Rektör Yücel Aşkın'ın tahliye talebine ret
Güncelleme Tarihi:
Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden duruşmada, Rektör Aşkın'ın savunmasının ardından, İspanyol Expansiyon firması yetkilisi olduğu iddia edilen Mehmet Ümit Ayral, YYÜ rektör yardımcıları Prof. Dr. Ayşe Yüksel ile Prof. Dr. Hasan Ceylan, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fırat Cengiz ile Genel Sekreter Vekili Prof. Dr. Işık Tepe'nin savunmaları dinlendi.
Savunmalarını yazılı ve sözlü olarak mahkeme heyetine sunan sanıklar, iddianamedeki suçlamaları reddederek tahliye talebinde bulundu.
Aşkın'ın avukatı Teoman Evren, iddia edildiği gibi ortada çıkar amaçlı bir suç örgütünün bulunmadığını, maddi cebir niteliğinde somut delil ve rapor bulunmadığı için mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerektiğini söyledi. Evren, “Müvekkilim rahatsızdır. Kaçma şüphesi yoktur. Yurtdışına çıkma şüphesi yoktur. Olayların başında yurtdışında bulunurken yurda dönmüştür. Müvekkilimin tahliye edilmesini, mümkün değilse kefaletle serbest bırakılmasını talep ediyorum” dedi.
ARPALI'NIN ÖLDÜRÜLDÜĞÜ İDDİASI
Duruşmada dinlenen müdahil avukatlarından Hüsnü Tuna, davanın YÖK'e gönderilmesinin kapatılmasını istemekle eş anlamlı olduğunu, davanın geleceğinin deliller açısından risk altında bulunduğunu söyledi.
Tutuklu sanıklardan Genel Sekreter Yardımcısı Evren Arpalı'nın delillerin yok edilmesi için cezaevinde öldürüldüğünü öne süren Tuna, Aşkın'ın delillerin ortadan kaldırılması riski nedeniyle tutukluluk halinin devamı talep etti.
Müdahil avukatlarının dinlenmesinden sonra Savcı Sezgin Kanmaz, dosyanın eksikliklerinin giderilmesi, Aşkın'ın kaçma şüphesinin bulunmaması ve duruşmada gözlenen sağlık durumu nedeniyle tahliye edilmesi talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti, sanıkların tamamının henüz dinlenmediği, sağlığının yerinde olması ve delillerin toplanması gerekçesiyle Aşkın'ın tutukluluk halinin devamını kararlaştırdı.
Hakim Vahit Baltacı ise Aşkın'ın sağlık durumundan dolayı tahliye edilmesi gerekirken tutukluluk halinin devamının istenmesi kararına katılmadığını belirtti.
Duruşma 29 Aralık 2005 tarihine ertelendi.
Reddi hakim kabul edildi
Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın ile 9 sanığın yargılandığı davada reddi hakim talebi kabul edildi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın ve 9 sanığın yargılanmasına Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bu sabah başlandı.
İhbar dilekçesinde imzası bulunan ve fişlendiklerini öne süren müdahiller, duruşmada söz alarak, Hakim Ferhat Erbaş'ın tensip tutanağında, karardan önce görüş belirttiği gerekçesiyle davada tarafsızlığını yitirdiğini öne sürdüler. Müdahiller, reddi hakim talebinde bulundular.
Sanık avukatları ise bu talebin duruşmayı uzatmak amacıyla yapıldığını ve kötü niyet taşıdığını savunarak reddedilmesini istediler.
Reddedilen hakim Talat Erbaş, Rektör Aşkın'ın tutuklanmasına karşı çıkmıştı. Erbaş, Aşkın hakkındaki delilerin soyut olduğunu savunmuştu.
Mahkeme heyeti, bir değerlendirmenin ardından, talebin üst mahkeme olan 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesini kararlaştırdı. Duruşmaya, saat 14.00'e kadar ara verildi.
4. Ağır Ceza Mahkemesi yaptığı incelemede reddi hakim talebini kabul etti. Duruşmaya Erbaş'ın yerine 4. Ağır Ceza Mahkemesi hakimi Vahit Baltacı katılımıyla yeniden başlandı.
Daha sonra mahkemede ifadesi alınan Rektör Aşkın, bir süredir tedavi gördüğü hastaneye gönderildi.
GAZETECİLER KURA ÇEKİLEREK DURUŞMAYA ALINDI
YYÜ Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın, saat 08.30 sıralarında YYÜ'ye ait ambulansla iki doktor ve bir anestezi uzmanı ile çok sayıda güvenlik güçleri nezaretinde Van Adliyesi'ne getirildi.
Saat 09.45'te başlayan duruşmada, Aşkın dışındaki diğer 9 sanık da hazır bulundu. Gazeteciler, duruşmanın ilk 10 dakikasında içeri alınmadı. Daha sonra Anadolu Ajansı muhabiri dışında 4 gazeteci de kura çekilerek içeri alındı.
Duruşmayı, CHP ve YÖK heyetiyle bazı sanık yakınları izledi. Rektör Aşkın'ın eşi duruşmaya katılmadı. Rektör Aşkın'ın sağlık durumun iyi olduğu, ancak kilo kaybına uğradığı gözlendi.
AŞKIN SUÇLAMALARI REDDETTİ
YYÜ Rektörü Prof.Dr. Yücel Aşkın, mahkemede ilk ifade veren kişi olurken hakkındaki tüm suçlamaları reddetti. İfade vermesi sırasında hakim, Aşkın'a, “İsterseniz savunmanızı oturarak yapabilirsiniz” dedi. Aşkın da bunun üzerine savunmasını oturarak yaptı.
Mahkemeye yanında getirdiği yazılı savunmasını sunan Aşkın, daha sonra yaklaşık 30 dakika sözlü ifade verdi. Çete kurmadığını, ihalede usülsüzlük yapmadığını, hiç kimseye ayrımcılık yapmadığını söyleyen Aşkan, mahkemeden tahliyesini talep etti.
Aşkın, savunmasında usulsüzlük yaptığı iddia edilen ihalenin 1998 yılında yapıldığını, kendisinin ise 1999 yılında görev geldiğini belirterek, bu yüzden usulsüzlük yapmasının mümkün olmadığını ifade etti. Aşkın, üniversite bulunan şifreli kasanın ve içinde bulunan evrakların üniversiteye ait olduğunu kaydetti. Aşkın, “Kasa bana ait değil, üniversiteye aittir. İçinde bulunan belgelerde Olağanüstü Hal döneminde güvenlik birileri ve YÖK tarafından gönderilen belgelerdir. Diğer belgeler ise şahsıma gönderilen tehdit mektupları ve ihbarlardır” dedi. Aşkın söz konusu belgeleri sakladığını, bu nedenle adı geçen insanların zarar görmediğini ifade ederek, “Belgelere el konulduktan sonra basına sızınca, bu adı geçen kişiler zarar gördü” dedi.
ÇETE KURMADIM
Rektör Yücel, Aşkın, çete kurmadığını, hiç kimseyi de fişlemediğini belirterek, “Hiç kimseye ayrımcılık yapmadım. Çete de kurmadım, kimseyi din ve mezhebiyle ilgili kemsiye baskı yapmadım. Yasa dışı örgütlere hiç bir zaman destek vermedim. Buna yüzlerce tanık gösterebilirim. Ünivesite yönetimi de bu suçlamayı haketmiyor" dedi. Sürgün iddialarını da reddeden Aşkın, bu konunun görevlendirme olduğunu ve YÖK’ün karar verdiğini söyleyen Aşkın, “Bu iddialarda bulunanların yanı sıra benimle çalışan yüzlerce insan var. Onların da tanık olarak dinlenmesini istiyorum” diye konuştu.
ANJİYO ALINAN BU ALETLERLE YAPILDI
İspanyol Expansion firmasından ithal edilen tıbbi aletlerin çalışmadığı yönündeki iddaları da reddeden Rektör Prof.Dr. Yücel Aşkın, “Bunu hastanede yapılan anjiyo ve takılan stent bu alınan aletler sayesinde oldu. Çalışmadığı yönündeki iddialarda asılsızdır” dedi.
PKK törer örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan’ın akrabası olan Nursel Dostbil’i üniversite işe aldığı ve koruduğu yönündeki iddiaları da kesinlikle reddeden Aşkın, “Bu kişi ben göreve gelmeden önce 2 yıl dekan yardımcılığı yaptı. Bu dönemde hakkında hiç bir suçlama yoktu. Ben genel sekreter yardıcımısı yapınca bu yönde suçlamalar gelmeye başladı. Bu suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum” dedi.
AVUKATLARI HASTANEYE DÖNMESİNİ İSTEDİ
Savunmanın ardından tahliyesini isteyen Rektör Aşkının avukatları, müvekkilerinin sağlık durumunun gözönüne alınıp, hastaneye geri götürülmesini talepi etti. Mahkeme heyeti bu talebi Aşkın’a sorunca, “Evet gitmek istiyorum” yanıtını aldı. Bunun üzerine mahkeme heyeti oy birliğiyle Aşkın'ın yeniden hastaneye götürülmesini kararlaştırdı.
Aşkın'ın ardından Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Ayşe Yüksel ifade verdi. Prof.Dr. Yüksel kendisinin daha önce savcılığa çağrılıp hakkında Hıristiyanlık propagandası yaptığı, erkeklerle kızları aynı evlerde tuttuğu, İncil dağıttığı suçlamalarıyla ilgili ifade verdiğini söyledi. Prof.Dr. Yüksel, “Ancak iddianame hazırlandığında adım ihale yolsuzluğu suçlamasını sokuldu. Bu suçlamalar dedikodulardan ibarettir. Benim hakkımda ihbarda bulunan bu kişiler hakkında yasal yollara başvuracağım” dedi.