Sahte gıda raporu: Gıda terörü

Yetkin, gıda ve içki sahteciliği konusunda İçkale Otelinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de son dönemde gıda maddeleri üzerinde yapılan sahteciliklerde büyük bir artış görüldüğünü söyledi.
Sahte gıdalarla ilgili olarak bir araştırma yaptıklarını anlatan Yetkin, piyasada en çok rastlanan sahtecilik örnekleri ve yapılma biçimlerini şöyle sıraladı:

- Üretim tarihi geçmiş, küflenmiş peynirin yeniden eritilip kalıplara dökülerek kaşar veya krem peynire dönüştürülmesi,

- Boyanmış iç yağdan kıyma yapılması,

- Zeytinyağına rafine ay çiçeği, kanola, fındık yağı karıştırılması,

- Salam, sosis ve sucukların içine deri, sakatat ve etsel atıklar ile baharatlanmış soyanın karıştırılması,

- Zeytinlerin kimyasal boya ile siyahlaştırılması,

- Sütün yağının alınarak yağ yerine margarin karıştırılması,

- Sahte pekmez ve sahte çikolatalar üretilmesi,

- Sarımsağın kireç suyunda soyularak, sucuk, salam imalatında kullanılması,

- Toz ve pul biberlere kiremit tozu karıştırılması,

- Baharatların içine kurutulmuş ot ve saman karıştırılması,

- Tatlandırıcı ve şeker karışımlı sahte bal yapılması,

- Deri, bağırsak, paça ve sakatatların 'tavuk döner' hazırlanmasında kullanılması,

- Metil alkol içeren sahte içkiler üretilmesi,

- Gıdaların üretim aşamasında bilinçsizce ilave edilen tatlandırıcı, lezzet verici ve koruyucu maddeler kullanılması.”

SAHTE İÇKİDE ŞEHİR EFSANESİ DEĞİL GERÇEK

“YETERLİ DENETİM YOK”

Yetkin, gıda denetimi ve kontrolünde ciddi sorunlar olduğunu ifade eden Yetkin, “Ülkemizde maalesef yeterli bir denetim uygulandığını söyleyebilmek mümkün değildir. Türkiye'de çok ciddi şekilde gıda terörü vardır” diye konuştu.
Türkiye'de Tarım ve Köyişleri Bakanlığına kayıtlı gıda üreten işletme sayısının yaklaşık 40 bin, gıda satan ve dağıtan iş yeri sayısının ise 500 bin civarında olduğunu ifade eden Yetkin, ancak gıda denetçisi sayısının sadece 4 bin 600 olduğunu kaydetti. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bünyesindeki gıda denetçilerinin sayısının artırılması gerektiğine işaret eden Yetkin, “4 bin 600 denetçiyle 500 bin işyerinin sağlıklı bir şekilde denetlenmeyeceği ve bu sayının acil olarak artırılması gerektiği açıktır” diye konuştu.
Tüketicilerin alışveriş yaparken bilinçli davranmasının önemine dikkati çeken Yetkin, açık ortamlarda satılan ürünlerin satın alınmaması, bilinen markaların tercih edilmesi, güvenilir satış noktalarından alış veriş yapılması, satın alınan ürünlerde Tarım ve Köyişleri Bakanlığının üretim izninin olması, ürünlerde son kullanma tarihine bakılması gerektiğini söyledi.
Yetkin, sahte içki konusunda ne tür tedbirlerin alınabileceğine ilişkin bir soru üzerine, yerel yöneticilerin ve tarım il müdürlükleri yetkililerinin bu konuda denetimlerini artırması gerektiğini kaydetti. İçkilerde çok yüksek vergi oranlarının bulunduğunu belirten Yetkin, bunun da sahte içkiyi teşvik ettiğini öne sürdü.