Oluşturulma Tarihi: Haziran 03, 2009 00:00
Anayasa Mahkemesi, TCK’nın cinsel nitelikli suçlara verilecek cezaları düzenleyen 104’üncü maddesinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ilişkin yapılan başvuruları reddetti. Buna göre, rıza olsa bile 15 yaşındaki çocukla cinsel ilişkiye girmek suç.
ADANA 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi ile Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’ne ayrı ayrı yaptıkları başvurularda, “Türk Ceza Kanunu’nun 104’üncü maddesinin 1’inci fıkrasında, cebir, tehdit, hile olmaksızın 15-18 yaş grubundaki çocukla cinsel ilişkide bulunan kişinin, şikâyet üzerine altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması öngörülmektedir. Bu maddeye göre mağdurun kim olacağı tartışmalıdır” denildi, şunlar kaydedildi:
‘Çocuk’ tanımı belirsiz
“Kanun maddesinde bir açıklık olmamasına rağmen uygulamada mağdur taraf kadın ya da kız kabul edilmekte, cinsel ilişkiye girenlerin hemcins olması durumunda ise mağdur olanın pasif olan kişi olduğu düşünülmektedir. Örneğin bir eylemde kadın 17 yaşında, erkek 16 yaşında olsa dahi olayın faili erkek olarak kabul edilmekte ve bu kişi hakkında dava açılmaktadır. Kaldı ki, rızaya dayanan bir cinsel birliktelikte şikâyet olmaması halinde suç oluşmamaktadır. Tüm bu nedenlerle TCK’nın söz konusu maddesi, Anayasa’nın herkesin dil, ırk, renk, cinsiyet gibi sebeplerle ayrım gözetilmeksizin kanun önünde eşit olduğuna ilişkin hükmüne aykırılık teşkil etmektedir.”
Anayasa Mahkemesi ise bu başvuruyu oy birliğiyle reddederek şunları ifade etti:
“TCK’nın itiraz konusu maddesinden, rızaya dayansa bile 15 yaşından büyük çocukla cinsel ilişkinin suç sayıldığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, rızanın hukuka uygunluk sebebi olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Düzenleme belirsizlik içermemekte ve Anayasa’ya aykırı bir yönü bulunmamaktadır. İtirazın reddi gerekir.”