Rahşan Ecevit: Bülent'in zindeliği Allah'ın işi

DSP Genel Başkan Yardımcısı Rahşan Ecevit, Oran'da "Çalışma bürosu" olarak kullanmak üzere satın aldıkları, ancak daha sonra kendi deyimiyle "Yaşadıkları evdeki kitap ve eşya kargaşasından" dolayı "Misafir odası"na dönüştürdükleri yeni evlerinde bir grup parlamento muhabirini kabul ederek 'politika dışı' sohbet etti.

Yeni evlerinin kitapları sığdırabilmek için yine yetersiz kaldığından yakınan Rahşan Ecevit, "Evimiz zaten çok sıkışıktı. Bütün eşyaların üzerine kitaplar, dosyalar koymak zorunda kalıyorduk. Misafir geldiğinde büyük sıkıntı çekiyorduk. Yeni bir eve ihtiyacımız vardı, ancak para biriktirebildik. Ama şimdi yeni bir ev daha almamız gerekiyor" dedi.

Rahşan Ecevit, bütün malvarlıklarının tapu kayıtlarının her ikisi üzerine olduğunu da belirterek, Medeni Yasa'da mal paylaşımı yönündeki düzenlemenin geçmiş evlilikleri kapsamamasına duyduğu tepkiyi, "Ayıp etmişler" sözleriyle dile getirdi.

ASLINDA ÇAY SEVMEM

Rahşan Ecevit, evleri hakkında ayak üstü bilgi verdikten sonra geleneksel çay ikramına başladı. Gazetecilerin çayın Ecevit'lerin hayatında çok önemli yeri olduğu yolundaki sözleri üzerine Rahşan Ecevit, "Size birşey söyleyeyim mi? Ben aslında çay sevmem" dedi.

Rahşan Ecevit, gazetecilerin hayretle karşıladığı bu sözlerinin ardından bir anısını aktarmaya başladı. Yıllar önce bir gazetede "Rahşan Ecevit eşini aldatıyor" başlığıyla bir haber çıktığını ifade eden Rahşan Ecevit, "Başlığı görünce büyük bir üzüntü yaşadım. Sonra haberi okudum ki, ben birine demişim ki (Ben çay sevmem. Tanıştığımızda gördüm ki Bülent günde 20-25 bardak çay içiyor, o kendisine çay koyduğunda ben de koyar üzerinden bir kaç yudum alırım). Bu doğru ama, (Aldatıyor) başlığı beni çok üzmüştü)" sözleriyle çayı sevmediğini anlattı. Ailesinde çay içme geleneği olmadığı için çay alışkanlığı edinmediğini belirten Rahşan Ecevit, "Hala çayı çok sevmem ama ayıptır söylemesi iyi yaparım" dedi.

SEVER AMA AZ İÇER

Daha sonra Başbakanlık'tan gelerek sohbetin son bölümüne katılan Başbakan Ecevit'e de hemen çay sunuldu. Ecevit çayını içerken gazeteciler Rahşan Ecevit'in, çay sevmediği yolundaki sözlerini aktardı. Rahşan Ecevit de kendisini üzen "Aldatıyor" haberini anlatmaya başladı. Başbakan Ecevit bütün bu sözlere karşın "Aslında sever ama az içer" dedi. Bunun üzerine bir gazetecinin "Rahşan Ecevit, sizi aldatmaya devam ediyor, o zaman" diye espri yapması gülüşmelere yol açtı.

SİYASET KONUŞMAM

Gazetecilerin Hükümet'in durumu, ortaklarla ilişkiler, parti içi sorunlar yönündeki ısrarlı sorularını "Siyaset konuşmayacağım" diyerek yanıtsız bırakan Rahşan Ecevit, özel yaşamlarına ilişkin hiçbir soruyu ise yanıtsız bırakmadı. Rahşan Ecevit sadece siyasi partilerin oy durumlarına ilişkin kamuoyu yoklamalarına ilişkin bir soruyu "Anketlere inanmıyorum" diye yanıtladı.

Rahşan Ecevit, hayat pahalılığından yakınarak, "Siz elektrik, su,doğalgaz faturasını öderken ne hissediyorsunuz? Geçim sıkıntısı çekiyor musunuz" diye soran bir gazeteciye uzunca bir süre düşündükten sonra, "Gelmiş çare yok, ödenecek, diye düşünüyorum" karşılığını vermekle yetindi.

BÜLENT'E BALIK YEDİRMEDİM

Başbakan Ecevit'in son günlerde dikkat çekici bir biçimde formda göründüğünü ifade ederek, "Bunun sırrı ne?" diye sorulması üzerine Rahşan Ecevit, hiçbir sır olmadığını ifade ederek, "O da söyledi, ülke iyi olunca ben de iyi oluyorum, diye" karşılığını verdi.

Başbakan Ecevit'e balık yedirdiği için iyi göründüğü haberlerine şaşırdığını belirten Rahşan Ecevit, "Bülent'e iyi görünmesi için balık yedirmedim. Bu haberi okuyunca (Şimdi herkes balık yiyecek) diye düşündüm. İyi görünmesi Allah'ın işi..." dedi.

Bir gazetecinin Başbakan Ecevit'in TBMM'de özel yerler dışında sigara içilmesini önlemeye yönelik imza toplama girişimine imzasıyla destek vermediğini "Size şikayet ediyorum" sözleriyle ifade etmesiniRahşan Ecevit, "Sigara içenleri küstürmeyeyim diye imza atmamıştır" sözleriyle karşıladı. Rahşan Ecevit, Başbakan Ecevit'in artık günde sadece 2-3 sigara içtiğini, bu hakkını da ev dışında kullandığını sözlerine ekledi.

HER GÜNÜMÜZ YILDÖNÜMÜ GİBİ

Tamamen siyaset dışına taşan sohbette bir gazeteci Rahşan Ecevit'e yaklaşan "Sevgililer günü" için özel bir hazırlığı olup olmadığını sordu. Sevgililer Günü, Babalar Günü, evlilik yıldönümü gibi günlerde hiçbir kutlama yapmadıklarını belirten Rahşan Ecevit, "Bizim her günümüz yıldönümü gibi" diye konuştu.

Böyle bir ilişki yaşayabilmelerinde sanatçı kişiliklerinin etkisi olup olmadığı sorusuna ise Rahşan Ecevit, "Herkes kendi içine baktığında birşeyler görür, herkesin içinde bu duygular var. Bunlar iyi ifade edildiğinde de insan galiba iyi şair oluyor" dedi.

AF BAŞARISIZ DEĞİL

Rahşan Ecevit, şartlı salıvermeye ilişkin yasadan sonra eleştirilmenin ve bu eleştirilerin her suç işlenmesinden sonra yinelenmesinin kendisini üzüp üzmediği sorusuna "Üzülüyorum tabii ki..." karşılığını verdi. Eleştiriler üzerine aflarla ilgili bir kitap hazırladıklarını bildiren Rahşan Ecevit, "Cumhuriyet döneminde çıkartılan aflardan sonra ortalama beşte biri hep geri dönmüş. Ancak bu aftan sonra 23 bin kişi salıverildi, sadece 600 dolayında kişi yeniden suç işlemiş. Bu rakamlar da affın başarısız olmadığını gösteriyor" sözleriyle eleştirileri yanıtladı.

"Yeniden bir af çıkartılmasını ister misiniz?" sorusuna ise Rahşan Ecevit, "O kadar da sık olmaz herhalde" karşılığını verdi.

Affın simgesi haline gelen küçük kızla ilgili olarak da Rahşan Ecevit, "O niye öyle yazıldı bilmiyorum. O benim kızım değil, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün eşinin kızıydı" dedi.