Güncelleme Tarihi:
Çocukların bazı televizyon dizilerinden çok etkilendiğini düşünen RTÜK, anne babalar ve çocuklara yazılmış bir mektubu internet sitesinde yayımladı.
Hacettepe Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Klinik Psikolog Prof. Dr. Ferhunde Öktem’in yazdığı mektuplarda anne babalara, “sihirli dizilerin” çocuklar için sakıncalı olduğu belirtilirken çocuklar için en sakıncasız dizilerin seçilmesi istendi. Öktem, sihirli dizilerin çocukta emeğe saygının gelişmesini engelleyebileceği uyarısında bulundu.
Çocukların bazı televizyon dizilerinden çok etkilendiğini düşünen RTÜK, anne babalar ve çocuklara yazılmış bir mektubu internet sitesinde yayımladı. Hacettepe Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Klinik Psikolog Prof. Dr. Ferhunde Öktem’in yazdığı mektuplarda anne babalara, “sihirli dizilerin” çocuklar için sakıncalı olduğu belirtilirken çocuklar için en sakıncasız dizilerin seçilmesi istendi. Öktem, sihirli dizilerin çocukta emeğe saygının gelişmesini engelleyebileceği uyarısında bulundu.
Öktem, çocuklara yazdığı mektupta, daha önce Kurtlar Vadisi dizisinde yer alan bir kahramanın adına cenaze namazı kılınıp hutbe okutulmasını, gazetelerde ölüm ilanı verilmesini eleştirerek, dizi kahramanlarının haberlere konu edilmesini sakıncalı bulduğunu bildirdi. Öktem, tinerci çocuk, kapkaççı çocuk gibi tabirlerin kullanılmasının ve çocuklarının haberlerde suçlu olarak gösterilmesinin büyüklerin ayıbı olduğunu ifade etti.
RTÜK internet sitesinde Hacettepe Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Klinik Psikolog Prof. Dr. Ferhunde Öktem’in anne ve babalar ile çocuklar için yazılmış mektupları yer aldı.
Öktem, anne ve babalara yazdığı mektupta, son zamanlarda çocukların izlediği programların uygunluğu konusundaki duyarlılığın artmasından mutluluk duyduğunu belirterek, bugünlerin ortak kaygılarından birinin de “sihirli diziler” olduğunu belirtti. Çocukluk çağının en keyifli dönemlerinden birinin 4-7 yaş arası olduğunu ifade eden Öktem, bu evrede çocukların düş gücünün arttığını, cansız nesnelerin insan özelliği taşıyabildiğine inandıklarını bildirdi. Öktem, “Çocuklarımızın neleri izleyip neleri öğrendiklerinin sürekli farkında olunması, yapılacakların en başında gelir. İzlenen programların üzerinde konuşabilmek, olumlu olumsuz yanlara dikkat çekebilmek, çocuğumuzun davranışlarını bilinçlendirmek için bulunmaz araçlardır” dedi. Çocuklar için sihrin en önemli yanının, yapılabileceklerinin sınırsızlığı ve bunların emek harcanmadan yapılıyor olması” diyen Öktem, çocuklarda emeğe saygıyı geliştirmek gerektiğine işaret etti. Ailelere öneride bulunan Öktem, televizyonda sihir yaparak sofra kuran bir kahraman görülürse, evin babasının “Aslında senin annen de bir sihirbaz. Birkaç saat içinde kaç çeşit yemek yapabiliyor” denmesini istedi. Sihirli dizilerin çocuklar için sakıncalı olabildiğini belirten Öktem, bu nedenle çocuklar için en zararsız dizilerin seçilip izlenmesini tavsiye etti.
ÇOCUKLARA MEKTUP
Öktem’in çocuklar için yazdığı mektubun bir kısmı şöyle:
“Dün akşam babanın kucağında televizyonda haberleri izlerken yaşadıkların konusunda senden özür dilemek için bunları yazıyorum? geçtiğimiz günlerde bazı kanalların aynı tarihteki ana haber saatindeki sunularını alıp yazıya döktüm? haberlerin ne denli yanlı verilebildiğini görmek beni çok üzdü. Çünkü yanlı bilgi, bizi kendi beklentileri doğrultusunda yönlendirmek demektir? çocukların yer aldığı bütün görüntü ve haberlerin çok daha dikkat çektiğini fark eden bazı kanal yöneticilerinin sizleri kullanıyor olmaları onlara karşı olan saygımızda büyük azalmalara yol açmaktadır? Bu hafta sonu babanla televizyon kanallarının haberlerini yazıp içeriklerine göre değerlendirdik. Sonuç bizi bile şaşırttı. Değerlendirdiğimiz altı kanalın tüm haberleri içinde bir tek iyi haber olduğunu gördük.
Ah sevgili yavrum, dünya televizyonlarda sunulduğu kadar kötü bir yer değildir? Sizin kadar belki de sizden bile çok erişkinlerde televizyon kahramanları ile özdeşim yapabilmektedirler. Geçtiğimiz günlerde ölen bir dizi kahramanı adına cenaze namazı kılınıp hutbe okutulması, gazetelere ölüm ilanlarının verilmesi hepimizi çok şaşırtmış ve üzmüştü. Son zamanlarda bazı kanalların haberlerinde dizi kahramanlarının yani sanal kahramanların oyun içindeki kişiliklerinin üzerinden haber yapıldığı görülmektedir. Bu durum çocuklar ve gençler için son derece zararlıdır. Kitle iletişim araçlarının toplumu bilinçlendirme özelliği olduğu çok açıktır. Bunları izleyen erişkinler ve gençler haber alma haklarını sadece magazin haberleriyle gerçekleştirdikleri takdirde dünyaya bakışları kısır, yanlı ve yüzeysel olacaktı? Haber saatlerinde sanat ve bilim ile haberler neredeyse yok gibidir. Sağlık haberleri verilirken haberlerin doğruluğu kontrol edilmeden sonuçlarını nerelere varacağı düşünüldüğünde nasıl olumsuz sonuçlarla karşılaşıldığının bilemezsin? Sana belli etmesem de seni spor çalışmalarına katılmaya, gösterilerini izlemeye gönderirken çok korkar oldum. Spor haberlerinin televizyonlarda bile verilişleri şiddet ve ayrımcılığı körükleyici biçimdedir? Çocukların haberleri algılayış biçimleri üzerinde yapılan bir çalışmaya göre, haber deyince çocuklarının yüzde 39’unun aklına savaş, ölüm, kavga, kaza gibi olumsuzluk içeren yanıtlar, haberlerinden alınan güzel ileti nedir sorusuna ise çocukların yüzde 21’i güzel ileti yok yanıtını vermiş? Çocukların haberlerde suçlu olarak gösterilmesi aslında bizim ayıbımızdır. ‘Tinerci çocuk’, ‘Kapkaççı çocuk’ diye nitelediğimiz çocuklarla görüşmeler yaparken de fotoğraflarını çekerken de haklarını ihlal ediyor, onlara zarar veriyoruz? Bazı haber sunucuları keşke senin bu yaşta yapabildiğin eleştirileri duyabilseler.”