SaÄŸlıkta müthiÅŸ transferler

Referans Gazetesi'nde Nazlı Topçuoğlu imzasıyla yer alan habere göre "Sağlık sektörü başka hiçbir şeye benzemiyor. Yönetimi en zor alanmış." Bu sözler iş dünyasının duayen isimlerinden Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan'a ait. Dev bir holdingi yöneten Özilhan'ı, bu sözleri söylemeye iten neden ise Anadolu Sağlık Merkezi'nin CEO'luğu görevini zorunluluktan dolayı geçici bir süre üstlenmek zorunda kalması.

Özilhan'ın vurguladığı gibi gelişen sağlık sektörünün bugün en büyük ihtiyacı profesyonel hastane yöneticisi bulmak. 1990'ların başından beri yükselişe geçen sektör, son 5 yıldır büyüme hızını ikiye katladı. Bugün itibariyle 320'ye

yaklaşan özel hastanelere her gün bir yenisi ekleniyor. Yaptıkları yatırımların boşa gitmesini engellemeye çalışan sağlık grupları hastanelerini deneyimli ellere emanet etmek istiyor. Ancak hastane yöneticilerinin sayısı bu hıza yetişemiyor. Marmara Üniversitesi gibi birkaç okulda sağlık yöneticiliği eğitimleri verilse de sektörde hâlâ bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar az kişinin adı geçiyor. Dolayısıyla da sağlık grupları yeni açacakları hastanelere deneyimli yöneticileri kapmak için yarışıyor.

Anadolu Sağlık Merkezi boşalan CEO'luk koltuğuna Acıbadem Sağlık Grubu'ndan Hasan Kuş'u transfer ederken Medicana'dan ayrılan Yaşar Yıldırım da Universal Hospitals Group'un 7 Temmuz'da açacağı Çamlıca Alman Hastanesi'nin başına geçiyor. İstanbul'da 6 tane hastane işleten Medicana Grubu da Ankara'da açacağı şubenin genel müdürlüğüne Mesa Hastanesi Genel Müdürü Oğuz Engiz'i seçti. Yeni açılan hastanelerle beraber yönetici transferlerinin iyice hareketlenmesi beklenen sektörde Acıbadem Grubu kendi kadrosunu yetiştirmeyi seçerken Anadolu Sağlık Merkezi gibi bazı hastaneler de yabancı yönetici ithal ediyor.

Tıp köken sadece avantaj

Bugün bütün hastane yönetimlerinde bir genel müdür ya da CEO bulunuyor. Ancak 1990'lara kadar böyle bir görev tanımı yoktu. Hastane yöneticiliği ilk defa International Hospital'ın kuruluşunda genel müdür koltuğuna oturan Yaşar Yıldırım ile sektöre girdi. O zamana kadar başhekimlerin yönettiği hastaneler de birer birer profesyonellerin eline bırakıldı.

Yıldırım, kendilerinin başlattığı bu değişimin nedenini "Başhekim tıpla ilgili yöneticidir. Hastane tecrübesi ve tıp kökenli olmak avantajdır. Ama hem hekimlik hem de yöneticilik bir arada olmaz" sözleriyle açıklıyor. Yıldırım, hastane yönetiminin farklarını ise şöyle dile getiriyor: "Herhangi bir imalat ya da pazarlama değil. İstenmeden satın alınan bir hizmet üretiyorsunuz. Burada da memnuniyeti yakalamak çok zor."

Hastane yönetimi için farklı bir formasyon gerektiğini de vurgulayan Yıldırım, bu özellikleriyle sektörün son dönemdeki en büyük transferlerinden birine de imza attı. International Hospital, Taksim Alman, Hisar Intercontinental ve Medicana hastanelerinden sonra Yıldırım, Türkiye'nin en büyük hastane zinciri Universal Hospitals Group'un 7 Temmuz'da açmayı planladığı Çamlıca Alman Hastanesi'nin yöneticiliğini üstlenecek. Grubun "Türkiye'nin ilk A+ hastanesini kuruyoruz" iddiasını Yıldırım'a emanet etmesi de profesyonel yöneticilerin sektördeki hayati önemini ortaya koyuyor.   

Sektörü yöneticiler ilerletecek

Aynı zamanda Avrupa Hastane Yöneticileri Birliği Türkiye Temsilcisi olan Yıldırım, arkalarından gelecek isimlerin yetişmemesinden şikâyetçi. "İyi yöneticiler yetişmezse sektör ileriye gidemez. Yeni açılan hastaneler de istedikleri noktaya gelemezler" uyarısında bulunan Yıldırım, hem eğitim kurumlarının hem de sağlık kuruluşlarının daha çok yönetici yetiştirmesi gerektiğini savunuyor.

"Yetişmiş bir kadro olmadığı için bu işe yatırım yapmak lazım. Yetenekli gençlerin eğitilmesi lazım. Kurumlar kendi personellerini yetiştirmeli" diyen Yıldırım, birkaç hastanenin ekol olması gerektiğini söylüyor. Yıldırım'ın bu önerisi öncelikli olarak kendi idaresi altındayken International Hospital'da başlatıldı. Hastane içinde verilen yönetici eğitimlerini bugün Acıbadem Sağlık Grubu devam ettiriyor. Tüm sektöre yeni profesyoneller kazandırmanın yanı sıra Acıbadem bu sayede büyüme hızını yönetici sıkıntısı çekmeden artırabiliyor. Son olarak Adana ve Kayseri'de iki yeni hastane satın alan grup bünyesindeki kuruluş sayısını 2008'de 27'ye çıkaracak.

Diğer sağlık gruplarının aksine kendi yöneticilerini yetiştiren Acıbadem Sağlık Grubu'nun Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar da bu özelliklerinin hem kuruma esneklik hem de çalışanlara motivasyon sağladığını ifade ediyor. Bursa'daki hastanenin tüm kadrosunu içlerinden yetiştirdiklerini anlatan Aydınlar, "Bu sayede çalışanların motivasyonu artıyor. Çünkü hepsi iyi çalışırlarsa yükseleceklerini biliyorlar. Dolayısıyla her çalışan Acıbadem'i kendi hastanesi gibi görüyor" sözleriyle yönetici yetiştirme politikalarının faydalarını sıralıyor.

Yurtdışı ortaktan yönetici transferi

Aydınlar'ın "Üst yönetimimiz Türkiye’nin en iyi yönetimlerinden. Sağlık sektöründe ise tartışmasız en iyi yönetim" iddiasının kanıtı grubun tüm sektöre yönetici transfer etmesi. Son olarak Acıbadem Kozyatağı Hastanesi'nin direktörü Hasan Kuş nisan ayında Anadolu Sağlık Merkezi (ASM) Genel Direktörlük görevine getirildi. 2002'den beri Acıbadem Sağlık Grubu'nda çalışan Kuş, sektördeki yönetici eksikliğinden Tuncay Özilhan'ın oturduğu koltuğu devraldı.

ASM'nin Murat Dayanıklı'nın ayrılmasından sonra üst yönetim için bir isim bulması 2 ay kadar alsa da aslında hastane yöneticilerini genel olarak yurtdışından transfer ediyor. Hastane stratejik işbirliği içinde olduğu Johns Hopkins Hastanesi ile yönetici değişimleri yaptığı gibi kendi kadrosunu da Amerika'da eğitim programlarına dahil ediyor. ASM kurulduğu günden beri 2 sene içinde eğitim ve denetimler için Johns Hopkins'ten yaklaşık 100 kişiyi ağırladı.

Bunlardan 8'i ise tamamen yönetimi şekillendirmek amacıyla gelen üst düzey direktörlerden oluşuyor. Merkez başta yönetim kadrosu olmak üzere 50 kişilik personelini de Amerika'ya eğitim almaya yolladı. ASM'nin başından beri yürüttüğü bu eğitim çalışmalarının amacı uzman bir yönetim kadrosu oluşturmak. Bunun için de daha açılmadan önce yönetim seviyesindeki bütün isimler Johns Hopkins'te eğitimden geçirildi. Bugün hâlâ devam eden eğitim programlarının yanı sıra iki kurum arasında yönetici transferleri organik bir bağ kuruyor.

120 yıllık deneyimi bünyesine kattı

Profesyonellerini işbirliği içinde olduğu bu 120 yıllık deneyimli kurumdan karşılayan ASM'nin son transferi tıbbi hizmetler direktör yardımcılığı görevine gelen William Beach. Johns Hopkins International bünyesinde hastane direktörü olan Beach, Anadolu Sağlık Merkezi’ndeki görevi çerçevesinde, tıbbi hizmetler departmanının kalite liderliğini üstlenerek komitelerde aktif rol alacak.

1 Nisan'dan beri bu koltukta oturan Beach'e göre bu tip bir işbirliği sayesinde ASM 120 yıllık yönetim modelini de bünyesine katmış oldu. Johns Hopkins'in ASM ile 10 yıllık bir anlaşma imzaladığını hatırlatan Beach, "Binanın yapımından hizmet sunumuna kadar Hopkins’in deneyimini ASM ile birleştirdik. Teknoloji, performans, gelişim, eğitim, kalite yönetimi gibi konularda deneyimizi aktarıyoruz. Bu gibi paylaşımlarla hastaneler kalitelerini artıracaklar" diyor.

"Hopkins’te çok uzun yıllar çalıştım. İşler nasıl yürüyor biliyorum. Hastane olarak nelere ihtiyacımız olduğunu ve nasıl çözebileceğimizi daha rahat görebiliyorum. Ayrıca eğitim programları da tüm doktorlarımızın belirli konularda uzmanlaşmasını sağlıyor" diye konuşan Beach, deneyimli yöneticilerin sektörde neden bu kadar talep gördüğüne de işaret ediyor.

Beach'in bahsettiği kalite artışının bir diğer örneği ise ASM'nin de almış olduğu Joint Commission International kalite sertifikası. Hastane yöneticisinin benzer süreçlerden geçmiş olmasının yani deneyiminin kalitede oynadığı role dikkat çeken Beach, "Ben 20’den fazla JCI denetiminden geçtim. Tüm süreçleri ezbere biliyorum. Hopkins’ten buraya gelen isimler hastanenin JCI belgesini sağlamlaştırıyor" diyor.

Yöneticilik başhekimlerden profesyonellere

Sağlık sektörünün en büyük ihtiyacı profesyonel hastane yöneticisi bulmak. 1990'ların başından beri yükselişe geçen sektör, son 5 yıldır büyüme hızını ikiye katladı. Bugün itibariyle 320'ye yaklaşan özel hastanelere her gün bir yenisi ekleniyor. Yaptıkları yatırımların boşa gitmesini engellemeye çalışan sağlık grupları hastanelerini deneyimli ellere emanet etmek istiyor. Ancak hastane yöneticilerinin sayısı bu hıza yetişemiyor. Marmara Üniversitesi gibi birkaç okulda sağlık yöneticiliği eğitimleri verilse de sektörde hâlâ bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar az kişinin adı geçiyor. Dolayısıyla da sağlık grupları yeni açacakları hastanelere deneyimli yöneticileri kapmak için yarışıyor.

Bugün bütün hastane yönetimlerinde bir genel müdür ya da CEO bulunuyor. Hastane yöneticiliği ilk defa International Hospital'ın kuruluşunda genel müdür koltuğuna oturan Yaşar Yıldırım ile sektöre girdi. O zamana kadar başhekimlerin yönettiği hastaneler de birer birer profesyonellerin eline bırakıldı.

Yöneticilikten önce yurtdışı eğitimi var

Hastane yöneticilerini genel olarak yurtdışından transfer ediliyor. Hastaneler yurtdışında işbirliği içinde oldukları hastane zincirleri ile yönetici değişimleri yaptıkları gibi kendi kadrolarını da yurtdışına eğitime gönderiyor. Anadolu Sağlık Merkezi stratejik işbirliği içinde olduğu Johns Hopkins Hastanesi ile yönetici değişimleri yapıyor ayrıca eğitime de kadrosunu gönderiyor. ASM kurulduğu günden beri 2 sene içinde eğitim ve denetimler için Johns Hopkins'ten yaklaşık 100 kişiyi ağırladı.

Bunlardan 8'i ise tamamen yönetimi şekillendirmek amacıyla gelen üst düzey direktörlerden oluşuyor. Merkez başta yönetim kadrosu olmak üzere 50 kişilik personelini de Amerika'ya eğitim almaya yolladı. ASM'nin başından beri yürüttüğü bu eğitim çalışmalarının amacı uzman bir yönetim kadrosu oluşturmak. Bunun için de daha açılmadan önce yönetim seviyesindeki bütün isimler Johns Hopkins'te eğitimden geçirildi. Bugün hâlâ devam eden eğitim programlarının yanı sıra iki kurum arasında yönetici transferleri organik bir bağ kuruyor.