Radyasyon bulutuna dikkat

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr.Osman Çerezci, elektromanyetik kirlilik ölçümlerine göre, bilgisayar sayısının fazla olduğu işyerlerinde çalışanların, yüksek risk altında olduğunu öne sürdü.

İşyerlerinin dizaynında, elektromanyetik kirliliğe karşı önlem alınmadığını ifade eden Çerezci, ''Özellikle borsa kuruluşları ve bilgi işlem merkezlerinde görevli olanlar, radyasyon bulutu altında çalışıyor'' dedi.

Çalışanların yanı sıra bu tür işyerlerine giden tüketicilerin de aynı tehlikeyi yaşadığına işaret eden Çerezci, şunları kaydetti:

''Enstitümüz tarafından başlatılan elektromanyetik kirlilik ölçümlerinde, özellikle borsa kuruluşlarında yüksek oranda kirlilik tespit ettik. Aslında, çok sayıda bilgisayarın kullanıldığı tüm işyerleri aynı riski taşıyor.''

Radyasyonun insan sağlığına verdiği zararın herkes tarafından bilindiğini, bu durumdan bilgisayarların da zarar gördüğünü belirten Çerezci, ''Bu tür işyerlerinde mutlaka radyasyondan arındırıcı önlemler alınmalıdır'' diye konuştu.

RADYASYONDAN ARINDIRMA ÇALIŞMASI

SAÜ'nün, ''radyasyondan arındırma'' çalışmasıyla Türkiye'de bir ilke imza attığını da anlatan Çerezci, şunları söyledi:

''Gelişmiş ülkelerde, radyasyona karşı önlemler alınmasına yıllar önce başlandı. Binaların yeniden dizayn edilmesi yerine, bilgi işlem merkezleri ve benzeri işyerleri yeleşim birimlerinin dışına taşınarak,kentleri radyasyondan arındırma yönüne gidiliyor.

Üniversitemiz, bu tür kuruluşlardan başvuru geldiği takdirde bu yönde çalışma yapmaktadır. Öncelikle, söz konusu işyerinde emisyon ölçümleri yapılmakta ve alınması gereken önlemler belirlenmektedir. Bilgisayarların yerleştirilmesinden, giriş ve çıkışlarının değiştirilmesine kadar tüm işlemler bilimsel metodlarla yapılmaktadır.''

YÜKSEK GERİLİM HATLARI

Elektromanyetik kirliliğin en önemli nedenlerinden birinin yüksek gerilim hatları olduğuna da değinen Çerezci, şöyle devam etti:

''Kentler, bilgisayarlarla çalışılan işyerlerinin yanı sıra yüksek gerilim hatları ve baz istasyonları nedeniyle de risk altındadır. Özelikle yüksek gerilim hatlarının insan sağlığına olumsuz etkisi ve kanser oluşturma riski, 1960'lı yıllarda başlatılan araştırmalar sonucunda kesinleşmiştir.

Bu bilinmesine rağmen, özellikle deprem bölgelerindeki yerleşim, daha ucuz ve arsaları boş bulunan alanlara kaymıştır. Böylece, büyük bir tehlike ortaya çıkmıştır. Belediyeler, yüksek gerilim hatlarının bulunduğu bölgeleri yerleşime kapamalıdır.''

(İzmit/aa)