Güncelleme Tarihi:
İki kez arbedenin yaşandığı görüşmelerde, tansiyon sık sık yükseldi. Tartışmaların merkezinde ise Reza Zarrab ve bakanlarla ilişkisi yer aldı. Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Zarrab için “Çocukcağız” dedi. Operasyonu yürüten savcının, bir avukatı Metris Cezaevi’nde kaldığı sırada Zarrab’a gönderdiğini belirten Çağlayan şunları söyledi:
ÇOCUKCAĞIZ DİYOR Kİ
“‘Sen buradan artık çıkamazsın. Sen buradan kurtulmak istiyor musun? İstiyorsan, biz seni buradan kurtaracağız’ diyor. ‘Peki nasıl çıkartacaksınız, borcum ne olacak?’ dediği zaman o avukat, ‘Arkadaş, biz para almayacağız. Bu bir vatan görevidir’ diyor. ‘Peki, ne istiyorsunuz benden?’ diyor. Aynen ifade şu: ‘İki satır ifade vereceksin. ‘Ben bu olayların hepsini bakanlarla birlikte; ancak Sayın Başbakan’ın talimatıyla yaptım’ diyeceksin. Çocukcağız, adam ‘Peki, garantim ne benim?’ diyor. Yapılmak istenen böyle bir operasyondur.”
TİMSAH GELİYOR
Görüşmelerde CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz’ün iddiası da gerilimin artmasına sebep oldu. Çağlayan’ın rüşvet parasıyla 2 milyon 684 bin 11 dolara 3 takım mücevherat aldığını, eşine ve gelinlerine taktığını savunan Özgündüz şöyle devam etti: “Saatçi bakan, saatle ilgili fatura gösterdi. Bu fatura, yine duyduğumuza göre, geriye doğru sonradan alınan bir sahte fatura. O faturanın hangi saatçiden alındığını, gerekirse oraya kadar çıkarırız. Faturasını ödemişse bugün de taksaydı ya koluna, gösterseydi övünerek, utancından takamıyor bile. Evindeki piyanonun da faturası var mı acaba? Rıza Sarraf ne diyor biliyor musunuz bu bakanla ilgili? ‘Timsah geliyor’. Bu saat gelirken, x-ray’dan geçerken görüntüleri var. 12 Nisan 2013’te oğlu evlendi. 27 Mart tarihinde, Nuruosmaniye’de bulunan, değerli taşlar satan meşhur mücevheratçıdan 3 takım mücevherat alınıyor, 2 milyon 684 bin 11 dolara. Birisini eşine takıyor, birisini öbür gelinine, birisini de düğünde evlenecek o gelinine takıyor. Rüşvet parasıyla gelinine takı takıyor, bu ne biçim bir anlayıştır? Yani, bir de gelmiş, burada ahlaktan bahsediyor, aynaya bakmaktan bahsediyor.”
SENDE HİÇ UTANMA KALMAMIŞ
Çağlayan, iddiaya sert tepki göstererek, “Sahte fatura alan, hediye saat alan, hediye saat veren, hediye saat aldı diyen de 2.6 milyon liraya takı aldı diyen de namerttir, müfteridir” dedi. Çağlayan konuşmasını yaparken CHP’li Özgündüz, “Vergisini öde”, CHP Çorum Milletvekili Tufan Köse “Sende hiç utanma kalmamış”, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal da “Hava meydanları kamera kayıtlarını göster” diye seslendi.
EBRU GÜNDEŞ VATANSEVERDİR
Eski AB Bakanı Egemen Bağış da, hakkındaki iddiaların ‘adice kurgulanmış yalan’ olduğunu savunarak, “Zarrab’ın eşi Ebru Gündeş Hanımefendi’yi de 15 yıldır tanırım. Gerçekten vatansever bir sanatçı” dedi. Bağış şöyle devam etti: “Karakter suikasti gerçekleştirildi. Operasyon mağdurlarından biriyim. Camileri ahıra çeviren, mütedeyyin insanlara öcü muamelesi yapan, ezanın Arapça okunmasına tahammül edemeyen bazı partilerin mensupları, bugün Meclis kürsüsünde şükürler olsun Rabb’imin adını ağızlarına aldı. Bu ihanet şebekesiyle hesaplaşmaya devam edeceğiz. Yıllarca bu millete ‘Atam izindeyiz’ diye bağıranların ‘Hocam emrindeyiz’ dediği bir döneme şahitlik ettik.”
SEN MAKARAYA DEVAM ET
Bağış’ın konuşması sırasında MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, “Utanmaz adam. Allah’sız herif. Sen makara yapmaya devam et. Allah’ın adını anma Allah’sız adam”, MHP Konya Milletvekili Faruk Bal “Makarayı mı, makarayı mı?”, CHP’li Özgündüz “Elbise Vakko’dan mı?”, CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel “Çabalama kaptan, kurtaramazsın. Vallahi ikna olmadım, hâlâ ikna olmadık” dedi.
GOOGLE MÜSLÜMANI
CHP’li Özgündüz de konuşmasında Bağış’ın, Allah’ın kelamıyla dalga geçtiğini savunarak, “Google Müslümanlığı yapan, çakma Müslüman. Allah’ın ayetlerini sabah sabah salladığını söyleyen bir adam. Allah’ın sopası olmaz” tepkisini gösterdi. Görüşmede, CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray’ın anlattığı şu anekdot da gerilime neden oldu: “2000-2001 yıllarında Ereğli Demir-Çelik Fabrikaları Yönetim Kurulu üyesiydim. Kenan Paşa’nın damadı Maksut Göksu da orada yönetim kurulu üyesiydi. ‘Seni biriyle tanıştırmak istiyorum, Türk Amerikan Dernekleri Başkanı, konuşursan seveceksin’ dedi. ‘Peki sizin tanışıklığınız nereden geliyor’ diye sordum, ‘Kenan Paşa ABD’ye geldiğinde teşrifat işini o yapıyor’ dedi. Şimdi sen Kenan Paşa’nın teşrifatçılığını yapacaksın, sonra geleceksin burada ‘O darbeci, bu darbeci’ diye palavra atacaksın.”