Resmi damgalı hayaller

Amerikan rüyası, dışarıdakileri imrendiren, içeridekilere ayrıcalıklı olduklarını hissettiren bir Hollywood yapımıdır aslında.1942 yapımı Casablanca'da Humphrey Bogart, ağır, yakışıklı, ufki bakışlarıyla savaşa gitme kararı aldığını anlamamızı sağlarken, bizi ilgilendiren tek şey, kaybolan sevgiliye kavuşma mutluluğundan o büyük vazgeçişti.Oysa, İkinci Dünya Savaşı yıllarıydı ve Washington kamuoyunu savaşa hazırlıyordu. Aşka döktüğümüz gözyaşlarının aslında bir propaganda çalışmasının başaralı bir sonucu olduğu aklımıza nereden getirebilirdik? Varyemez Amca'dan Tavşan Kardeş'e uzanan kahramanlar arşivi, bilinçaltımızdaki mutluluk ülkesinin krallarıydı. Disney dünyasının kapılarını bize açarken, Amerikan değerlerine heyecanlı koşuyu büyük bir başarıyla başlattılar.Bugün, bu güzel pazar sabahında Washington yine Hollywood'un kapısını çalıyor.11 Eylül'de, dünyanın tek süper gücünün dokunulmazlığına yönelen saldırıların paramparça ettiği Amerikan rüyasını yeniden yaratmak için. * * *CNN International'ın verdiği habere göre ABD Başkanı Bush, Beyaz Saray danışmanlarından Karl Rove başkanlığında bir heyeti bu gün Hollywood'a gönderiyor. Beyaz Saray heyeti, aralarında Amerikan Sinema Derneği Başkanı Jack Valenti'nin de bulunduğu stüdyo sahipleri, yapımcılar ve yönetmenlerle bir araya gelecek.11 Eylül'den sonra, yayına girmek üzere olan en az 45 filmin, kamuoyu üzerinde olumsuz etki yaratacağı gerekçesiyle yayına sokulmadığı söyleniyor. Bunların arasında, Arnold Schwarzeneger'in 80 milyon dolarlık bir filmi de var. Bu filmde Schwarzeneger, ailesini öldüren teröristlerden intikam alıyor. Sinemacılar, ‘‘Umarız, Bush Yönetimi bize nasıl film yapmamız gerektiğini söylemeye kalkmaz’’ deseler de Holly-wood, yeni koşullara göre pozisyon almaya başladı bile. Action dönemi sona eriyor, Hollywood'dan terörizme ve radikalizme karşı mücadeleye yardımcı olması isteniyor.Tehlikeli bir dönem başlıyor. Bush Yönetimi, Hollywood'u mayınlı bir tarlaya çekiyor. Ya terör ve kötü adama Müslüman kimliği giydirilmeye kalkılırsa?Ya, Vak vak amca, Deyzi ve de Tavşan Kardeş resmi damgalı hayallerde haçlı seferine çıkarlarsa?Hollywood'un etkisi, Huntington'un 'Uygarlıklar Çatışması' makalesinin aydınlar arasında açtığı tartışmaya benzemez. KİTABA DESTEK TÜYAP Kitap fuarı bugün sona eriyor. Dün oradaydım. Çok kalabalıktı. Geleceklerini, bugünün ipoteğinden kurtarmak için kitaba sarılan gençlerin kalabalığı. Kitabevi standlarının önü tıklım tıklım. Gençler kitap alıyor. Daha doğrusu pek alamıyor. Bütün sübvansiyonlar kaldırılsın ama yayınevleri desteklensin. Kitaplar ucuz olsun ve gençler okusun. Bu arada, bir kitaptan mutlaka söz etmeliyim. Türk dış politika tarihi ile ilgili çok yararlı bir kitap çıktı. Baskın Oran'ın, İletişim yayınlarından yayınlanan ve editörlüğünü yaptığı kitabın adı ‘‘ Türk Dış Politikası’’. Resmi bakış açısını zorlayan ve objektif koşullar çerçevesinde olayları irdeleyen bu kitap, Türk dış politikasının vaz geçilmez başvuru kitabı olmaya aday. Sohbetlerinizin geyik muhabbetine dönüşmesini istemiyorsanız, ağzınızı açmadan önce mutlaka bu kitaba bir göz atın. Bir de polisiye tavsiyem var. Doğan Kitap'tan ‘‘Yarınlar Bizim’’. Yazarı Amerikalı gazeteci Larry Collins. Gerçeklerden hareket eden bir kurgu. Afganistan'dan çıkıp, Türkiye'de eroine dönüşen haşhaşın öyküsü ve bunun siyasi çerçevesinin perde arkası. Susurluk Olayı'ndan da söz eden roman, Afganistan operasyonuna da ışık tutuyor. Senaryolarınıza renk katar.