Sefa KAPLAN
Oluşturulma Tarihi: Kasım 20, 2011 00:00
Kocaeli Üniversitesi Etik Kurulu’nun Prof. Hamzaoğlu’na önce ‘kınama’ cezası vermiş, bunu da ‘iyi hal’den ‘uyarı’ya çevirmişti. Bunun üzerine Prof. Hamzaoğlu, Türk Tabipler Birliği’ne (TTB)başvurarak meselenin meslek etiği açısından incelenmesini istemişti. TTB Merkez Konseyi de, Prof. İoanna Kuçuradi, Prof. Betül Çotuksöken ve Prof. Harun Tepe’ye başvurarak meselenin etik ve akademik özgürlük açısından incelemesini istedi. Üç profesörün hazırladığı rapor önceki gün TTB Merkez Konseyi’ne ulaştı.
Van depremi örneği
Raporda, ‘Bu nitelikteki bulguları Prof. Onur Hamzaoğlu’nun ‘ilgililerle’ -ve bu ilgililer sadece önlem alacak kişiler değil, aynı zamanda o bölgede yaşayan insanlardır- paylaşması bir suç değil, görevi halk sağlığının korunmasında katkıda bulunmak olan bir bilim insanının yapması gerekendir” denildi. Kocaeli Üniversitesi Etik Kurulu’nun verdiği cezanın çok önceden sızdırılmasını da eleştiren raporda, Prof. Onur Hamzaoğlu’nun bu bilgileri paylaşmaması halinde görevini yerine getirmemiş olacağı, Van Depremi’nin gerisinde de böyle bir uyarı yokluğunun bulunduğu hatırlatıldı.
Tepkilerle karşılaştı
PROF. Hamzaoğlu, Dilovası’nda kanser vakalarının dünya ve Türkiye ortalamasının çok üstünde olduğunu ve 1995-2004 yılları arasındaki ölümlerin yüzde 32’sinin kanserden kaynaklandığını ortaya koymuştu. Hamzaoğlu’nun bu bilgileri ‘halk’la paylaşması hem Sağlık Bakanlığı hem de yerel yöneticiler tarafından tepkiyle karşılanmış, Prof. Hamzaoğlu, ‘yalancılık’ ve ‘şarlatanlık’la suçlanmıştı.