Reina katliamcısından korkunç vasiyet

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Reina katliamına ilişkin 57 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, terörist Abdulkadir Masharipov’un, eşi şüpheli Zarina Nurullayeva’ya çektirdiği veda videosunun çözümlerine yer verildi. Reina canisi Masharipov’un eşi, tutuklu şüpheli Zarina Nurullayeva’nın emniyet ve savcılık ifadelerinde saldırıdan bilgisi olmadığını söylese de Masharipov’un veda videosunu çekiminin eşi şüpheli Nurullayeva tarafından yapıldığının tespit edildiği vurgulandı.

Saldırganın 27 Aralık 2016 tarihinde intihar eylemi yapacağını belirterek çocuklarının büyüyünce eşine zorluk çıkarmamalarını istediği videoda, oğlunun da büyüdüğünde kendisi gibi intihar eylemi yapması tavsiyesinde bulunduğuna dikkat çekildi.

Videoda dikkat çeken konuşmalar şöyle;

Masharipov: “Gel kucağıma otur büyüyünce ne olacaksın he mücahit olacağım istişadı yapacağım deyiver, vay pek utandı gel tatlım gel”
Nurullayeva: “Kalk şimdi karşısında dur baba giderse sonra ağlarsın”
Masharıpov : “Bak tamam mı büyüdükten sonra bak ben gittikten sonra seyredersin olur mu büyüdükten sonra hamas (intihar saldırganı) olursun anladın mı?”
Masharıpov: “Tamam şimdi kendine Allah sabır versin bu güzel sabrı verdiği için güzel sabrettiğin için kıyamette Allahu Teala ecrini verir elbette bununla kendinizi avutup durun.”

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünce oluşturulan özel ekip, 2 bin polis ve Mit Müsteşarlığı ile birlikte İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının koordinesinde yürütülen soruşturma sonucunda Terör eylemini gerçekleştiren şüphelinin kaçış güzergahının ve eylem birliği içinde bulunduğu DEAŞ Terör örgütü mensuplarının deşifresi ve yakalanmaları amacıyla yapılan yoğun çalışmaların bilgisine yer verildi. Bu kapsamda 7 Bin 200 saatlik kamera görüntüsü izlendiği, DEAŞ Terör örgütünün "Madafa" evleri olarak tabir ettiği örgütsel amaçları doğrultusunda kullandığı Yabancı Terörist Savaşçıların barındırıldığı 152 adrese operasyonlar yaptırıldığı kaydedildi.

2 BİN 142 İHBAR YAPILDI

Saldırı sonrası vatandaşlarca yapılan 2 Bin 142 ihbar değerlendirildiği, 61 DEAŞ terör örgütü mensubu şüphelinin İstanbul merkezli soruşturma kapsamında İstanbul, Kayseri, Konya ve Hatay illerinde yakalanarak gözaltına alındığı, 642 yabancı uyruklu şahsın sınır dışı edildiği anlatıldı. Abu Muhammed El Horasani kod ismi dışında hakkında bir bilgi bulunmayan Abdulkadir Masharipov’un, DEAŞ mensubu Tene Traore, Dina Alaa Eid Sayed Ahmed, Aysha Mohammed ve Ali Jameel Mohammed Mohammed ile birlikte İstanbul Emniyet Müdürlüğü TEM Şube Müdürlüğü görevlilerinin ve MİT görevlilerinin olağanüstü çalışma ve gayretleri sonucu yakalandığı vurgulandı.

Tacik asıllı Özbekistan vatandaşı şüpheli Masharipov’un ülkesinde cihadcı şüphesiyle takibe alınması nedeniyle 2011 yılında Rusya’nın Moskova şehrine gittiği, burada DEAŞ terör örgütüne üye olmak suçundan tutuklanan Zarina Nurullayeva ile evlendiğinin tespit edildiği iddianamede, çiftin cihadçı gruplara katılmak için İran’a gittikleri buradan da Afganistan’ın Veziristan bölgesine geçtikleri anlatıldı.

Şüpheli Masharipov’un Veziristan’da önce Özbekistan İslami hareketine, daha sonra ise İslami Cihad İttihadı grubuna katıldığı burada dini, siyasi ve silahlı eğitim almış, Pakistan devleti sınırları yakınında Pakistan askerlerine karşı yapılan terörist saldırı ve çatışmalara katıldığına değinildi.

Masharipov’un 2014 yılında Afganistan’da DEAŞ’a biat ettiği örgütün sözde emiri "Ebu Sayir" kod isimli örgüt mensubuna bildirerek DEAŞ terör örgütüne katıldığı belirtilen iddianamede, “2014 yılının son aylarında eşi ile birlikte illegal yollardan İran devletinin Saravan kentine giden saldırganın, burada Suriye’deki çatışma bölgelerine geçebilmek amacıyla 1 yıl kadar beklediği, İran dan Suriye’ye geçemeyince 2016 yılı Ocak ayında bir grup Afgan, Uygur ve Çeçen uyruklu şahısla birlikte illegal yollardan Türkiye’ye giriş yaparak Van iline gelmiş, buradan da ailesi ile birlikte İstanbul ili Bayrampaşa otogarına gelmiştir” denildi.

Şüpheli Masharipov’un yakalandığı evde ele geçirilen tablette Ebu Cihad kod isimli DEAŞ terör örgütü mensubu tarafından gönderilen ses kaydının deşifresinin yer aldığı iddianamede, “Ses kaydı çözümlerinde eylem sonrası şüpheli Abdulkadir Masharipov’un ailesine DEAŞ terör örgütünün sahip çıkacağı, bu konuda bir endişesi olmaması gerektiği, eylemden önce kendisi gibi başka bir eylem yapacak bir kardeşi ile de görüşeceğine dair Ebu Cihad ın sesli anlatımlarının bulunduğu tespit edilmiştir” ifadeleri kullanıldı.