Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile ABD arasındaki mutabakat çerçevesinde teröristlere verilen 5 günlük muhletin dolmasına saatler kala, Rusya’nın Soçi kentinde kritik bir görüşme gerçekleştirdi. Erdoğan Putin’le, baş başa görüşmelerinin ardından Devlet Başkanlığı Rezidansı’nda ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, geçen hafta trafik kazasında hayatını kaybeden Akkuyu Nükleer Santralı inşaatının 2 Rus çalışanı ile Krasnoyarsk’ta baraj inşaatında hayatını kaybeden 15 Rus vatandaşı için başsağlığı dileklerini iletti. Görüşmelerinde ana gündemin Suriye’deki gelişmeler olduğunu, ancak ikili ilişkileri de ele alma fırsatı bulduklarını belirten Erdoğan, “Ekonomi alanında milli paralarla ticaretin artırılmasına, buna yönelik anlaşmayı da bildiğiniz gibi kısa süre önce imzalamıştık. Bu anlaşmanın 100 milyar dolarlık ikili ticaret hedefimize ulaşma yolunda önemli bir adım olduğunu düşünüyoruz.” diye konuştu. Akkuyu Nükleer Güç Santralı ve TürkAkım projelerinde iki ülke işbirliğinin sürdüğünü, S-400’lerle ilgili de belirlenen takvim çerçevesinde teslimatların yapıldığını anlatan Erdoğan, “Önümüzdeki dönemde de ortak çıkarlarımız doğrultusunda bu gayretli çalışmalar kararlılıkla devam edecektir” dedi. Erdoğan şöyle devam etti:
CumhurbaşkanI Erdoğan’ın Putin’le görüşmesine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da katıldı.
iDLİB’DE NİSPİ SÜKUNET
“Beklentimiz, Anayasa Komitesi’nin Suriyelilerin meşru ve haklı beklentileri çerçevesinde gerçek ve kapsamlı bir siyasi değişiminin önünü açmasıdır. İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’ndeki durum da yaptığımız görüşmelerin gündemindeydi. Gelinen aşamada İdlib’de nispi bir sükunetin tesis edildiğini, saldırılarda bir azalma yaşandığını görmek memnuniyet vericidir. Bundan sonraki süreçte ana gayemiz, istikrar ortamını güçlendirmek ve kalıcı hale getirmektir. Türkiye olarak gerek Rus dostlarımızın endişelerinin giderilmesi gerekse sahada sükunetin muhafazası için var gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz. Bugün Sayın Başkan ile ağırlıklı olarak Barış Pınarı harekâtımız bağlamındaki son gelişmeleri ele aldık. Sayın Putin’e harekâtımız hakkında kapsamlı bilgi verdim. Daha önce ifade ettiğim gibi harekâtın ana gayesi bölgeden PKK/YPG terör örgütünün çıkartıp Suriyeli sığınmacıların geri dönüşünü sağlamaktır. Bu harekât, aynı zamanda bölücü terör tehdidini ortadan kaldırarak, Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve siyasi birliğini de garanti altına almaktadır. Bizim hiçbir zaman ülkenin toprağında, egemenliğinde gözümüz yoktur. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekâtları ile 4 bin kilometrekarelik alanı teröristlerden temizledik. Türkiye’nin güvenli hale getirdiği bölgeye 365 bin Suriyelinin gönüllü olarak geri döndü. Bir dönem terörle çatışmalarla anılan Suriye toprakları, Türkiye’nin çabaları neticesinde yıllar sonra yeniden huzura ve istikrara kavuştu. Bu modeli Suriye’nin kuzeyindeki diğer yerlere de teşmil etmek istiyoruz. Türkiye 350 bini Kürt, 3 milyon 650 bin Suriyeliye son 8.5 yıldır kucak açan bir ülke. Artık bu kardeşlerimizin vatan hasretini dindirecek adımları atmamız gerekiyor. Barış Pınarı harekâtının bir diğer önemli nedeni işte bunu temin etmektir. Bu süreçte, Rus dostlarımızla beraber çalışacak, gönüllü geri dönüşleri kolaylaştıracak projelere imza atacağız.
ORTAK MEKANİZMA
Sayın Putin’le terörle mücadele, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve siyasi birliğinin sağlanması ile mültecilerin geri dönüşü noktasında tarihi bir mutabakata imza attık. Bu muhtıraya göre, Türkiye ve Rusya Suriye topraklarında ayrılıkçı hiçbir gündeme izin vermeyecektir. 23 Ekim öğlen 12.00’den itibaren 150 saat içinde YPG’li teröristler ve silahları, 30 kilometrenin dışına çıkarılacak. Örgütün tahkimat ve mevzileri imha edilecektir. 150 saatin sonunda Barış Pınarı harekâtı alanı sınırlarının batısı ve doğusunda, 10 kilometre derinlikte Türk-Rus devriyeleri başlayacaktır. Tel Rıfat ve Münbiç’teki tüm YPG’li teröristler, silahlarıyla beraber bu bölgenin dışına çıkarılacaktır. Terörist sızmalara karşı her iki ülke gereken önlemleri alacak. Muhtıranın gözetimi ve koordinasyonu için ortak bir mekanizma kurulacaktır. Bugüne kadar olduğu gibi Türkiye ve Rusya Suriye krizinin siyasi çözüme kavuşturulması için çabalarını sürdürecektir.
YENİ BİR DÖNEMİ BAŞLATACAK
Değerli dostum Putin ile varmış olduğumuz bu mutabakatın Suriye’nin kalıcı istikrarı ve terörden arındırılması yolunda yeni bir dönemi başlatacağına inanıyorum. Muhtıranın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Suriye’nin komşusu ve Suriye halkının dostları olarak, bu ülkede barış, güvenlik ve istikrarın yeniden hakim olması için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Putin’e misafirperverliği için teşekkür ederiz.”
6.5 SAAT GÖRÜŞTÜLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin’in daveti üzerine Rusya’nın Karadeniz kenti Soçi’ye günübirlik çalışma ziyaretinde bulundu. Görüşme öncesi Erdoğan’ı bahçe kapısında karşılayan Putin, “Sayın Başkan ziyaretiniz vesilesiyle Soçi’de hava bile elverişli. Güneşli bir gün yaşıyoruz. Temaslarımızın da bu havada tamamlanacağını umuyorum” diye espri yaptı. Putin’in yazlık konukevi Baçarov Ruçey’de 13.30 sularında masaya oturan iki liderin görüşmeleri 6 saaten fazla sürdü. Bu sürenin sonunda 10 maddelik bir muhtıra açıklandı.
Hürriyet gazetesine konuşan Kremlin kaynakları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın toplantıya kırmızı kaplı bir dosya içinde belgeler ve harita getirdiğini belirterek “Ülke liderleri uzun süre görüştüler” dedi.
TÜRKİYE’NİN ÇABALARINI ANLAYIŞLA KARŞILIYORUZ
Rusya Lideri Putin ise basın toplantısında sözlerine Erdoğan’a ziyareti nedeniyle teşekkür ederek başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Türkiye’nin askeri harekâtının amaçlarıyla ilgili kendisine detaylı bilgi verdiğini kaydeden Putin, özetle şöyle konuştu:
“Türkiye’nin güvenliğini temin etme yönündeki çabalarını anlayışla karşılıyoruz. Fakat önemli olan, DEAŞ gibi terör örgütlerinin Türkiye’nin operasyonundan yararlanmaması.
Suriye’nin toprak bütünlüğü bizim ilkesel tutumumuz. Suriye ve Türkiye yönetimleri arasında diyalog kurulmadan çözüm bulunamaz. Bölgedeki barışı ve istikrarı, Türkler ve Suriyeliler birlikte sağlayacak. Karşılıklı saygı olmazsa bu mümkün olmayacak. Suriye yasadışı dış askeri varlıktan kurtulmalı. Suriye hükümetiyle Suriye’nin kuzeydoğusunda yaşayan Kürtler arasında da geniş bir diyalog başlatılması gerekiyor. Çok uluslu Suriye’nin halklarından olan Kürtlerin hakları ancak böyle temin edilebilir.
GÖÇMENLERİN DÖNÜŞÜ
Sahadaki durumun anayasa komitesinin çalışmasını engellememesi gerektiği kanaatindeyiz. Suriyeli mültecilerin ülkelerine dönmeleri hususunu da görüştük. BM’den göçmenlerin dönüşünü desteklemelerini bekliyoruz. Bu yapılırken herhangi bir ayrımcılık güdülmemeli.
Sadece Rus Rublesi ve Türk Lirası’nın daha aktif kullanımı değil, aynı zamanda Türkiye’deki Rus MIR kartlarının kullanımını ve Türk bankalarının, Rusya Merkez Bankası’nın mesaj iletim sistemine bağlanması ile ilgili de konuştuk. Bunun turizmin genişlemesine yönelik bir adım daha olduğuna inanıyorum.”
TERÖRİSTLER ÇEKİLECEK ORTAK DEVRİYE BAŞLAYACAK
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Rusya’nın Soçi kentindeki görüşmesinden, Suriye-Türkiye sınırının Suriye tarafı için ortak mutabakat metni çıktı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un ardından Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, mutabakat metnini okudu. Mutabakat maddeleri şunlar:
1-Her iki taraf Suriye’nin siyasi birliği ve toprak bütünlüğünün muhafazasına ve Türkiye’nin milli güvenliğinin korunmasına olan bağlılıklarını teyit ederler.
2- Terörizmin tüm şekil ve tezahürleriyle mücadele etme ve Suriye topraklarındaki ayrılıkçı gündemleri boşa çıkarma yönündeki kararlılıklarını vurgularlar.
ADANA ANLAŞMASI
3- Bu çerçevede, Tel Abyad ve Ras Al Ayn’ı içine alan 32 km derinliğindeki mevcut Barış Pınarı harekâtı alanındaki yerleşik statüko muhafaza edilecektir.
4-Her iki taraf Adana Anlaşması’nın önemini teyit eder. Rusya Federasyonu mevcut koşullarda Adana Anlaşması’nın uygulanmasını kolaylaştıracaktır.
5-23 Ekim 2019, öğlen saat 12.00’den itibaren, Rus askeri polisi ve Suriye sınır muhafızları, Barış Pınarı harekât alanının dışında kalan Türkiye-Suriye sınırının Suriye tarafına, YPG unsurları ve silahlarının Türkiye-Suriye sınırından itibaren 30 km’nin dışına çıkarılmasını temin etmek üzere girecektir. Bu işlem 150 saat içinde tamamlanacaktır. Aynı saat itibarıyla, mevcut Barış Pınarı harekât alanı sınırlarının batısı ve doğusunda 10 km derinlikte Kamışlı şehri hariç Türk-Rus ortak devriyeleri başlayacaktır. (Türkiye sınırı ile Kamışlı arasındaki bölge de ortak devriye kapsamında. Maddede belirtilen alan -Kamışlı hariç ama Kamışlı’nın üst bölgesi dahil- Irak sınırına kadar olan tüm bölgeyi kapsamakta.)
SİLAHLARIYLA ÇIKACAKLAR
6- Menbiç ve Tel Rıfat’tan bütün YPG unsurları silahlarıyla birlikte çıkarılacaktır.
7- Her iki taraf terörist unsurların sızmalarının önlenmesinin temini için gerekli tedbirleri alacaktır.
8- Mültecilerin güvenli ve gönüllü şekilde geri dönüşlerini kolaylaştırmak maksadıyla ortak çalışma yapılacaktır.
9- Bu muhtıranın uygulanmasını gözetmek ve koordine etmek amacıyla müşterek bir denetim ve doğrulama mekanizması ihdas edilecektir.
10- Taraflar Astana Mekanizması çerçevesinde Suriye ihtilafına kalıcı bir siyasi çözüm bulunması amacıyla çalışmalarını sürdürecek ve Anayasa Komitesi’nin faaliyetlerini destekleyecektir.