‘Sadakat Treni' Batman'da

Haydarpaşa'dan yola çıkan ve Türkiye’nin değişik illerinden gelenlerin katılımıyla 320 kişiyi bulan ‘Sadakat treni' dün gece Batman'a vardı. Buradan karayoluyla Hasankeyf'e geçen ‘Sadakat Treni' yolcuları geceyi Dicle Nehri kıyısında geçirdi. Nehir kenarındaki çardaklarda sabahlayan konuklar, “Yaklaşık 40 saati bulan yolculuğumuzun ardından yorgunluğu Hasankeyf'te atmak bir başka keyifti” diye konuştu. Bazıları bikinileriyle Dicle Nehiri'ne girerken, kimileri de uyku tulumlarıyla mağarada geceyi geçirdi. Atlas Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Özcan Yüksek, doğa felaketlerini yaşadıklarını belirterek, şöyle dedi:
“Çok yakın zamanda daha büyük felaketler bizi bekliyor. Biz bir nehri yok etmeye çalışıyoruz. Paralar saklanır, ama doğa asla saklanamaz. Fırat'ı tufanla yok ettik. Bari, ‘İkinci Fırat'ı tufanla yok etmeyelim. Binlerce insan Hasankeyf'i sahipleniyor. Bugün refarandum yapılırsa kesinlikle Hasankeyf kazanır. Hasankeyf bir markadır. Bu markayı da korumak herkesin görevidir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne açtığımız davadan da umutluyuz. Dicle Nehri'ni bölmeyin, bölücülük yapmayın.”

Doğa Derneği Genel Müdürü Güven Eken, Hasankeyf'in en büyük zenginlik olduğunu belirterek, tarihi zenginliğin yok edilmemesi için ‘Sadakat treni'nin ikinci kez görevini yaptığını söyledi. Eken şöyle dedi:
“Tarihe olan sorumluluğumuzu bir kez daha yerine getirdik. 320 kişilik bir ekiple Hasankeyf olan kararlılığımızı ve inancımızı yeniledik. Biz dönüş yolculuğuna geçmeyeceğiz. Her zaman Hasankeyf'in yanında olacağız ve Hasankeyf’i yaşatmak için hep yollarda olacağız.”
Hasankeyf Belediye Başkanı Abdulvahap Kusen de, ‘Sadakat treninin' yolcularına teşekkür ederek, “Dünyanın dikkatini Hasankeyf'e çeken, tarihseverlere minettarız” dedi.

Bu arada Beşiktaş taraftarlarından ‘Çarşı grubu'nun, ‘Şeyh de Baraja karşı', ‘Hasankeyf'e dokunma, Çarşı Ilısu Barajı’na karşı' yazılı pankartlar El Rızk, minaresine asıldı.