Güncelleme Tarihi:
Tarhan, “Planlamış, düğmeye basıyor, kendini patlatıyor. Bu nasıl oluyor? Bu bize çok soruluyor, insanın intihar psikolojisi altında da bu var. Aslında çok basit, aynı şeye aile içi şiddette de rastlıyoruz. Karısını, çocuğunu öldürüyor, kafasına sıkıyor kendini öldürüyor. Niye yapıyor bunları? İnsanın en önemli sermayesi canıdır. Bunu hangi psikolojik dinamikle yapıyor? Genellikle aile içi şiddette o kişinin iki kutsalı zedelenmiş oluyor. Biri namusu, diğeri onuru. 'Bu iki kutsalım yoksa ben yaşamasam daha iyi' diyor, 'yaşama sebebim ortadan kalktı' diyor. O kişi ufak bir kıvılcımla o kararı verebiliyor. Bu her gün artık rutin oldu gazetelerde de okuyorsunuz. Arka planında bu duygu var" dedi.
4 KARANLIK DUYGU
Tarhan, aynı şeyin canlı bombalar içinde geçerli olduğunu ifade ederek, “Ezilmiş ve aşağılanmış duygular içinde, Hizbullah'ın Lübnan'daki bölgesini ziyaret edenler şunu görürler; orada intihar bombacısı olanların resimleri asılmıştır. O resimlerin altında, ölene karşı yazılmış aşk şiirleri vardır. Onlar okurlar ve yüceltirler canlı bomba olan kişileri. Oraları hep ziyaret ettirirler. Devamlı o kişilere, aynı ortamda aynı şeyleri tekrar tekrar yaptırırlar ve yeni intihar bombacılarının otohipnoz olmasını sağlarlar. Bu şekilde canlı bombaya hazırlarlar. Sanıldığı gibi bunlar hasta değil, akıl hastası değil. Bu kişiler tamamen beyin yıkanmasıyla hipnotize edilmiş canlı bombalar. Annen, babam, yakınların bombada ölmüş. Öfke var, kin var, nefret, düşmanlık, buna karanlığın 4 atlısı deniyor. Bu 4 duygu bir insanda varsa, bu duygu ezilmişlik ve aşağılanmışlık duygusuyla birlikte olursa bir insan kendini patlatıyor. Çünkü bu karanlık, dehşet duygularla yaşanmaz. Onunla bir saat yaşamaktansa patlatıyor. İntihar edenlerde aynı şeyi söylüyor, 'ben 25 yaşındayım, mutlu değilim, bir şeyden zevk almıyorum, bir 10 sene daha yaşamaktansa hayat bitsin' diyor. İntiharın psikolojik dinamiği bu. Aynı şey bu kişilerde bir de ideoloji katılıyor" şeklinde konuştu.