Güncelleme Tarihi:
Emekli Büyükelçi Şefik Fenmen, protokol konusundaki tartışmalara açıklık getirdi. Fenmen, Paris eski Büyükelçisi Tanşuğ Bleda'yı eleştirerek, özel yemekte bira içmenin ya da sigaranın yadırganamayacağını söyledi.
ONUNCU Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in göreve başlamasından sonra kamuoyunda patlak veren ilk tartışma, yeni cumhurbaşkanının protokol kurallarını esnek yorumlayışı konusundaydı.
Sezer'in ant içme törenine frak giymeyip, koyu renk bir takım elbiseyle gelmesi, ardından 19 Mayıs törenlerinde cumhurbaşkanlarına tahsis edilen özel koltuk yerine normal bir koltuğa oturması kamuoyunda büyük merak uyandırdı.
Protokolün Türkiye'deki en önemli otoritesi kabul edilen emekli Büyükelçi Şefik Fenmen, protokolü Hürriyet’e anlattı. Fenmen, Paris eski Büyükelçisi Tanşuğ Bleda'yı Maskeli Balo adlı kitabındaki bazı ifadeleri nedeniyle eleştirdi. Büyükelçi Fenmen, bu konuda şunları söyledi:
‘Sayın ANAP Genel Başkanı, eski Başbakan ve Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'ın Fransa Başbakanı Juppe'nin özel bir yemeğinde sigara içmesi, yemek özel olduğu için yadırganamaz. Kendisinin şarap yerine bira istemiş olması da aynen öyle. Kaldı ki 1954-1958 yılları arasında Fransa Cumhurbaşkanlığı yapmış Coty'nin de tüm özel yemeklerde bira içtiğini Juppe de dahil tüm Fransızlar bilir.’
Batı'da protokol egemenliği esastır
Bir Türk diplomatı olarak Atatürk'ün ve İnönü'nün Cumhuriyet Devleti'nin saygınlığı yönünden protokole verdikleri önemi ayrıntıları ile inceledim. Mesleğimin her kademesinde özellikle on yıl ara ile iki defa bana verilen Protokol Genel Müdürlüğü görevimde ve ayrıca 16 yıla ulaşan büyükelçiliğim süresince geniş bilgi ve deneyim kazandım. Bu izlenimlerimi her zaman defterime yazarak çekmeceler dolusu notlar halinde sakladım ve gözden geçirdim.
Vardığım sonuç şu oldu: Londra'da Buckingham, Paris'te Elysee, Moskova'da Kremlin saraylarında, Washington'da Beyaz Saray'da ve ayrıca Danimarka, İsveç ve Norveç gibi devlet başı kraliyet olmakla birlikte ileri sosyaldemokrat rejimli ülkelerin başkentlerinde hem devletin hem de toplumun saygınlığını korumak amacı ile uygulanan yöntem devlet protokolünün kurallarının egemenliğine dayanmaktadır.
Sezer, Anıtkabir'e frakla gitmeliydi
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde yeni cumhurbaşkanının göreve başlaması ve tüm Cumhuriyet Bayramı törenlerinde kıyafetinin gündüz töreni frak-siyah yelek olması geleneksel olarak yerleşmiştir. Yeni cumhurbaşkanının TBMM’de Ant İçme Töreni’ni ifa etmek için bu kıyafette bulunması gerekir. Cumhurbaşkanı olmuş olan kişinin aynı kıyafetle Anıtkabir'e çelenk koyarak özel defteri imza etmesi bu tamamlayıcı törene verilen önemin kanıtıdır.
Protokolün duayeni
BÜYÜKELÇİ Şefik Fenmen, Türkiye'de protokolün duayeni kabul ediliyor. Fenmen, 1923'te İstanbul'da doğdu. Öğrenimini sırasıyla, Robert Kolej, Boğaziçi Lisesi ve Lozan Hukuk Fakültesi'nde tamamladı. 1947 yılında Dışişleri Bakanlığı'na giren Fenmen, merkez görevlerinde Ortadoğu ve Kültür Dairelerinde çalıştı ve Adnan Menderes'in Özel Kalem Müdürlüğü'nü yaptı. Büyükelçi olmadan önce Kahire, Paris, NATO, Lizbon, Karaçi ve Belgrad'da görev yaptı. Fenmen, ilk kez 1967 yılında Protokol Genel Müdürlüğü'ne getirildi. Bu görevi yurtdışına büyükelçi olarak gittiği 1971 yılına kadar sürdürdü. 1978 yılında merkeze döndüğünde yeniden Protokol Genel Müdürü oldu ve üç yıl bu görevde kaldı. Fenmen, Türkiye'yi Kopenhag, Şam, Oslo ve Stockholm'de büyükelçi olarak temsil etti. Şefik ve eşi Perihan Fenmen'in hobileri arasında klasik müzik, tenis, İznik çinileri ve Anadolu halı ve kilimleri yer alıyor. Fenmem, İstanbul Fenerbahçe'de oturuyor.
1968'de De Gaulle'e frak ve siyah yelek giydirdik
1968 yılında 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı da içeren ülkemizi ziyareti öncesinde protokol hazırlıklarını yürütürken biz Fransız tarafına frak ile siyah yelek giyileceğini bildirdik.
Fransa Cumhurbaşkanı De Gaulle ile beraber davet edilen Dışişleri Bakanı Debre, ziyaretten bir ay önce Birleşmiş Milletler'de rastladığı dönemin Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil'e neden frak ile siyah yelek önerdiğimi sormuş. Ankara'ya dönüşünde Çağlayangil beni çağırarak Fransız Dışişleri Bakanı'nın bu yöndeki sorusunu aktardı, bu düzenlemeyi neye dayandırdığımızı sordu. Bakanımıza ve onun tavsiyesi üzerine Fransa Büyükelçisi'ne verdiğim bilgide, Fransa Cumhurbaşkanı Paul Doumer'in 1935 yılında törenden dönerken, katledildiği zaman üzerinde frak ve siyah yelek bulunduğunu bir kanıt olarak sundum. Tartışma da böylelikle bitti.
Devlet protokolü Atatürk'ün emri
Atatürk ve onu takiben İnönü protokole büyük önem vermişlerdir. Türkiye Cumhuriyet'inde devlet protokolünün yükümlülüğü ve sorumluluğu, Atatürk'ün Reisicumhur ve İnönü'nün Başvekil olarak imzalarını taşıyan Ocak 1927 tarihli ve 4611 sayılı Bakanlar Kurulu kararnamesi ile Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürlüğü'ne verilmiştir. Bu itibarla devlet protokolünün uygulanması sorumluluğu dışişleri bakanı ile başbakan'a aittir. Son söz, cumhurbaşkanınındır.
Protokolde, esneklik itibarı zedeler
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Anayasamıza göre daima bir başı olacaktır ve bu mevki sembolik olarak aynen korunmalıdır.
Cumhurbaşkanlarının protokol kurallarına çağdaş veya kişisel esnek davranışlar getirmeleri, hangi sınırda durulacağı bilinemeyeceği için devletin itibarını sonuçta zedeleyebilir.
Protokol, devletin saygınlığı demektir
Protokol kuralları, tüm törenlerde her şeyin üstünde devletin saygınlığını korur. Bu kurallar, belirli dönemlerde, geleneksel olarak kıyafetleri de içermiştir.
Devletin en yüksek kıyafet şekli Fransa'dan örnek alınmıştır...
Gündüzleri: Frak-siyah yelek,
Akşamları ve geceleri: Frak-beyaz yelek olarak tespit edilmiştir.
Vazgeçilemez iki kural
Devlet törenleri tüm ayrıntıları ile bir bütündür. Bu bütünün vazgeçilmez iki unsuru da:
1-Kıyafet 2-Durulacak veya oturulacak mevkidir
Bu bakımlardan, devlet törenlerinde rengi ne olursa olsun Cumhurbaşkanı'na diğerlerinden farklı bir işaret ve koltuk tahsis edilmesi devletimizin itibarı gereğidir.
Ayrıca, Cumhurbaşkanı'nın tören mahalline gelişinde Protokol Genel Müdürü'nün mikrofonla tüm alana ulaşacak şekilde, ‘‘Sayın Cumhurbaşkanı’’ anonsu yapması gerekir. Bu anonsla herkesin ayağa kalkması sağlanır ve Cumhurbaşkanı da onları selamlar. Törenin başlama kuralı budur.