Güncelleme Tarihi:
Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas söz konusu birimler için, “RMMO caydırıcı güçtür, ihtiyaç olması halinde en iyi şekilde kullanılacak” ifadesini kullandı.
Rum Simerini gazetesi, RMMO'nun reorganizasyon içinde bulunduğunu, bu reorganizasyonun hedefinin, meydana gelecek her türlü durumu göğüslemek için, ateşkes hattının hassas noktalarının yakınlarında savaşa hazır acil müdahale birimleri oluşturmak olduğunu duyurdu.
Reorganizasyonun, askerlik süresiyle ilgili siyasi karar alınıp alınmasından bağımsız olarak ilerlediğini belirten RMMO Komutanı Korgeneral Petros Çalikidis, “Milli Muhafız Ordusu'nun gücünün sürekli artırıldığını ve savaşa dayanabilmesi için yeterli dokunun oluşturulmakta olduğunu” söyledi.
Çalikidis, “Lefkoşa'daki Yeşil Hat üzerindeki 10 hassas mevzide artık RMMO askerinin bulunmaması, Kutrafa ve Kalopanayoti'deki (Lefke'ye doğru) mevzilerin de kaldırılmasının düşünülmesiyle” ilgili olarak ise, “Mevzi-gözlem noktaları askeri avantaj kazandırmaz, aksine güç israfıdır” dedi.
RMMO Komutanı Korgeneral Petros Çalikidis, askerlik süresinin azaltılmasının hedeflenmediğini belirterek, şöyle konuştu:
“Reorganizasyon, askerlik süresiyle ilgili siyasi karar alınıp alınmasından bağımsız olarak ilerliyor. Reorganizasyonun hedefi, meydana gelecek her türlü durumu göğüslemek için, ateşkes hattının hassas noktalarının yakınlarında savaşa hazır acil müdahale birimleri oluşturmaktır. Milli Muhafız Ordusu'nun gücü sürekli artırılıyor ve savaşa dayanabilmesi için yeterli doku oluşturuluyor. Mevzi-gözlem noktaları askeri avantaj kazandırmaz, aksine güç israfıdır.”
Çalikidis'in, son günlerde ateşkes hattının neredeyse tamamına ve içteki büyük kışlalara ani ziyaretler yaparak, hazırlık ve yeterlilik durumlarını denetlediğini yazan gazete, özetele şu bilgileri aktardı:
“Milli Muhafız Ordusu'ndan Lefke ve Kutrafa'daki iki hassas noktada, kuvvetlerin kısa mesafede geri çekildiği ve gerekmesi halinde müdahale edebilmeleri için günlük bazda eğitim yaptıkları söylendi. Bu savaş pozisyonlarının yanında teşkilatlandırılmış taburlar bulunduğu, buralarda eğitim yapıldığı ve ağır silahlar bulunduğu izahı yapıldı.”
HRİSTOFYAS ASKERİ KIŞLAYI ZİYARET ETTİ
Bu arada, Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas, paskalya nedeniyle dün, Rum Savunma Bakanı Kostas Papakostas eşliğinde 2 RMMO kışlasını ziyaret etti.
Askeri birliklerdeki silah sistemlerini denetleyerek RMMO er ve erbaşlarına hitap eden Hrsitofyas, “Ülkemize kutlu dirilişin gelmesini diliyoruz. 'Kıbrıs', 37 yıldır cefa çekiyor ve dirilişi için mücadele ediyor” dedi.
Hristofyas, “İşgalden kurtulmak, kolonizasyondan kurtulmak, vatanımızı ve halkımızı, Kıbrıslı Rumları, Türkleri, Maronitleri, Ermenileri ve Latinleri yeniden birleştirmek için uluslararası alanda savaş veriyoruz, Kıbrıs sorununa barışçıl çözüm bulunması için müzakerelerde savaş veriyoruz” ifadesini kullandı.
Hristofyas, “Tanklar bir zamanlar cumhuriyeti vurmak için ve Başkanlık Sarayı'nı düşürmek için cuntacılar ve EOKA-B'ciler tarafından kullanılmıştı. Bugün 'Kıbrıs cumhuriyeti', dünyada var olan en çağdaş tankları sizin hizmetinize veriyor. Hedef de, Ankara'nın yayılmacılığı ve kinciliğini göğüslemektir” dedi.
RMMO'yu “caydırıcı güç” olarak niteleyen Hristofyas, “ihtiyaç olması halinde bu güç, vatanımızı ve halkımızı korumak için en iyi şekilde kullanılacak” diye konuştu.
“KIBRISLI TÜRKLERİ DE KIBRISLI OLARAK GÖRMELİYİZ”
RMMO er ve erbaşlarına, halk içerisinde Kıbrıslı Türklerin de olduğunu ve “onların da Ankara'nın yayılmacılığının kurbanı olduğunu” iddia eden Dimitris Hristofyas özetle şunları söyledi:
“Onlar da cefa çekiyorlar ve yalnız gördükleri ekonomik baskıya karşı değil, toplu kolonizasyondan dolayı Kıbrıslılar olarak kimliklerini kaybetmeye karşı da baş kaldırıyorlar. Bu nedenle biz de Kıbrıslı Türk vatandaşlarımızı Kıbrıslılar, doğal olarak bizimle aynı kaderi ve görevi paylaşması gereken insanlar olarak görmeliyiz.”
Askerlerin hazırlık durumunu görmekten mutlu olduğunu ifade eden Rum lider, “Bunlara gerek kalmamasını, Kıbrıs sorununu barışçıl yöntemlerle çözebilmeyi umuyoruz. İstenilen, sadece yayılmacılığı caydırmamız değil, yayılmacıların gitmeleri, evlerine dönmeleridir. Onların vatanları başka bizim vatanımız başka” ifadelerini kullandı.
Hristofyas ayrıca, Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafını, “Ada'da ikinci bir devletin tanınmasını ileri götürmek maksadıyla B planı uygulamakla” suçladı ve “ikinci devlet planlarını başaramayacaklar” iddiasında bulundu.