Güncelleme Tarihi:
İngilizce dilinde genellikle golden root (altın kök) ya da rose root (gül kök) olarak, geleneksel Çin tıbbında da hong jing tian olarak adlandırılan rhodiola, Kuzey Yarıkürenin çok soğuk ve dağlık bölgelerinde yetişen ve dam koruğu bitkisine benzeyen kalın yapraklı bir bitkidir. İngilizcede yaygın olarak kullanılan isimler rhodiolanın kalın ve boru şeklindeki köklerinden dolayı koyulmuştur, kökün etli içyapısı hafif altın sarısı rengindedir ve kesildiğinde gül kokusu yayar. Birinci yüzyılda yaşayan Yunanlı hekim Dioskorides medikal referans metni De Materia Medica’da (İlaç Bilimi) rhodioladan bahsetmiş ve bitkiyi rodia riza olarak adlandırmıştır. 1600 yıl sonra İsveçli botanikçi ve modern taksonominin babası Carolus Linnaeus bitkiyi Rhodiola rosea olarak adlandırdı. Rhodiola yüzyıllar boyunca Rusya, Çin, İskandinavya ve başka yerlerde geleneksel tıbbın bir parçası oldu. Vikinglerin fiziksel dayanıklılığı ve direnci arttırmak için rhodiola kullandığı düşünülmektedir.
Hangi tedavilerde kullanıldı?
Sibirya’da bitkinin hoş kokulu köklerinden hazırlanan rhodiola çayı soğuk algınlığı ve grip için yüzyıllarca kullanılmıştır. Kökler öyle değerliydi ki bitkinin yetiştiği bölgeler çok iyi muhafaza edilirdi. Çin imparatorlarının kendi kişisel ilaçları için Sibirya’dan rhodiola kökü getirttikleri bilinmektedir. Bazı Sibirya dağ köylerinde rhodiola köklerinden yapılan demetler doğurganlığı arttırmak ve doğacak çocukları korumak için uğur olsun diye evlenen çiftlere hediye edilmektedir. 1700’lerde bile rhodiola bazı Avrupa ülkelerinde tıbbi amaçlarla kullanılıyordu, ama rhodiolanın tıbbi etkileriyle ilgili araştırmalar henüz emekleme aşamasındadır. 1960’ların ortasına kadar Rusya ve İskandinavya’da bilimsel araştırmalar başlamamıştı. Rhodiola kökünün ekstresinde önemli
adaptojenik özellikler gösteren bileşenlere rastlanmıştır. 1970’lerin ortalarından itibaren Rus hekimler rhodiola kökü ekstresinin bitkinlikle mücadele, dayanıklılığı arttırma ve dikkat aralığı ve hafızayı güçlendirmede uyarıcı olarak kullanıyorlardı.Rhodiola Birleşik Devletler’de görece yeni bir şifalı bitkidir. Bitki uzmanları bu bitkiyi bir adaptojen olarak görür ve stresten kaynaklanan bitkinlikle mücadelede ve dikkat aralığı ve konsantrasyonu arttırmada tavsiye ederler.
Rhodiola Kuzey Yarımküre’nin dağlık ortamlarında ya da soğuk bölgelerinde yetişen bir grup dolgun bitkinin adıdır. Rhodiola solgun yeşil renkli ve parmaklara yapışan mavi bir filmle kaplı yaprakları olan, dik ya da çevreye yayılarak büyüyen çok yıllık bir bitkidir. Bitkinin boyu 30 cm kadardır. Yaprak ayaları bitkinin alt tarafında üst üste durur. Oval ya da dikdörtgen şeklindeki yaprakların boyu 5 cm eni de 2,5 cm kadardır. Yaprak kenarları dişlidir. Çiçekler kalın bir sap üzerinde küme halinde bulunur. Yeşil-sarıdan açık sarıya değişen renkleri vardır ve uçları kırmızıdır. Bitki yaprak yapısı ve çiçek rengi konusunda değişiklikler gösterir. Kesildiğinde güle benzeyen bir koku yayan kök ve kalın köksap tıbbi olarak kullanılan kısımlardır.
Yetişme Alışkanlıkları
Rhodiolanın anavatanı Avrasya ve Kuzey Amerika’nın soğuk bölgeleridir, nemli kaya çıkıntılarında, kıyı uçurumlarında ve kuzeye bakan kayalık yamaçlarda
yetişir. Avrupa’nın dağlık ortamlarda, Kuzey ve Orta Avrupa’nın dağlarında, güneyde Pireneler’de, İtalyan Alpler’inde ve Doğu’da Bulgaristan’da yetişir. Çin’de kuzey eyaletlerinin ormanlık ya da çayırlık dağ arazilerinde ve Japonya, Kazakistan, Kore, Moğolistan ve Rusya’nın büyük kısmında bulunur. Şifalı bir bitki olarak Rus geleneklerinde yer alır ve Sovyetler Birliği’nde de kullanılırdı. Kuzey Amerika’daysa Kanada’nın doğusunda, Maine, Vermont, New York, Pennsylvania ve Alaska ve Kuzey Karolina’nın dağlarında bulunur.
Ekim ve Hasat
Rhodiola için ABD’nin kuzeyindeki yüksek dağlar uygun yetişme alanlarıdır. Tohumlarla ya da köksapların ayrılmasıyla çoğalır. Kökler büyümesinin ikinci ya da üçüncü sonbaharında hasat edilir. Rhodiola anavatanı olan bölgede yaygın olarak yetişir, ama bitkiye olan talep arttığından -50 ülkede satılmaktadır- geçtiğimiz 15 yılda yabani hasat oldukça artmıştır. Bitki gereğinden fazla toplandığı için Rusya’da tehdit altındadır ve Büyük Britanya, Çek Cumhuriyeti, Bosna Hersek, Slovakya ve Bulgaristan’da da tehlike oluşmuştur.
Ticari üretim Çin, Finlandiya, İsveç, Rusya ve başka ülkelerde artmaktadır. Alberta şehrinde de geniş çaplı üretim yapıldığı bilinmektedir.
Tedavi Amaçlı Kullanımı
✚ Stres
✚ Anksiyete
✚ Depresyon
✚ Bitkinlik
Rusya ve İskandinavya’daki araştırmacılar 40 yıldan fazla bir süredir rhodiolanın etkilerini araştırmaktadır. Araştırmalar rhodiolanın sağlık ve zindelik üzerinde önemli etkileri olduğunu doğrulamıştır. Rhodiolanın içerdiği aktif bileşenler arasında en güçlü olan iki tanesi rosavine ve salidrososice’dir.
Rhodiolanın zihinsel sağlıkta oynadığı rol oldukça umut vericidir. California Üniversitesi Psikiyatri bölümü tarafından yapılan küçük bir pilot çalışmada rhodiolanın genelleştirilmiş kaygı (anksiyete) bozukluğu hastalarında anksiyeteyi önemli ölçüde gerilettiği görülmüştür. Ciddi bir yan etki gözlemlenmemiştir. 40 milyon yetişkin Amerikalının anksiyete bozukluğundan muzdarip olduğunu düşündüğümüzde bu verinin iyi bir haber olduğu açıktır. Rhodiola sahip olduğu yatıştırıcı etkinin yanı sıra depresyonla mücadelede de kullanılır. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar rhodiolanın beyindeki serotonin seviyesini arttırdığını göstermiştir. Prozac ve Zoloft gibi serotonin geriakım inhibitörleri de depresyonu hafifletmektedir. Hafif ve orta ölçekli depresyon yaşayan insanlar arasında yapılan bir çalışmada 6 hafta boyunca günde 340 ya da 680 mg rhodiola alanların depresyon, uykusuzluk ve duygusal değişkenlik sorunlarında plasebo alanlara göre ilerleme sağladığı görülmüştür. Kronik yorgunluk sendromu, sürekli bir bitkinlik ve zayıflık, kas ve eklem ağrısı, baş ağrısı ve
konsantrasyon eksikliğiyle karakterize olan bir rahatsızlıktır. Kronik yorgunluk sendromundan muzdarip 60 kişiyle yapılan çift kör bir çalışmada 28 gün boyunca hastaların bir kısmına günlük 575 mg rhodiola, diğer kısmına da plasebo verilmiştir. Araştırmacılar plaseboyla karşılaştırıldığında rhodiolanın zihinsel performans ve özellikle konsantrasyonu arttırdığını ve yorgunluk giderici bir etki gösterdiğini ve ayrıca strese karşı kortizolü azalttığını görmüşlerdir. (Stres altında vücut yüksek miktarda kortizol üretir. Rhodiola kortizol düzeyini azaltıp normal seviyeye çeker)
Kullanım Şekli
ÇAY: 1 çay kaşığı rhodiola kökünü 1 bardak sıcak suda 5 dakika demleyip süzün. Günde 3 defa için.
TENTÜR: Günde 2 defa 3-5 ml alın ya da üreticinin talimatlarına uyun.
EKSTRE: Çalışmalarda kullanılan günlük dozaj % 3.6 rosavin ve % 1.6 salidroside satandardize eden 100-576 mg’dır.
Uyarılar
Rhodiola vücut tarafından iyi tolere edilir, ancak rhodiola antidepresan ilaçlarıyla birlikte kullanıldığında ilaç-bitki etkileşimine neden olabilir. Hamilelik döneminde güvenli olup olmadığı bilinmemektedir. Zihin sağlığıyla ilgili rahatsızlığı olanlar rhodiola kullanmadan önce bir sağlık uzmanına danışmalıdır. .