Profesyonelliğe giriş rehberi

İcat edildiği 1900’lerde “anı donduran alet” olarak tanınan fotoğraf makineleri, son 10 yıl içinde başka her şey gibi çok hızlı gelişti. Polaroid tarih oldu, filmli makine kullananların sayısı epey azaldı. Markalar, karışık ayarlarla uğraşmanıza lüzum bırakmayan mucize cihazlar çıkarmaya başladı. Yüksek çözünürlüklü, ışığını kendi ayarlayan, el titremesinin sorun yaratmayacağı, kullanımı kolay makineler var artık. Ancak, bu kez yeni bir sorun var: Raflarda yer alan ve birbirinin aynı görünen onlarca makine arasında tercih yapmak!

FOTOĞRAF-VİDEO BİR CİHAZDA

Yarı profesyonel makinelerin hepsi, netlik sorununu halledecek yüksek çözünürlük özelliğine sahip. Çekim sırasında titreşimi engellediği için kaymış görüntüler de tarih oluyor. Bazı modellerin ekranları dönebiliyor. Böylece farklı açılardan çok daha rahat şekilde çekim yapabiliyorsunuz. Bununla birlikte, fotoğraf makinelerindeki en büyük yenilik HD video çekme imkanı. Yeni modellerdeki bu özellik sayesinde hem fotoğraf makinesi, hem de video kamera sahibi olmanıza gerek kalmıyor. Fotoğraf çeker gibi, kısa film çekebiliyorsunuz.Fiyatlara bakınca, benzer özelliklerdeki tüm yarı profesyonel fotoğraf makineleri 1000 liradan başlıyor. Video özelliği olanlarda, bu rakam artıyor. Bu arada uzmanların “her makinede en az bir iddialı özellik olabileceği” uyarısını da unutmayarak seçim yapmak hiç kolay değil...

ÇANTAYI NASIL SEÇECEKSİNİZ

Gereken ücreti ödeyip fotoğraf makinenize kavuşmak ne yazık ki işin sadece başlangıcı. Hemen fotoğraf çekmeye başlayamıyorsunuz çünkü önce hafıza kartını almanız gerekiyor. İyi haber; artık hafıza kartları her yerde standartlaştı. Markaya özel hafıza kartı kullanmak zorunda değilsiniz. Fiyatlar, hafızanın büyüklüğüne göre değişiyor. 2 bin fotoğraf sığdırabileceğiniz 8 GB’lik bir hafıza kartının fiyatı yaklaşık 50 lira. Yetmez, daha fazla derseniz, 32 GB’lik kartlar 150 liraya kadar çıkıyor. Hafıza kartını da aldıktan sonra sıra çantaya geliyor. Fotoğraf makinenizi korumak için çok sayıda değişik model var. Uzmanlar, uzun süre ağır yük taşımamak adına iki omuzlu çantaları öneriyor. Bol cepli, fonskiyonel sırta asılan fotoğraf çantalarının fiyatı 150-200 lira arasında. Bununla birlikte, omuza asılan modeller de kol hizasında olduğundan makineye ulaşmada kolaylık sağlıyor. Bu modeller makineyi, iki-üç objektifi, birkaç filtre ve bakım setini alabiliyor. Fiyatları, sırt çantalarından bir nebze daha düşük: 100-150 lira arası.

FİYATLAR UZMANLIKLA DOĞRU ORANTILI ARTIYOR

İhtiyaçlar zamanla, tercihe göre değişiyor. Uzmanlaştıkça seçenekler de, fiyatlar da artıyor. Örneğin basit 50 milimetre objektifler 279 lirayken, daha uzağı çekmek için gereken, profesyonel 300 milimetrelerin fiyatı 3 bin liraya kadar çıkıyor. İlave flaş isterseniz, en az 500 lirayı gözden çıkarıyorsunuz. Baktınız işler iyi gidiyor, bir tripod (ayaklık) almaya karar verdiniz; 50 liradan 244 liraya kadar farklı seçenekler var. Filtreler, temizleme setleri, koruyucu filmler de cabası...

YA ÇEKİM SONRASI?

Uygun makineyi aldınız, çekimleri yaptınız. Ya sonra? Çekilen fotoğrafların bilgisayarda hapis kalmaması gerek. Sergileme için ilk akla gelen, dijital çerçeveler. Çözünürlüğü, ekran boyu ve tasarımına göre pek çok çeşit var. Örneğin, Canyon marka 1.5 inç ekranlı, 16 bit’lik sempatik dijital çerçeveler 20 lira. Daha iyi kalitede 7 inç ekranlı, 512 MB bellekli Kodak’lar 139 lira. Fiyatı 89 lira olan Laxon’ların pembe, siyah ve beyaz olmak üzere üç renk seçeneği bulunuyor. Kırmızı ve siyah renklerde, değişik desenli, şık tasarımlı Sony dijital çerçevelerin fiyatıysa 299 lira. Dijital çerçevelerin slayt, saat, alarm gibi özellikleri bulunuyor. Eve veya ofise hareket katıyor.

EVDE ALBÜMLERE YER VARSA

Fotoğrafları canlı tutmanın bir diğer yolu da eski usül basım. Eğer etrafta yüzlerce albüm yoksa veya fotoğrafı elinize almadan rahat edemiyorsanız size güzel bir haberimiz var. Artık fotoğraf basmak için araya bırakın fotoğrafçıyı, bilgisayarınızı bile koymanıza gerek yok. Örneğin HP Photosmart yazıcılarda, hafıza kartınızı yazıcıya yerleştirmeniz yetiyor. Fiyatı biraz pahalı: 199 lira. Polaroid Pogo yazıcılar da kolay kullanımıyla dikkat çeken ürünler arasında. Yaklaşık 60 saniyede , USB üzerinden fotoğraf makinenizden doğrudan baskı yapabiliyor. Fiyatı, HP’den daha ucuz; 120 lira. Yazıcı alırken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, ‘laser’ olması. Yoksa kartuş maliyeti hem fotoğraf makinenizi hem de yazıcının maliyetini sollayabilir.

FOTOĞRAF KİTAPLIĞI

Fotoğraf makinenizle sahaya çıkmadan önce uzmanlardan tüyolar almak işinizi kolaylaştıracaktır. Bazı uzmanlar makinenin kullanma kılavuzun okumanın bile yeterli olacağını söylese de şu kitapların sayfalarını çevirmek faydalı olabilir: Scott Kelby’nin üç ciltlik “Dijital fotoğrafçının el kitabı”, Sabit Kalfagil’in “Fotoğrafın yapısal öğeleri ve fotoğraf sanatında kompozisyon”, John Berger’in “Görme Biçimleri”, Roland Barthes’ten “Kuram”. Ayrıca ilham almak için fotoğrafın duayeni Ara Güler, Ansel Adams, Eugene Atget, Josef Koudelka’nın fotoğraflarına bakabilirsiniz.

BİRAZ YARDIM İÇİN...

Tek başına öğrenmek istemeyip, biraz yardım almak isteyenler içinse fotoğrafçı Muammer Yanmaz’ın 40 Haramiler adındaki temel fotoğraf atölyesini önerebiliriz. Sekiz haftalık kursun ardından bin kişiyi aşan 40 Haramiler Fotoğraf Grubu’yla çeşitli turlara katılabiliyorsunuz. www.40haramiler.com

İĞNE DELİĞİNDEN BAŞLAYAN MACERA

Yunanca ışık (foto) ve çizim (graf) kelimelerinin birleşiminden oluşan “fotoğraf” kelimesi ilk defa Sör John Herschel tarafından 1839’da Londra’da bir seminer sırasında kullanıldı. Oysa aslında fotoğrafın tarihi M.Ö. 4. yüzyıla kadar dayanıyor. Aristotle ve Euklid, güneş ışınlarından yararlanarak yazdıkları yazıları “iğne deliği yöntemi”yle kaydediyordu. Daha sonra 10. yüzyılda İbn-el Haytam “Optikler Kitabı”nda iğne deliği ne kadar küçük olursa, görüntü daha az ışık sayesinde o kadar belirgin olur diye yazarak “karanlık oda”nın ilk adımlarını attı. Aradan geçen yüzyıllar boyunca tekniklerle birlikte teknoloji de gelişti: 1826’da ilk kalıcı fotoğraf Fransız mucit Joseph Nicephore Niepce tarafından çekildi...

75 FARKLI MARKA

Çizimlere yardımcı olması için geliştirilen bu icat, o zamandan şimdiye inanılmaz bir değişim yaşadı. 1888’de Kodak’ın satışa sunduğu ilk fotoğraf makinesinden sonra siyah-beyazdan renkliye, kızıl ötesinden dijitale geçiş yaşandı. Şu anda tüm dünyada yaklaşık 75 farklı çeşit fotoğraf makinesi markası bulunuyor.

POLAROID EFSANESİ

Fotoğraf makinelerinin geçirdiği dönemler boyunca, kuşkusuz en unutulmazlardan biri Polaroid’ın piyasaları silip süpürdüğü zamandı. 1945’te Edwin Land’ın icat ettiği makine, içindeki küçük fotoğraf laboratuvarıyla bir dakikadan daha kısa bir sürede siyah beyaz fotoğraf baskı yapabiliyordu. 1963’te renkli fotoğraf çeken Polaroidler çıktı. 1980ler ve 1990larda altın açğını yaşadıktan sonra Polaroidler, dijital kameraların icadıyla ilgiyi kaybetti. Şubat 2008deyse firma tüm üretimleri durdırup, üç fabrikasını kapayacağını açıkladı. Üzüntü yaratan bu kararın üstünden yalnızca bir yıl sonraysa, klasik anında baskı yapan makineleri yeniden üreteceği haberi geldi.

NİKON D5000Çözünürlük: 12.3 MPISO değerleri: 200-3200 Video: Var LCD ekran: DöndürülebilirFiyatı: 1600

CANON EOS 550DÇözünürlük: 18 MPISO değerleri: 100-6400Video: VarLCD ekran: SabitFiyatı: 1350 lira

PENTAX K-XÇözünürlük: 12.4 MPISO değerleri:100-12800Video: VarLCD ekran: Sabit Fiyatı: 1400 lira

OLYMPOS E520Çözünürlük: 10 MPISO değerleri: 100-1600Video: YokLCD ekran: SabitFiyatı: 1600 lira

PANASONIX LUMIX