Güncelleme Tarihi:
Rodos Ege Denizi'nde ada, Oniki Adaların en büyüğü, Yunanistan'ın, Meis adası hesaba katılmazsa, en doğuda bulunan adası, adanın aynı adlı idari merkezi. Türkiye kıyılarının en yakın noktası olan Bozburun Yarımadası'ndan 18 km mesafededir. Rodos Adası mızrak ucu biçimdedir. 79,7 km uzunluk ve 38 km genişlik ile toplam alanı yaklaşık 1.398 km² dir. Deniz sahili yaklaşık 220 km dir. Ada Anadolu yarımadasının güneybatı kıyılarına yakın kuzeydoğudan güneybatıya doğru konumlanmıştır. Rodos şehri adanın kuzey ucunun sonundadır. Antik Çağ sitesi (old town) ve modern ticaret limanını içerir. Ana havayolu kapısı Diagoras International Airporttur. Havalimanı Paradisi şehrinin 14 km güney batısındadır.
Attaviros dağı 1.215 metre irtifasıyla adanın en yüksek noktasıdır. Sahillerde toprak taş gibi katı iken adanın iç kısımları ekilebilir topraklara sahiptir. Burada turunçgiller, şaraplık üzüm, sebzeler, zeytin ağaçları ve diğer mahsulleryetiştirilir. Rodos'un dışında ada küçük köyler ve dinlenme sahilleri ile noktalanır. Bunların içinde Faliraki, Lindos, Arkangelos, Afandu, Koskinu, Embona, Paradisi ve Tirantasayılabilir. Turizm, adanın birincil gelir kaynağıdır.
RODOS'UN TARİHİ
Adaya yerleşim neoklasik dönemde başladı. MÖ 16. yüzyılda Girit Uygarlığı adaya yerleşti. Ondan daha sonra Yunan Mitolojisi, yeni bir Rodos Irkı isimlendirdi, Telchines. Ada bazen bu takma ad ile adlandırıldı. 15. yüzyılda Achaeans tarafından istila edildi. 11. yüzyılda Dorianların gelmesiyle ada gözde olmaya başladı. Daha sonra adanın üç büyük şehri olan; Lindos, Lalyssos ve Kameiros Dorlar tarafından inşa edildi. Şair Pindar methiyesinde "Ada, güneş tanrısı Helios ve Rodos perisinin birliğinde doğdu ve şehir onların üç oğlu için isimlendirildi" der.
Pers istilasının adayı kaplamasının ardından MÖ 478'de Perslerin Atina güçleri tarafından yenilmesi ile Rodos adası şehirleri Atina Birliği'ne (Atina tarafından yönetilen, MÖ 5. yüzyıldaki Yunan şehir devletleri birliği) bağlandı. MÖ 431 yılında Pelepones Savaşı çemberi yardığında Rodos geniş bir şekilde tarafsız kalıyordu. Birliğe bağlı olmasına rağmen savaş 404 yılına kadar sürdü. Fakat Rodos bu zamanda çatışmadan tamamen geri çekildi ve kendi yoluna devam etmeye karar verdi. MÖ 408 yılında şehir devletleri bir ülke oluşturdular ve yeni Rodos'u yeni başşehir olarak adanın en kuzey ucunda inşa ettiler. Onların düzenli planı Atinalı mimar Hippodamus tarafından gözden geçiriliyordu. Mamafih Pelepones savaşları tüm Yunan kültürünü zayıflatmıştı ve istilaya açık tutuyordu. MÖ 357 yılında ada Karyalılar tarafından kral Mausolus tarafından fethedildi. Daha sonra da MÖ 340'da Persler'in eline geçti. Fakat onların dönemi kısa oldu, bu şehir halkı için rahatlatıcı bir durum oldu. Rodos MÖ 332'de Makedonyalı Alexander III’ün Persleri yenmesinden sonra büyüyen bu imparatorluğun bir parçası haline geldi. Alexander'ın ölümünü takiben onun generalleri krallığı kontrol etme çekişmesine girdiler.
Onların üçü Ptolemy, Seleucusve Antigonus krallığı adayı kendi aralarında bölmeyi başardılar. Rodos, Ptolemies ile ticari ve kültürel bağlarını İskenderiye ile kuvvetlendiriyordu. Beraberce şekillendirdikleri Rodos-Mısır Birliği Akdeniz'de ticareti boydan boya kontrol ediyordu. MÖ 3. yüzyılda şehir denizcilik, ticaret ve kültür merkeziyle gelişti ve şehrin parası Akdeniz'in her tarafında dolaşımda idi. Rodos'un meşhur felsefe okulu bilim, edebiyat ve hitabeti İskenderiye'li üstadları ile paylaşıyordu. Rodos'un o dönemde tanınmış isimleri Rodos'ta bir okul kuran Atinalı hatip Apollonius of Rhodes(MÖ 3. yüzyıl-MÖ 246, epik şair, bilim adamı ve İskenderiye kütüphanesi direktörü), astronom Hipparchus ve Geminus ve hatip Dionysios Trax'tı.
Barok Bizans Çağı 1309'da adanın Hospitalier Şövalyeleri (1080 yılında Kudüs'de kurulan ve Saint John Kudüs, Rodos ve Malta tarikatı, Malta şövalyeleri, Rodos şövalyeleri ve Malta silahşörlerini içeren bir organizasyon) tarafından zapt edilmesiyle son buldu. Yeni ismiyle Rodos Şövalyeleri yönetimi altında şehir ortaçağ Avrupa ideal modeline göre yeniden inşa edildi.
Şehrin meşhur anıtlarının çoğunu “Palace of the Grand Master” Büyük Üstatların Sarayı içerir. Bu dönemde yapılmıştır. Şövalyelerin inşa ettiği bu kuvvetli duvarlar 1444’deki Mısır Sultanı ataklarına ve Mehmed II’nin 1480’deki ataklarına karşı koyup ayakta kaldılar. Son olarak Rodos Kanuni Sultan Süleyman'ın 29 Aralık 1522’deki büyük ordusuna karşı yenik düştü. Kalan birkaç şövalyeye Sicilya Krallığı'na sürgün edildi. Şövalyeler daha sonra karargahları durumuna gelen Malta'ya hareket edeceklerdi.
Ada yaklaşık 400 yıl Osmanlı İmparatorluğu mülkiyetinde kalmıştır. 1912'de Trablusgarp Savaşı sırasında Rodos İtalya tarafından işgal edildi. Rodos, Oniki Ada'nın diğer adalarıyla birlikte, İtalya'nın 1947'de Paris Antlaşması’nı imzalamasıyla beraber Yunanistan'a katıldı. Adada bulunan Türk azınlık 1923'teki Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi sırasında İtalya topraklarında sayıldıkları için mübadeleden kurtuldular. Bu nedenle günümüzde Rodos'ta küçük bir Türk azınlığı bulunmaktadır.