Rüzgâr güneye esse Karşıyaka yanardı

Güncelleme Tarihi:

Rüzgâr güneye esse Karşıyaka yanardı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 20, 2024 07:00

Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, Karşıyaka yangınında çarpık kentleşmeye dikkat çekti: “İzmir’de yerleşim yerleri ormanın içine girmiş. Kuvvetli rüzgâr güneye doğru devam etseydi Karşıyaka’nın tutuşması engellenemezdi, şehir yangına teslim olabilirdi.”

Haberin Devamı

Yurdun birçok bölgesinde eşzamanlı çıkan yangınlar binlerce hektarlık ormanı yakarken yerleşim yerlerini de tehdit etti. İzmir’in Karşıyaka ilçesindeki Yamanlar Dağı’nda perşembe gecesi yükselen alevler rüzgârın etkisiyle yayılıp yerleşim yerlerine kadar ulaştı. Dördüncü günde kontrol altına alınan yangında 17 ev yandı.

Rüzgâr güneye esse Karşıyaka yanardı

EVLER ORMANIN İÇİNE GİRMİŞ

İzmir’deki çarpık kentleşmenin en büyük sonuçlarından birinin Karşıyaka’da çıkan yangında görüldüğünü dile getiren Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, büyük faciadan nasıl dönüldüğünü ve alınması gereken önlemleri şöyle anlattı:

Haberin Devamı

“Karşıyaka, Yamanlar’da tehlike ucundan döndü. 17 bina yandı ama kuvvetli rüzgâr güneye doğru devam etseydi Karşıyaka’nın tutuşması engellenemezdi, şehir yangına teslim olabilirdi. İzmir’de yerleşim yerleri ormanın içine girmiş durumda. Ormanlık alanlarla yerleşim yerlerinin arasındaki mesafe açılmalı.

Rüzgâr güneye esse Karşıyaka yanardı

100 METRE MESAFE OLMALI

Yerleşim yerleri ile ormanlık alanlar arasında en az 100 metre mesafe olmalı. Bu 100 metre mesafe içine de yangın boruları döşenmeli, su vanaları takılmalı. Herhangi bir yangında itfaiyenin gelmesi beklenmeden vanalardan su basılmalı ki yangın yerleşim yerlerine yaklaşmasın. Şehir plancıları tarafından 20 yıl sonra İzmir’in olası yerleşim yerlerinin şimdiden belirlenmesi, şehir planlamasının afet tehlikesi düşünerek yapılması gerekiyor. Şehir ormanlık alanlardan uzak olmalı, aradaki mesafeye savunma vanaları konulmalı. Önlem baştan alınmalı. Ormanlar ortak miras. Yangında can kaybımız yok diyorlar, nasıl can kaybımız yok? Canlı deyince insan diye algılanıyor. Binlerce ağacın, hayvanın can kaybı var. Çok can kaybımız var, ekosistemi kaybediyoruz. Büyük bir ekosistem var ve bu ekosistemi yakan insanların cezası para olmamalı.”

Haberin Devamı

ORMANA GİRİŞ 365 GÜN YASAKLANMALI’

- Anız yakılmasının kesinlikle yasaklanması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Yaşar, “Oluşturulan mangal alanları dışında hiçbir yerde ateş yakılmamalı ve ceza çok ağır olmalı. Yollarda sigara izmariti atanlar da en az mangal yakanlar kadar ağır cezalar almalı. Özellikle tehlikeli günlerde dron ile çok sık kontrol yapılmalı ama en önemlisi ormana giriş 365 gün yasaklanmalı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay devasa panolara ‘ormanlara çöp atmayalım’ yazdırmış. Ormanlara çöp atmayalım ifadesi yanlış, doğrusu ‘ormanlara girmeyelim’ olmalı” dedi.

ESKİ HALİNE 10 SENEDE DÖNER 

- Yanan ormanların birkaç yıla yeniden yeşilleneceğini belirten Prof. Dr. Doğan Yaşar, “Hep başka bir ağaç türü dikelim diye konuşuluyor. Çam ağaçları bulunduğu alanda yeniden çıkacaktır çünkü çam kaybolmaz. İki seneye kalmaz otlar tekrar çıkacaktır. Yamanlar en fazla 10 sene sonra bugünkü haline dönecektir” diye konuştu.

Haberin Devamı

11 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 12-17 Ağustos arasında Türkiye’nin 7 ilinde çıkan orman yangınlarına ilişkin gözaltına alınan 22 kişiden 11’inin tutuklandığını açıkladı.

GÜNLER SONRA İYİ HABERLER

Türkiye’nin birçok ilinin yeşil örtüsünü günlerdir küle çeviren yangınlardan peş peşe iyi haberler geldi.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı Manisa Gördes, Uşak Eşme ve Aydın Bozdoğan ilçelerindeki orman yangınlarının kontrol altına alındığını duyurdu. Soğutma çalışmalarının sürdüğünü belirten Yumaklı, İzmir’in Menderes ile Muğla’nın Ula ve Yatağan ilçelerindeki orman yangınlarının ise kısmen kontrol altına alındığını belirterek ekledi: “Önümüzdeki pazar gününe kadar hepimizin dikkatli olması gereken bir periyottayız. Eylül’ün 15’ine kadar alarm durumumuz devam ediyor.” dedi.

Haberin Devamı

ILGAZ’DA 4 KÖY BOŞALTILDI

Öte yandan dün saat 17.00 sıralarında Çankırı’nın Ilgaz ilçesinde orman yangını çıktı. Yangın nedeniyle Yukarımeydan, Aşağımeydan, Yukarıdere ve Aşağıdere köylerinde 112 kişi tahliye edildi. Yangına müdahale karadan ve havadan gece boyunca sürdü. AFAD’ın talebiyle Ankara Büyükşehir Belediyesi de destek için 5 araç ve 10 personel gönderdi.

Rüzgâr güneye esse Karşıyaka yanardı

ARILARA DUMAN VERİRKEN

- Muğla’da Yatağan Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde jandarma bölgede yaptığı incelemede yangının kovanların bulunduğu bölgeden çıktığını belirledi. Arıcılık yapan Mehmet Şahin (78) ve oğlu İlhan Şahin’in (47), arılara körük ile duman verirken yangına neden oldukları saptandı. Gözaltına alınan 2 şüpheli jandarmadaki işlemlerin ardından çıkarıldığı mahkemede tutuklandı.

Haberin Devamı

TOPLAM 142 YAPI ETKİLENDİ

Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Okay Memiş, 15 Ağustos’ta başlayan orman yangınlarında ilk tespitlere göre İzmir, Manisa ve Aydın’da toplam 142 yapının etkilendiğini söyledi. Okay Memiş “Bunlardan 11’i yıkık, 92’si ağır hasarlı, 32’si ise az hasarlıdır. Hasar tespit çalışmalarımız devam etmektedir. Özellikle İzmir’de konut, işyeri ve tarım zararlarıyla ilgili çalışmalar devam etmektedir” dedi.

ÜNİVERSİTELİ YAĞMUR: NE KİTABIM KALDI NE BİLGİSAYARIM

- İzmir’in Karşıyaka ilçesindeki Yamanlar Dağı’nda 15 Ağustos’ta başlayan ve 62.5 saat sonra kontrol altına alınan yangında zarar gören 17 evin bulunduğu Onur Mahallesi, havadan dronla görüntülendi. Evlerini kaybedenler dehşet anlarını anlattı:

İbrahim Mızrak: “Oğlumun evi yanıyordu. Onlara yardım için gittim, hanım aradı, evimizin yandığını söyledi. Çıktım geldim ama hiçbir şey yapamadım. Ne orayı kurtarabildik ne evimizi. İki gündür arabada yatıyoruz.”

Yağmur Mızrak (Uşak Üniversitesi 3’üncü sınıf öğrencisi): “9 Eylül’de üniversite açılacak ama ne eşyam ne de bilgisayarım var. Evin içindeki hiçbir şey kalmadı. Kitaplarım, her şeyim gitti. Evleri yananlar şu an ya akrabalarının evinde ya yurtta ya da ortada kaldı.” 

Rüzgâr güneye esse Karşıyaka yanardı

5 DAKİKADA EVİMİZ YANDI

Mehmet Eliaçık: “Kızım  Aysun Aydın, damadım Ali Aydın ve 3 torunum yaşadığı bu evi ben yaptım. Kızım bakmış ev yanıyor. Küçük çocuğunu alıp çıkmış, diğer 2 çocuğu içeride kalmış. Damat içeri giriyor, kurtarıyor. Torunum çıkarken ateşe basmış, ayakları yanmış. Torunum hastanede.”

Şahin Çetin: “Ben işteydim. Ben gelene kadar 5 dakika içinde evimiz yandı. İki çocuğum ve eşim evdeydi. Ağabeyim onları zar zor çıkardı. 81 ildeki bütün ekipler buraya gelse de yangını söndüremezdi.”                                      

HOCALARIN HOCASI ÖNLEMLERİ SIRALADI

İstanbul Üniversitesi Orman Mühendisliği Fakültesi’nin efsane hocalarından, doğabilimci Prof. Dr. Doğan Kantarcı, son dönemde birbiri ardına çıkan orman yangınlarının sebepleri ve alınması gereken önlemlerle ilgili yaptığı çalışma ile hem öğrencilerini hem de ilgili makamları uyardı. Kantarcı, çıkan yangının büyümesini önlemek ve söndürebilmek için yapılması gerekenleri şöyle özetledi:

ORMANCILARA ÖZEL EĞİTİM

- “Birinci kural, orman işletme müdüründen şoförüne kadar tüm personelin özel eğitimli olması gerekir. Ormancılar derslerinde bunu öğrenir ama uygulamada bu yöntemleri unutan, gerekli tatbikatları yapmayan, hatta ormandaki yolları bile bilmeyen kişilerin başarılı olması mümkün değildir.

- Orman Teşkilatı bir ordudur. Görevini bilgi ve teknikle yapar. Yangın amiri, komutan orman işletme müdürüdür; savaşı o yönetir. Orman yolları yeterli olmalıdır. Yangın önleme şeritlerinin altında da kuru ot gibi yanıcı materyal bulunmamalıdır. Her işletmenin bir yangın önleme planı olmalı ve bu plana göre eğitimler yapılmalıdır.

Rüzgâr güneye esse Karşıyaka yanardı

KÖYLÜYE SÖNDÜRME SORUMLULUĞU

- Köylü yangını söndürmekle mükelleftir. Bu mükellefiyeti kaldıran hüküm yeniden getirilmelidir.

- Orman yangını çok yüksek sıcaklık yayar. Yangın sırasında hortumlar oluşur. Bu sıcaklığa insan yaklaşamaz. Orman yangınlarında bilgisiz ve eğitimsiz kişi, gönüllü grubu veya asker ön cephede görevlendirilemez. Bunlar ancak destek görevi üstlenebilirler. Dilek Yarımadası yangınında 12 asker, ormancıların uyarılarını dinlemeyip yamaç yukarı gittikleri için dumandan boğulup şehit olmuştur. Depremler sonrası kurulan ‘Afet Tugayı’ kaldırılmasaydı, askerler eğitimli olarak yangında ön cephede görev yapabilirdi.

ORDU DESTEĞİNE İHTİYAÇ VAR

- 2024 yazı çok sıcak geçmektedir. Kızılçam ibrelerindeki reçine, makilik alanlardaki çalıların yapraklarındaki aromatik yağlar buharlaşmaktadır. Bunlar çok kolay tutuşurlar, tek bir sigara izmariti yeterlidir. Bu kadar hassas bir dönemde yangınlarla mücadelede hava desteği çok önemlidir. Uçak ve helikopter desteğinin artırılması ve ordu desteğine ihtiyaç çok açık görülmektedir.”

YANGINLARIN 6 NEDENİ   

- Prof. Dr. Doğan Kantarcı, orman yangınlarının nedenlerini ise şöyle sıraladı:

“Yüksek sıcaklıkta elektrik telleri gevşedi. İlgili firmalar zamanında bu telleri germedi. Rüzgârla sallanan gevşemiş tellerin birbirine değmesiyle şerare ve kıvılcımlar yangın çıkardı. Elektrik hatlarında bakım yapılmaması da direklerde ve trafolarda düz kontak oluşturdu. Bazı termik santrallar kömür ocağını genişletmek için yangın çıkardı. Ormanlar ve zeytinlikler yandı. Benzeri taş, maden, kömür ocaklarının, rüzgâr enerji santrallarının (RES) çevresinde de ‘kapasite  arttırımı’ için yangın çıkarıldı. Sorumsuz bazı kişiler sigara izmariti attı. Orman yanındaki inşaat/tesis gibi çalışmalar ile et/mangal veya benzeri ateşlerden yangın çıktı. Bir ülkenin eğittiği bazı teröristler Türkiye’ye gönderildi. Sabotaj yapıyorlardı. Anız veya artık dalları yakarken ateşi ormana da kaçırdılar.”       

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!