Güncelleme Tarihi:
MİLLİ İstihbarat Başkanlığı (MİT) son yılların en önemli yurtdışı operasyonunu iç savaşın yaşandığı ve Türkiye’yle ilişkilerin ‘sıfır düzeyde’ olduğu Suriye’de düzenledi. MİT, titiz bir çalışma sonucu Nazik’in Lazkiye’de, Suriye rejiminin verdiği sahte bir kimlikle yaşadığını tespit etti. Türkiye sınırına 80-90 kilometre uzaklıkta, Rusya’nın Suriye’deki en önemli deniz üssünün bulunduğu Tartus’un korunmasında büyük öneme sahip Lazkiye, Esad’ın Şam’dan sonraki en önemli kalesi. Kent merkezi ve giriş-çıkışlar rejimin askeri birlikleri, kolluk güçleri ve istihbarat birimlerince 24 saat kontrol altında tutulduğu için MİT, kent güvenliğiyle de ilgili en ince ayrıntısına kadar çalışma yaptı. Rejime Rusya ve Esad’ı destekleyen diğer unsurların radarlarla sağladığı güvenlik önlemi de dikkate alındı.
ALIŞKANLIKLARI ANALİZ EDİLDİ
Tüm güvenlik önlemleri alındıktan sonra Nazik, alışkanlıkları ve rutinlerinin belirlenmesi amacıyla sabırlı bir çalışmayla takibe alındı. Nazik’in rejim tarafından sağlanan imkânlarla, korumalı bir hayat sürdürdüğü belirlendi. Nazik’in alışkanlıkları ve rutinleri MİT Başkanlığı’nda ayrıntılı şekilde analiz edildikten sonra, operasyon için düğmeye basıldı. Yakın takip ve yakalama süresinin 6 ay kadar sürdüğü öğrenildi.
TSK’DAN ÖNEMLİ DESTEK
Operasyon aşamasına gelindiğinde Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) unsurlarıyla da işbirliği yapıldı. TSK’dan alınan ‘çok önemli’ destekle Nazik güvenli yollardan Türkiye’ye getirilip sorguya alındı. Nazik’in yakalanışıyla ilgili fotoğrafta, teröristin başına çuval benzeri bez geçirildiği görülürken, yakalayanlarda da yerel poşu dikkat çekti. Nazik operasyonunun yaklaşık 10 gün önce yapıldığı ve sorgusunda rejim güçlerinin birçok terör örgütüyle işbirliği yaptığına dair ifadeler verdiği ileri sürüldü.
TALİMATI SURİYELİ İSTİHBARATÇIDAN ALDIĞINI SÖYLEDİ
ANADOLU Ajansı haberine göre Yusuf Nazik ön sorgusunda Suriye istihbarat birimlerinden aldığı talimatla Türkiye’de terör eylemi arayışına girerek alternatif yerlere yönelik keşif çalışması yaptığını, patlayıcıların Suriye’den Türkiye’ye intikalini sağladığını, iki transit tipi araç temin ederek patlayıcıların araçlara yerleştirilmesini organize ettiğini itiraf etti.
“Hacı” kod adlı Muhammed isimli Suriyeli bir istihbaratçıdan talimat aldığını belirten Nazik’in, Reyhanlı patlamalarında rol aldığı belirtilen Mukaveme Suriye lideri Mihraç Ural hakkında da detaylı bilgiler paylaştığı, Ural’ın birkaç gün önce saldırıya uğradığını iddia ettiği, eyleme katılan diğer firari sanıkları da teslim olmaya çağırdığı bildirildi. Sorgusunda Antakya doğumlu olduğunu aktararak ailesi hakkında bilgi veren Nazik, Reyhanlı’daki bombalı saldırıyı arkadaşlarıyla yaptıklarını itiraf etti. Emri Suriye istihbaratından aldığını söylediği belirtilen Nazik, “Türkiye devletinden kaçamadım, pişmanım. Beni Suriye’den yakalayıp getirdiler. Suriye’deki arkadaşlarıma sesleniyorum, yol yakınken dönün, Türk devleti bize sahip çıkar, kendi devletimiz bize sahip çıkar. Suriye devletine de sesleniyorum, Türkiye devleti çok büyüktür bunun hesabını elbet sizden soracak” ifadelerini kullandı.
YARGI HAK ETTİĞİ CEZAYI VERECEK
ADALET Bakanı Abdulhamit Gül, MİT’in operasyonunu şöyle yorumladı: “Yusuf Nazik, firariydi. Yargılama 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam edecektir. Failler hak ettiği cezayı alacaktır. Başarılı bir operasyon olmuştur. Devletimiz, suçlu neredeyse sonuna kadar takibini yapacak ve bağımsız yargı da hak edene, hak ettiği cezayı verecektir.”
‘ÖZEL’ MİT SEFERLERİ
29 Mart 2018: MİT’in Kosova istihbaratıyla işbirliği yaptığı operasyonla Cihan Özkan, Kahraman Demirez, Hasan Hüseyin Günakan, Mustafa Erdem, Osman Karakaya ve Yusuf Karabina adlı FETÖ üyeleri, özel bir uçakla Türkiye’ye getirildi.
10 Nisan 2018: FETÖ’nün Gabon yapılanması içindeki Osman Özpınar, İbrahim Akbaş ve Adnan Demirönal MİT’in operasyonuyla yakalandı.
12 Temmuz 2018: FETÖ’nün “Azerbaycan kasası” İsa Özdemir Azerbaycan’da, Mersin’de FETÖ’ye bağlı işadamlarının imamlığını yaptığı belirlenen Salih Zeki Yiğit de Ukrayna’da yakalanarak yurda getirildi.
15 Temmuz 2018: FETÖ’nün sosyal medya yapılanmasından Yusuf İnan, Ukrayna’dan Türkiye’ye getirildi.
53 KİŞİ ÖLMÜŞTÜ
HATAY’ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013’te 52 kişinin hayatını kaybettiği ve çok sayıda kişinin yaralandığı iki ayrı bombalı terör saldırısı yapılmıştı. Saldırıda yaralanan bir kişinin daha sonra vefatıyla hayatını kaybedenlerin sayısı 53’e yükselmişti. Reyhanlı Belediyesi yanı ile PTT binası önündeki patlamalarda 912 konut, 891 işyeri ve 148 araç zarar görmüştü. Reyhanlı saldırısı davasında karar 23 Şubat 2018’de çıkmıştı. Bombalı eyleme ilişkin yargılaması süren 33 kişiden 9’u ağırlaştırılmış müebbet hapis, 13’ü ise 10-15 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptırılmıştı. Yusuf Nazik’in de aralarında bulunduğu firari 8 teröristin ise dosyası ayrılmıştı. Nazik kırmızı bültenle aranıyordu.
İHBAR SÜMEN ALTI
Patlama öncesinde MİT tarafından eyleme dair detay veriler içeren bilgi notunun o dönem Reyhanlı Savcısı olarak görev yapan FETÖ mensubu Özcan Şişman’a iletildiği ancak Şişman’ın söz konusu raporu sümenaltı ederek patlamanın gerçekleşmesine neden olduğu da ortaya çıkmıştı. Nazik’in mahkeme sürecinde dönemin Reyhanlı savcısı Şişman’ın patlamadaki rolü hakkında ne gibi açıklamalar yapacağı da merak ediliyor.
ACININ SİMGESİ
Reyhanlı saldırısında eşi Hacı Mustafa Kuday’ı kaybeden Zahide Kuday, ellerini havaya açıp feryat ettiği fotoğrafla yaşanan acının simgesi haline gelmişti. Kuday dün haberi aldıktan sonra “Allaha şükür yakalandılar, inşallah diğerleri de yakalanır. Kendileri de böyle yansın” dedi.
REYHANLI katliamı faili Yusuf Nazik’in yakalanıp Türkiye’ye getirilmesi acılı ailelere sevinç gözyaşı döktürdü. Reyhanlı Şehitleri Derneği'nde bir araya gelen şehit aileleri, duygularını paylaştı ve Yusuf Nazik'i yakalayanlara teşekkür etti. Haberin ardından birçok aile Reyhanlı katliamında ölen yakınlarının mezarını ziyarete gitti.