Prof. Ekman, yüzündeki 43 kası tek tek oynatıyor!

Güncelleme Tarihi:

Prof. Ekman, yüzündeki 43 kası tek tek oynatıyor
OluÅŸturulma Tarihi: Mart 24, 2005 00:00

Dünyanın bir numaralı yüz ifadeleri uzmanı profesöre göre, gerçek yüz ifadesini taklit etmek olanaksız. Hele hele korku, öfke veya mutluluk gibi ifadeleri taklit etmek çok zor. Bu konuda eÄŸitilmiÅŸ bir uzman, hangi ifadenin sahte, hangisinin gerçek olduÄŸunu anlayabilir.Gerçek bir gülüşü taklit etmeniz çok zordur. Dudaklarınızın köşesini yukarı kaldırarak yüzünüze "sırıtkan" bir ifade yerleÅŸtirebilirsiniz ve ayrıca bu ifadeyi güçlendirmek için göz kapaklarınızı da kısabilirsiniz. Ancak gerçekten eÄŸlenmiyorsanız, heyecanlı, rahatlamış veya mutlu deÄŸilseniz, büyük bir olasılıkla gerçeÄŸe benzer bir gülüşü oluÅŸturmak için yanaklarınızı yukarı doÄŸru, kaÅŸlarınız aÅŸağı doÄŸru çekememezsiniz. 10 kiÅŸiden ancak biri, dış "orbicularis oculi" denilen göz çukurları çevresindeki kasları bu kadar büyük bir hassasiyetle kontrol edebilir.Paul Ekman 40 yıldır insanların yüz ifadelerini inceliyor. San Francisco’daki Kaliforniya Ãœniversitesi’nde psikoloji profesörü olan Ekman, yüz ifadeleri konusunda dünya çapında bir uzman. Ayrıca Ekman yüz ifadesi taklidinde de usta. 10.000 ifadeyi katalog olarak kayıtlarına geçiren bilim adamı, yüzündeki 43 kası tek tek oynatmayı baÅŸarıyor. Háttá kulaklarını tek tek oynatabiliyor. Ekman, "Yüz ifadesi atletizmi konusunda bir Olimpiyat dalı olsaydı kesinlikle katılırdım" diyor.Ekman bu dalda altın madalyayı alamayacağına inansa da, geniÅŸ bir hayran kitlesine sahip olacağı kesin. Son yıllarda terör olayları tırmandıkça, Ekman ve meslektaÅŸları polis memurlarına, hakimlere, havaalanı güvenlik görevlilerine, FBI ve CIA ajanlarına süphelilerin yüz ifadelerini okuma dersleri veriyor. Åžu anda Amerikan Savunma Bakanlığı’nda uzman olarak çalışan bilim adamı, görevlilere, video bantlardaki yüz ifadelerini analiz etme ve tarama konusunda bir bilgisayar teknolojisinden nasıl yararlanabileceklerini gösteriyor.Evrensel yüz ifadeleriDarwin yüz ifadelerinin kültürden kültüre deÄŸiÅŸmeyeceÄŸine inanıyordu. Ancak 1950 yılından sonra sosyal bilimcilerin pek çoÄŸu bunun tam tersini düşünmeye baÅŸladı. Kimin haklı olduÄŸunu araÅŸtırmak için Ekman 1967 yılında Papua Yeni Gine’ye giderek Fore insanları ziyaret etti. Bu insanların özelliÄŸi, o güne dek sinema, televizyon, dergi veya çok sayıda yabancı ile karşılaÅŸmamış olmalarıydı. Ekman bu insanlara, yüzlerinde farklı ifadeler taşıyan insanların fotoÄŸraflarını gösterince, bunları Batılıların deÄŸerlendirdikleri gibi yorumladıklarını gördü. Sözgelimi yerli halkın pek çoÄŸu üzgün yüzün sahibinin, çocuÄŸunun ölüp ölmediÄŸini sordular.Bu tarihten sonra diÄŸer bilim adamlarının yaptığı benzer çalışmalar, dünyanın dört bir yanında yüz ifadelerinin kabaca 7 kategoriye girdiÄŸini ortaya çıkarttı:7 kategorik yüz ifadesiÃœZÃœNTÃœ: KaÅŸların iç köşeleri yukarı kalkarken göz kapakları sarkar. YoÄŸun üzüntü durumunda kaÅŸlar birbirine yaklaşır. Dudakların köşeleri aÅŸağı sarkar ve alt dudak yukarı ve ileriye doÄŸru uzar. ÅžAÅžKINLIK: Ãœst göz kapakları ve kaÅŸlar yukarı kalkar ve çene açılarak aÅŸağı düşer.ÖFKE: KaÅŸlar alçalıp birbirine yaklaşırken üst ve alt göz kapakları kısılır. YoÄŸun öfke üst göz kapaklarının kalkmasına yol açar. Çene ileri doÄŸru uzar, dudaklar sıkılır, alt dudak biraz ileri çıkar.KÜÇÜK GÖRME/AÅžAÄžILAMA: Yüzün yalnızca bir yanını kapsayan tek ifadedir. Ãœst dudağın yarısı yukarı doÄŸru kalkarak sıkıca kapanır.NEFRET: Burunda kırışıklıklar oluÅŸur ve üst dudak yukarı kalkarken alt dudak ileri doÄŸru çıkar.KORKU: Gözler açılır ve üst göz kapağı kalkar -ÅŸaÅŸkınlukta olduÄŸu gibi- fakat kaÅŸlar birbirine yaklaşır. Dudaklar yatay olarak gerilir.MUTLULUK: Gülümsemede dudakların köşeleri yukarı kalkar. Göz kapakları kısılırken, yanaklar yükselir ve kaÅŸların dış köşeleri aÅŸağı iner.DiÄŸer ifadelerYüzün bu yukarıdaki 7 duygudan baÅŸka ifadeleri de takınıp takınmayacağı tartışılır. Memnuniyet, heyecanlanma, övünme, rahatlama, suçluluk ve utanç gibi spesifik ifadelerin de olabileceÄŸine dikkat çeken Ekman, ancak bunların ÅŸekillerini daha çizemediÄŸini belirtiyor. Her ifadenin iç unsurları deÄŸiÅŸik yoÄŸunluklarda ortaya çıkabilir veya tümüyle eksik olabilir. Orta dereceli bir ÅŸaÅŸkınlık, yalnızca gözlerle ifade edilebilir ve dudakta en ufak bir hareketlilik izlenmeyebilir. Duygular genellikle spesifik bir ifadeye yol açarlar ancak bu konuda yapılan incelemeler bu sürecin tersine de iÅŸleyebildiÄŸini gösteriyor. EÄŸer yüzünüze üzgün veya öfkeli bir ifade oturtmaya uÄŸraşırsanız, vücudunuzun geride kalan kısımları da reaksiyon verir ve istem dışı olarak bu duyguları duymaya baÅŸlarsınız. Öfkeli bir görüntü, kalbinizin daha hızlı atmasına, kan damarlarınızın geniÅŸlemsine, cildinizin kızarmasına neden olabilir. Korku dolu bir ifade ise ellerinizin soÄŸumasına ve terlemesine, tüylerinizin dikelmesine yol açabilir. Nefret içeren bir ifade ise midenizi bulandırabilir.İçsel tepkilerBu içsel tepkiler bir tam dakikada veya daha uzun sürebilir Äžyani ifadelerin kendisinden daha uzun sürer. Ä°fadeler aslında iki veya üç saniyeden daha uzun sürmez. Ä°nsanlar duygularını gizlemeye çalıştıkları zaman, duygular saniyenin onbeÅŸte biri veya yirmide biri kadar kısa süre içinde yanıp söner. Bu da baÅŸkalarının fark etmesi için yeterli bir süredir. Bundan sonra, insanlar bu "mikro ifadeleri" yüzlerinden silerler. Ancak duyguların izini sesten silmek daha zordur. Ä°ÅŸte bu nedenle Ekman polise şüpheliyi sürekli olarak konuÅŸturmasını öneriyor.Ekmen bir hafta süren derslerinde yasa uygulayıcılara yalnızca ifadeleri analiz etme yeteneÄŸini deÄŸil, sesleri, jestleri yorumlayabilmelerini, soru sorma ve iliÅŸki kurabilme yöntemlerini de gösteriyor. Öğrencilerine temel duyguları nasıl tanıyabileceklerini ve genellikle yalan söyleme belirtileri olan asimetrileri nasıl yakalabileceklerini Ğçarpık bir gülüş veya yarı kapalı gözler- de öğretiyor. Yalanı baÅŸta yakalamak önemliBu teknik şüphelinin ilk kez yalan söylediÄŸi durumlarda çok iÅŸe yarıyor. "Bir yalanı ne kadar sık söylerseniz, doÄŸruluÄŸuna da o kadar çok inanırsınız" diye konuÅŸan Ekman, "Ä°ÅŸte bu nedenle polisin ilk görüşmede şüphelinin yalanını yakalaması önemlidir. Ä°ÅŸ mahkemeye gittiÄŸi zaman, yalan çok sayıda provadan geçmiÅŸ ve saÄŸlamlaÅŸmıştır" diyor.Bir insan yüz ifadelerindeki ipuçlarını okuma konusunda ne kadar yetenekli olursa olsun, yalanı yakalamak doÄŸruyu tespit etmekten daha kolaydır. Ve bazı yalanlar daha kolay yakalanır. Kibarlık olsun diye dile getirilen bir yalan Äževsahibine yemeÄŸin ne kadar lezzetli olduÄŸunu söylemek veya bir arkadaşınıza giysisinin ne kadar yakıştığını söylemek gibi- , duygu yüklü bir yalanı tespit etmekten daha zordur. Sözgelimi bir insan idam konusundaki fikirlerini dile getirirken gerçek duygularını gizlemekte zorlanır. Yasadışı bir eyleme karışıp karışmamak gibi yüksek risk taşıyan yalanlar benzer ÅŸekilde gizlenmesi zor yalanlardır.100 bin yüz okunacakAlmerikan Savunma Bakanlığının Ekman’ın desteÄŸi ile geliÅŸtirmeye çalıştığı bilgisayar programı 10.00 yüz hareketini okuyabilecek kapasitede olacak. Sistemin bir iki yıl içinde tamamlanması planlanıyor, ancak baÅŸarılı olsa dahi, Ekman yüz ifadelerini tanımada her zaman insanın daha becerikli olabileceÄŸine inanıyor. "Ä°nsanların beyinlerinde çok geliÅŸmiÅŸ bir bilgisayar bulunuyor" diye konuÅŸan Ekman, "Yeterli bir eÄŸitimle insanlar son derece büyük bir hızla karmaşık deÄŸerlendirmeler yapabilir. Ayrıca şüpheli, video görüntüsünün alınmasını beklerken söyleyeceÄŸi yalanı daha inanılır kılacak zamana kavuÅŸur" diyor.Ekman’ın eÄŸitim programlarında, polis ve güvenlik yetkilileri mikro ifadeleri tanımayı bir saat içinde öğreniyor. Ancak bazı öğrencilerin diÄŸerlerinden bu konuda daha yetenekli olduÄŸu izleniyor. Amerikan Gizli Servis elemanları ortalamanın üzerinde bir performans sergiliyor. Bunların üçte biri, yalan söyleyen bir yüzü, doÄŸruyu söyleyenden yüzde 80 doÄŸruluk payı ile ayırt edebiliyor. Psikologlar, polis memurları, CIA ve FBI ajanları, avukatlar ve üniversite öğrencileri ortalamanın biraz yukarısındalar.Tüm resmi gören sihirbazlarEkman’ın meslektaşı Maureen O’Sullivan, az sayıda insanın yalanı yakalamakta yüzde yüz baÅŸarılı olabildiÄŸini söylüyor. Son 10 yılda sınadığı 13.000 insanın içinden 31 tanesini, sihirbaz olarak deÄŸerlendiriyor. Sihirbazlar, yalnızca ifadeleri deÄŸil, tüm resmi anında görebiliyor. "Bazı insanlar yalan söylerken yüzlerindeki ifade deÄŸiÅŸmez" diye konuÅŸan O’Sullivan, "Sihirbazlar olaÄŸanüstü zeki olmakla birlikte bu yeteneklerini eÄŸitim ile iyice bilemeyi baÅŸarıyorlar. Temel bir yetenek gerekli ancak bu yeteneÄŸi geliÅŸtirmek için motivasyon da gerekli" diyor. Polis memurlarının çoÄŸu yalanı yakalamakta bu kadar becerikli olmasalar da, O’Sullivan’ın ekibinde olaÄŸanüstü algılama gücüne sahip polisler, avukatlar, terapistler yer alıyor. Bunlar, doÄŸal yeteneklerini normalin üzerinde çıkartmayı baÅŸaran kiÅŸiler.Discover Ocak 2005 sayısından derlediÄŸimiz habere göre, Ekman’ın bir sonraki hedefi daha spesifik öfke ifadelerini tanımak. Sözgelimi saldırganlığı huysuzluktan ayıran gizli yüz ifadeleri var mı? Yasa uygulayıcılar bu yanıtı büyük bir merakla bekliyorlar. Böylece olası bir saldırıyı önceden tespit etme olanağına kavuÅŸacaklar. EÄŸer böyle bir ifade varsa Ekman bu buluÅŸunu büyük bir olasılıkla herkese açıklamayacak. Yoksa suçlular emellerini gizlemenin yeni yollarını bulabilirler. Yedi kategorik yüz ifadesi:ÃœZÃœNTÃœ: KaÅŸların iç köşeleri yukarı kalkarken göz kapakları sarkar. YoÄŸun üzüntü durumunda kaÅŸlar birbirine yaklaşır. Dudakların köşeleri aÅŸağı sarkar ve alt dudak yukarı ve ileriye doÄŸru uzar. ÅžAÅžKINLIK: Ãœst göz kapakları ve kaÅŸlar yukarı kalkar ve çene açılarak aÅŸağı düşer.ÖFKE: KaÅŸlar alçalıp birbirine yaklaşırken üst ve alt göz kapakları kısılır. YoÄŸun öfke üst göz kapaklarının kalkmasına yol açar. Çene ileri doÄŸru uzar, dudaklar sıkılır, alt dudak biraz ileri çıkar.KÜÇÜK GÖRME/ AÅžAÄžILAMA: Yüzün yalnızca bir yanını kapsayan tek ifadedir. Ãœst dudağın yarısı yukarı doÄŸru kalkarak sıkıca kapanır.NEFRET: Burunda kırışıklıklar oluÅŸur ve üst dudak yukarı kalkarken alt dudak ileri doÄŸru çıkar.KORKU: Gözler açılır ve üst göz kapağı kalkar -ÅŸaÅŸkınlukta olduÄŸu gibi- fakat kaÅŸlar birbirine yaklaşır. Dudaklar yatay olarak gerilir.MUTLULUK: Gülümsemede dudakların köşeleri yukarı kalkar. Göz kapakları kısılırken, yanaklar yükselir ve kaÅŸların dış köşeleri aÅŸağı iner.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!