Şahin: Biberden üretilmiştir

Şahin, İçişleri Bakanlığı'nın 2013 bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda milletvekillerinin eleştiri ve sorularını yanıtladı.

Biber gazı tartışmaları

İçişleri Bakanı Şahin, muhalefet milletvekillerinin biber gazı kullanımındaki eleştirilerini de yanıtladı.
Biber gazının özelliği hakkında bilgi veren Şahin, şöyle konuştu:
“Biberden üretildiği için 'organik' demek yadırganıyorsa da gerçeğe aykırı değildir. Biberden üretilmiştir. Ben size burada birkaç acı yeşil biber ikram etsem etkisini hissedersiniz. Bu biber gazı da parfüm değil. Bu maksatla sıkılmıyor. Her yerde de sıkılmıyor. Nerede sıkılıyor? Kanunsuz eylemlerin içinde olan, hukuka, düzene aykırı davranışta ısrar edenlere, saldırı yapanlara en hafif caydırıcı madde olarak kullanılıyor.
Milletvekillerimiz biber gazı uygulamasına asla dahil değil. Yalnız milletvekilleri bilmeden, kanunsuz gösteri yürüyüşü yapan, girilmemesi gereken yerlere girmek isteyen, yürünmemesi gereken yerlere yürümek isteyen gruplarla rastlaştıklarında, biber gazı şahıs değil, grup gözetilerek, eylemci gruba yönelik uygulandığından, ister istemez havayı teneffüs ettiklerinden kaçınılmaz şekilde bundan etkilenebiliyorlar. Bu nedenle milletvekillerimiz, ne biber gazının ne diğer başka caydırıcı güvenlik önlemi uygulamamızın muhatabı değildirler, olmadılar, olamazlar.
Bu arada, milletvekillerimizin de destek vermek üzere katıldıkları eylemcilere yönelik ortamlarda, güvenlik güçlerine karşı daha benimseyici, onların görevlerini yapıcı tavırlar içinde olmalarını beklememiz bizim en doğal milletvekili davranışımızdır. Milletvekillerimizin bazen, güvenlik güçlerimize o anki irade kayması sonucu değişik davranışlar ortaya koyduğunu da delilleriyle birlikte görmekteyiz. Doğrusu bizi de halkımızı da üzmektedir. Bunlar istisnai durumlardır.”

“CHP'nin ilki olmuştur”

Bakan Şahin, 29 Ekim'de Ulus'ta yapılmak istenen kutlamanın CHP'nin resmen yaptığı bir kutlama olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
“Bu kutlama teşebbüsü, suç işleme istidadında olan, bir kısım mensupları suç işlemiş olan, soruşturmaları devam eden ya da aranan kişilerin organize ettiği, bir takım legal dernekler, bir takım illegal oluşumların organize ettiği bir Cumhuriyet Bayramı kutlamasıdır. CHP, ne yazık ki başkalarının olan bir kutlamanın arkasına düşecek kadar yolunu, yönünü şaşırmış mıdır diye sormak isterim.
Cumhuriyet tarihi boyunca anamuhalefet partisinin bir takım derneklerin, oluşumların peşine takılarak, bu şekilde bir kutlaması bizim kayıtlarımızda yoktur. CHP'nin ilki olmuştur.”

CHP'lilerin tepkisi

Şahin'in bu sözlerine komisyona katılan CHP'li milletvekilleri tepki gösterdi.
CHP Ankara Milletvekili İzzet Çetin, “İllegal örgütler Cumhuriyet Bayramı kutlamaz, yurttaşlar kutlar” dedi.
Şahin'in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 10 Kasım Atatürk'ü Anma Töreni'ne katılmamasının gerekçesini anlatacağı sırada CHP Isparta Milletvekili Ali Haydar Öner'in, “Zırva tevil götürmez” demesi gerginliğe neden oldu.
AK Parti milletvekilleri Öner'e tepki gösterirken, Komisyon Başkanı ve AK Parti Karaman Milletvekili Lütfi Elvan, Öner'i uyardı. Öner'in, “Sen beni uyaramazsın” karşılığını verdiği Elvan, “Ben bu komisyonun başkanıyım. Terbiyeni takın” dedi.
Elvan, komisyonun iktidar ve muhalefete mensup milletvekilleriyle bir yılı aşkın süredir uyum içinde çalıştığını, Öner'in, katıldığı komisyon toplantılarını gerdiğini söyledi. Lütfi Elvan, Öner'e, sözlerinin hakaret içerdiğini aktardı.
Tartışmanın ardından, Başbakan Erdoğan'ın 10 Kasım törenine katılmamasıyla ilgili konuşmasına devam eden Şahin, İsmet İnönü'nün Atatürk'ün öldüğü 10 Kasım 1938'den Ankara'ya nakledildiği 20 Kasım 1938'e kadar İstanbul'daki cenaze namazı ve anmaya katılmadığını hatırlattı.
Bu sırada, CHP Balıkesir Milletvekili Haluk Ahmet Gümüş, “Atatürk'ün öldüğü bir günde Ankara boş bırakılamazdı” dedi.
Bakan Şahin, Başbakan Erdoğan'ın katılmadığı 10 Kasım Atatürk'ü Anma Töreni'nde hükümetin, Başbakan Vekili'nin Anıtkabir'de olduğunu vurguladı.

Diyarbakır Emniyet Müdürü hakkındaki inceleme

Büyükşehir belediyesi uygulamasının diğer illere de yaygınlaştırılmasının şartlara göre düşünülebileceğini ifade eden Şahin, “Gönül arzu eder ki Türkiye'nin her tarafı şehircilik ilkelerine göre planlanır ve hizmetler yüksek standartlarda sunulur” dedi.

Şahin, Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven ve Tunceli Emniyet Müdürü Hayati Yılmaz hakkında, basına yaptıkları açıklamalardan dolayı soruşturma başlatıldığını anımsatarak, soruşturmaların objektif şekilde yürütüleceğini ve kanaat neyse gereğinin aynen yapılacağını söyledi.

İdris Naim Şahin, 12 Eylül döneminin Emniyet Genel Müdürü Refet Küçüktiryaki'nin TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'nda ortaya çıkan mektubundaki Aleviler'e yönelik uygulamaların bir harfini bile onaylamalarının mümkün olmadığını vurguladı.

Belediyeler hakkındaki soruşturmalar

Belediye yetkililerinin işlediği iddia edilen konularda objektif ve hukuk çerçevesinde hareket etmede titizlik gösterdiklerinin altını çizen Şahin, “Bizim için eleştiriler bir şey ifade etmez, somut olgular değer ifade eder” diye konuştu.
Şahin, 29 Mart 2009'dan bu yana AK Parti'li belediyeler hakkında bin 535, CHP'li belediyeler hakkında bin 26, MHP'li belediyeler hakkında 415, BDP'li belediyeler hakkında 158 ön inceleme izni verildiğini açıkladı. Şahin, bunlardan AK Parti'li belediyeler hakkında 585, CHP'li belediyeler hakkında 421, MHP'li belediyeler hakkında 218 ve BDP'li belediyeler hakkında 93 soruşturma izni verildiğini bildirdi.

Polislerin özlük hakları

Şahin, polislerin özlük haklarında AK Parti iktidarı döneminde çok ciddi iyileştirmeler yapıldığını belirtti.
“Çok fazla olduğunu iddia etmiyoruz” diyen Şahin, yeni göreve başlayan polis memurunun 2002 yılında 665 lira, bugün 2 bin 349 lira maaş aldığını kaydetti. Polislerin görevlerinin zor, riskli ve aynı zamanda onurlu bir görev olduğunu dile getiren Şahin, “Gönül arzu eder ki daha fazla verelim. Maliye Bakanlığı ile görüşüyoruz” diye konuştu.
Şahin, emekli polislerin ücretlerinin yetersiz olduğunu, bu konuda çalışmaların devam ettiğini söyledi.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı iken tutuklanan ve görevden uzaklaştırılan Aytaç Durak hakkında ciddi iddialar olduğunu ve konunun yargıda bulunduğunu anlatan Şahin, “Bundan memnuniyet duymuyoruz. Yargılamaların lehine bitmesini ve kendisini huzurla göreve iade etmeyi temenni ederiz” ifadesini kullandı.