ölünce Isparta'ya getirilip konuşmamaya yemin eden 4 kişi tarafından gizli bir yere defnedildiği ileri sürülüyor.