Güncelleme Tarihi:
Eylemi gerçekleştiren iki kişiden biri olan Norveçli aktivist Astrid Rem, konuya ilişkin Hürriyet’in sorularını yanıtladı.
Norveçli “Petrol Aramayı Durdurun” (Stopp oljeletinga) adlı çevre örgütü için çalışan Astrid Rem, son dönemde çevrecilerin neden sanat eserlerini hedef aldığına dair soruya şu yanıtı verdi: “Şiddet içermeyen sivil itaatsizlik eylemleri aslında dünya genelinde bir soruna dikkat çekmek için en etkili yöntem olarak biliniyor. Sanat eserlerini hedef alan eylemlerimiz elbette tepki çekiyor. Zaten bunu insanların alkışlaması için yapmıyoruz, onları rahatsız etmek için yapıyoruz.
‘ZARAR VERMİŞ GİBİ YAPIYORUZ’
İlk tepki olarak insanlar öfkeleniyor. Ancak öfke, güçlü ve dönüştürücü bir duygu. Kültürel bir mirasa zarar verirmiş gibi yapıyoruz, yani aslında zarar vermiyoruz. Dünkü (önceki gün) eylemde de tablonun dışındaki çerçeveye çok az bir yapıştırıcı bulaşması dışında bir şey olmadı. Ancak bakın, bugün Türkiye’den bir gazeteci ile iklim sorununu konuşabiliyoruz. İnsanlar başta şoke oluyorlar. İlk birkaç gün eylemcilere karşı nefret duygusu ağır bassa da daha sonra insanlar esas meseleyi konuşup, tartışıyor. Esas amacımız, iklim değişikliği konusunda bir farkındalık ve siyasi bir baskı yaratmak. İklim krizi konusunda vakit kaybedilmeden, acilen bir şeyler yapılmalı. Bu konuda tüm dünyanın birleşmesi ve ortak hareket etmesi gerekiyor. İklim değişikliği sonucu gerçekleşen seller ve yangınlar, birçok müzeyi ve sanat eserini toptan yok edecek. İnsanlar biz böyle eylemler yapınca sinirleniyor, oysa ki devletler iklim değişikliğine karşı acil bir adım atmazsa çok daha büyük felaketler yaşanacak.”