Güncelleme Tarihi:
Raportör Can’ın Anayasa Mahkemesi’ne bugün sunduğu AKP hakkındaki kapatma davasına ilişkin görüşlerine yer verdiği raporunda, “siyasi partilerin Anayasaya uygunluğunu denetlerken bireylerin temel hak ve özgürlüklerine gösterilmesi gereken özenin siyasi partilere de gösterilmesi gerektiğini” belirttiği öğrenildi. Akşam saatlerinde Anayasa Mahkemesi üyelerine dağıtılan raporda Osman Can, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin siyasi partilerin kapatılması ile ilgili verdiği kararlara da atıfta bulundu. Röportör Can, demokratik ve hukuk sistemine dayalı ülkelerde bireylerin kullandığı oylarla seçilen kişilerin ancak yine bireylerin oyları ile iktidardan düşmelerinin öngörüldüğüne de dikkat çekti.
TSİP RAPORUNDA ÖZGÜRLÜKÇÜ YAKLAŞIM
Raportör Can, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında kapatma davası açılan Türkiye Sosyalist İşçi Partisi (TSİP) hakkında da hazırladığı görüşü Anayasa Mahkemesi’ne geçtiğimiz aylarda sunduğu öğrenildi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, TSİP hakkında F tipi cezaevlerine karşı yapılan eylemlere destek verdiği için temelli kapatılması talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne dava açmıştı. TSİP yöneticileri hakkında aynı zamanda ceza davaları açılmış ve mahkumiyet kararları çıkmıştı.
Anayasa Mahkemesi’ne TSİP hakkında açılan davaya ilişkin “kapatılmasın yönünde” görüş bildiren Can, F tipi cezaevlerine karşı yapılan eylemleri “demokratik hak” olduğuna ve bir siyasi partinin cezaevleri konusunda görüşünü dile getirmesinin parti kapatma nedeni sayılamayacağına dikkat çektiği de öğrenildi.
HAŞİM KILIÇ: "RAHAT BIRAKIN"
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, AKP hakkında açılan kapatma davasında raportörün raporunu hazırladığı belirterek, raporu üyelere dağıttığını bildirdi. Kılıç, Anayasa Mahkemesi'nden ayrılırken gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Raportör Osman Can'ın, AKP hakkında açılan kapatma davasıyla ilgili raporunu hazırladığını bildiren Kılıç, raporların bağlayıcı olmadığını, üyelerin çalışmalarını hızlandırıcı ve onlara yardım edici nitelikte belgeler olduğunu söyledi.
Kılıç, şunları kaydetti:
“O nedenle, arkadaşlarımız, üyelerimiz gerek Başsavcılığın, gerekse siyasi partinin savunmalarını yaptıktan sonra bu konudaki çalışmalarına derhal başladılar ve şu ana kadar çalışmalarını sürdürüyorlar.
Bu aşamada raportörümüzün raporu gelmiş durumdadır. Üyelerimize dağıttım. Bir kısım arkadaşımız burada olmadığı için dağıtamadık ama yarın sanıyorum onları da tamamlayacağız. Rapor şu anda arkadaşlarımıza ulaşmış durumda. Arkadaşlarımızın çalışma temposu ve biçimi önümüzdeki süreci tayin edecektir. Bu süreç içinde arkadaşlarla konuşacağız, uygun olan zamanda gündemi verip, müzakerelere gececeğiz.”
Anayasa Mahkemesi üyelerinin bundan sonra “gündem ne zamandı, rapor nasıldı, rapor ne şekilde yazıldı” şeklinde basın mensupları tarafından rahatsız edilmemesini isteyen Kılıç, “Lütfen mahkemeyi rahat bırakın ve bu süreci sağlıklı bir şekilde tamamlayalım” dedi.
Kılıç, bir gazetecinin, “gündem belirlenirken üyelerin de görüşünü alıp almayacağının” sorması üzerine, “Arkadaşlarımızla görüşeceğiz. Onlarla gerekli istişareyi yaptıktan sonra, uygun olan zamana gündemi vereceğim” dedi.
Haşim Kılıç, “Yüksek Askeri Şura toplantısının sonucu beklenecek mi?” sorusuna da, “Onlar bizi ilgilendirmiyor. Biz kendi programımıza, çalışma hızımıza göre kendi gündemimizi kendimiz belirleyeceğiz” yanıtını verdi.