Roman yazarının kurusıkı ile ölüm oyunu
Güncelleme Tarihi:
Mustafa KÜÇÜK/İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Mart 16, 2008 00:00
Yazar olmaya karar veren Alev Ünal’ın ilk kitabı ilgi görmedi. İkinci kitabını bastıracak bir yayınevi bulamayınca bunalıma girdi. Kapkaççılardan korunmak için aldığı kurusıkı tabancayla sağ şakağına 2 kez ateş etti. Ölümden kurtulan Alev Ünal, şimdi ikinci ameliyatını olacak.
Kalemden kurusıkıya
Alev Ünal, 23 Şubat 1977’de doğdu. Babası müteahhit Sabri Ünal ile annesi emlakçı Ayşegül Taner, o dört yaşındayken boşandılar. Alev, annesiyle birlikte, anneannesi ve dayısının evine taşındı. İlköğretim ve lise yıllarında babasıyla hiç görüşmeyen Alev Ünal, ayağındaki sağlık problemi nedeniyle kısa bir süre okula gidemedi. Evde oyalanacak bir şeyler ararken eline geçen Alain Spiraux’un "Hitler, Annen Seni Çağırıyor" adlı kitabını bir solukta okudu. Kitabı okuduktan sonra, içinde yazmaya dair büyük bir istek doğdu. "Keşke ben de yazabilsem" dedi. Alev Ünal, o günden sonra tam bir kitap kurdu oldu. Babasından uzak sürdürdüğü hayatı, annesinin Flash TV’de yayınlanan Ekoflash Program Müdürü Mazlum Gerçek’le 1996’da ikinci evliliğini yapmasıyla iyice yalnızlaştı. Anneannesi ve dayısıyla yaşamaya devam eden Alev Ünal, Muğla Üniversitesi Turizm Otelcilik Yüksekokulu’nda eğitime başladı. İçindeki yazma isteği üniversite son sınıfta yeniden ortaya çıktı. Derslerin dışındaki tüm zamanını yazarak geçiren Alev Ünal, Polat Renaissance Otel’de stajını yaptı. Stajyer muhabir olarak Takvim, Radikal ve Cumhuriyet gazetelerinde çalıştı. Annesinin de tavsiyesiyle 25 yaşındayken babasını bulup onunla tanıştı. Uzun süre ayrı kaldığı babasıyla birlikte yaşamaya başladı.
İÇİMDE BİR AĞAÇ BÜYÜYORDU
Alev Ünal, İlkbiz Yayınevi’yle anlaşarak ilk kurgu romanı "Aşağı Yukarı"yı 12 Aralık 2005’te yayınladı. "Adım yok! Yaşım yok! Geçmişim, şimdim ve geleceğim yok! Doğrusu bir yerde yaşıyorum, ancak yaşadığım bu yer ve zamanın kendi düşüncelerimde başlayıp sürdüğünü anladım. İçimde yalnızlığımı kaplayacak bir ağaç büyüyordu. Minicikken onu sever, okşar ve öperdim. Zaman hızlı aktı..." diye başlayan roman, yazar ile yayınevi sahibinin yaşadığı kişisel bir problem nedeniyle, tanıtılmadı, dağıtımında ise sürekli sorun çıktı. İlk kitabından çok az para kazanabilen Alev Ünal, ikinci kitabı için Cağaloğlu’ndaki yayıncıların kapılarını aşındırdı. Tüm çabalarına rağmen hiçbir kitabeviyle anlaşamayan Alev Ünal, iki yıl önce bir akşam annesinin evine giderken üst geçitte kapkaççıların saldırısına uğradı. Çantasını kaptırınca kurusıkı tabanca satın alan Alev Ünal, 7 Mart Cuma günü babasıyla yaşadığı Merter’deki evde kalemiyle başladığı "ünlü bir yazar olma" hayaline, kurusıkı tabancayla son vermek istedi. Tabancayı sağ şakağına dayayarak iki el ateş etti. Kanlar içinde yere yığıldı. Kısa bir baygınlıktan sonra kendine geldi. Doğrulup montunu giydi, şakağından akan kanlara da bir tampon yaparak iki kat merdiven inip, kendini sokağa attı. İlk durdurduğu bir tekstil firmasına ait minibüse bindi. Bahçelievler’deki Hizmet Hastanesi’nde ameliyata alındı. Kafatası kemiği kırılıp, zarı yırtılan Ünal’ın ameliyatı 2.5 saat sürdü. Doktorların, "Bir süre daha gelmeseydi ölürdü" dedikleri Alev Ünal, şimdi odasında ikinci ameliyatı olmayı bekliyor. Alev Ünal’ı annesi ve anneannesi bir an olsun yalnız bırakmıyor.
Alev Ünal, 23 Şubat 1977’de doğdu. Babası müteahhit Sabri Ünal ile annesi emlakçı Ayşegül Taner, o dört yaşındayken boşandılar. Alev, annesiyle birlikte, anneannesi ve dayısının evine taşındı. İlköğretim ve lise yıllarında babasıyla hiç görüşmeyen Alev Ünal, ayağındaki sağlık problemi nedeniyle kısa bir süre okula gidemedi. Evde oyalanacak bir şeyler ararken eline geçen Alain Spiraux’un "Hitler, Annen Seni Çağırıyor" adlı kitabını bir solukta okudu. Kitabı okuduktan sonra, içinde yazmaya dair büyük bir istek doğdu. "Keşke ben de yazabilsem" dedi. Alev Ünal, o günden sonra tam bir kitap kurdu oldu. Babasından uzak sürdürdüğü hayatı, annesinin Flash TV’de yayınlanan Ekoflash Program Müdürü Mazlum Gerçek’le 1996’da ikinci evliliğini yapmasıyla iyice yalnızlaştı. Anneannesi ve dayısıyla yaşamaya devam eden Alev Ünal, Muğla Üniversitesi Turizm Otelcilik Yüksekokulu’nda eğitime başladı. İçindeki yazma isteği üniversite son sınıfta yeniden ortaya çıktı. Derslerin dışındaki tüm zamanını yazarak geçiren Alev Ünal, Polat Renaissance Otel’de stajını yaptı. Stajyer muhabir olarak Takvim, Radikal ve Cumhuriyet gazetelerinde çalıştı. Annesinin de tavsiyesiyle 25 yaşındayken babasını bulup onunla tanıştı. Uzun süre ayrı kaldığı babasıyla birlikte yaşamaya başladı.
İÇİMDE BİR AĞAÇ BÜYÜYORDU
Alev Ünal, İlkbiz Yayınevi’yle anlaşarak ilk kurgu romanı "Aşağı Yukarı"yı 12 Aralık 2005’te yayınladı. "Adım yok! Yaşım yok! Geçmişim, şimdim ve geleceğim yok! Doğrusu bir yerde yaşıyorum, ancak yaşadığım bu yer ve zamanın kendi düşüncelerimde başlayıp sürdüğünü anladım. İçimde yalnızlığımı kaplayacak bir ağaç büyüyordu. Minicikken onu sever, okşar ve öperdim. Zaman hızlı aktı..." diye başlayan roman, yazar ile yayınevi sahibinin yaşadığı kişisel bir problem nedeniyle, tanıtılmadı, dağıtımında ise sürekli sorun çıktı. İlk kitabından çok az para kazanabilen Alev Ünal, ikinci kitabı için Cağaloğlu’ndaki yayıncıların kapılarını aşındırdı. Tüm çabalarına rağmen hiçbir kitabeviyle anlaşamayan Alev Ünal, iki yıl önce bir akşam annesinin evine giderken üst geçitte kapkaççıların saldırısına uğradı. Çantasını kaptırınca kurusıkı tabanca satın alan Alev Ünal, 7 Mart Cuma günü babasıyla yaşadığı Merter’deki evde kalemiyle başladığı "ünlü bir yazar olma" hayaline, kurusıkı tabancayla son vermek istedi. Tabancayı sağ şakağına dayayarak iki el ateş etti. Kanlar içinde yere yığıldı. Kısa bir baygınlıktan sonra kendine geldi. Doğrulup montunu giydi, şakağından akan kanlara da bir tampon yaparak iki kat merdiven inip, kendini sokağa attı. İlk durdurduğu bir tekstil firmasına ait minibüse bindi. Bahçelievler’deki Hizmet Hastanesi’nde ameliyata alındı. Kafatası kemiği kırılıp, zarı yırtılan Ünal’ın ameliyatı 2.5 saat sürdü. Doktorların, "Bir süre daha gelmeseydi ölürdü" dedikleri Alev Ünal, şimdi odasında ikinci ameliyatı olmayı bekliyor. Alev Ünal’ı annesi ve anneannesi bir an olsun yalnız bırakmıyor.