Pompalıyla ev bastılar

Merkeze 10 kilometre uzaklıktaki 80 haneli Gelirli Köyü’nde muhtarlık seçimlerinde başlayan husumet, önceki gün arazi kavgasına dönüştü. Bir hafta önce gençler arasında başlayan kavgaya aileler de karıştı. Geçen Cumartesi günü ot biçmek için tarlaya giden Kök ailesinin akrabaları Muhittin Yaramaz ve oğlu Barış Yaramaz ile Yıldız Alp ve iki oğlu arasında taşlı- sopalı kavga çıktı. Kavganın köyde duyulması üzerine her iki aile fertleri köyün girişinde karşılaştı. Tartışma kısa sürede taş, sopa, dirgen, bıçak ve silahların kullanıldığı kavgaya dönüştü. Jandarmanın müdahalesiyle güçlükle yatıştırılan meydan kavgasında Kök Ailesi'nden 9, Alp ailesinden de 6 kişi yaralandı. Kars Devlet Hastanesi’nde ayakta tedavi edilen Kök Ailesi'nden yaralı 9, Alp Ailesi'nden de 2 kişi çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Yaralı 3 kişi ayakta tedavi edildikten sonra taburcu edilirken, Devlet Hastanesi’nde tedavi gören 1 kişinin sağlık durumunun ağır olduğu belirtildi.

OTLARI ATEŞE VERİP YÜZLERCE MERMİ SIKTILAR
İki aile arasındaki olaylar, dün gece yarısı yeniden alevlendi. İddiaya göre, Alp Ailesi'nden yaklaşık 20 kişi dün saat 23.30 sıralarında 8 kişinin bulunduğu Enver Kök’ün evinin elektiriğini kesip, tabanca ve pompalı tüfeklerle kurşun yağmuruna tuttu. Ot ve buğday yığınlarını molotof kokteyli atarak ateşe veren saldırganlar, odalara ve bahçede bulunan traktör ile otomobile, yaklaşık 20 dakika boyunca yüzlerce kurşun sıkarak kaçtı.

Olayın ardından korku içinde dışarı çıkan Kök ailesinin fertleri yangın yerinde ve evin etrafında onlarca atılmamış molotof kokteyli buldu. Çıkan yangın, köye gelen Kars Belediyesi İtfaiye ekiplerinin müdahalesiyle söndürüldü. Ancak itfaiye ekiplerinin ayrılmasından sonra ot yığınlarında çıkan yangın yeniden başladı ve üzerinden 20 saat geçmesine karşın hala söndürülemedi. Sabah saatlerinde köye giden jandarma ekipleri olay yerinde incelemerde bulundu. Yüzlerce boş kovan ve molotof kokteyli bulan jandarma, gerginliğin arttığı köyde yeni bir olay yaşanmaması için geniş güvenlik önlemi aldı.

MARDİN KATLİAMİ GİBİ
Enver Kök’ün evi önünde toplanan aile fertleri, dün gece yaşadıkları olayın şokunu aradan saatler geçmesine rağmen üzerlerinden atamadı. Saldırıda camları kırılan evin duvarları ve tavanları ile otomobil ve traktördeki mermi izleri olayın boyutunu gözler önüne serdi. Kök Ailesi'nin yaşadığı saldırıda yine en çok etkilenenler çocuklar oldu. Saldırının yapıldığı evde bulunan 11 yaşındaki Sedef Kök, “Çok korktuk. Bu olayı hiçbir zaman unutamam. Silah seslerini duyunca ağlamaya başladım ve kardeşimle birbirimize sarıldık” dedi.

Evde misafir olarak bulunan Güler Karataş, yaşadıkları olayın vahşet olduğunu söyledi. Saldırı gecesi evde 8 kişinin bulunduğunu anlatan Karataş, “Yatıyorduk. Gece yarısı sesler geldi. Lambayı yakmaya çalıştık ama elektrik yoktu. Bir anda üzerimize mermi yağmaya başladı. Yere yattık. Polis ve jandarmayı aradık ama gelen olmadı. Camlar kırılıyordu, her taraftan alevler yükselmeye başladı. Çocuklar korkudan ölmek üzereydi. Şu anda bile can güvenliğimiz yok, korkuyoruz. Can kaybının olmaması mücize” diye konuştu.

Ev sahibi Enver Kök ise olayda 40 ton ot ve buğdaylarının yakıldığını ve evde büyük hasar meydana geldiğini söyledi. Alp Ailesi'nin Mardin katlimanına benzer bir saldırı düzenlemeye çalıştığını öne süren Enver Kök, “Gece yarısı sesler gelince dışarı çıkmaya çalıştım ama elektrikler kesilmişti. Evin dört bir tarafından ateş açmaya başladılar. Yaklaşık 20 dadika boyunca mermiler üzerimize yağdı. Yangın çıktı. Hayvanlarımızı kurşunladılar, traktör ve otomobilimi kurşunladılar. Bunlar insan olamaz” diye yaşadığı dehşet dolu dakikaları anlattı.

CAN GÜVENLİĞİMİZ YOK
Kök Ailesi'nin İstanbul’da yaşayan akrabaları Mustafa Yurtseven de, yaralı olan akrabalarının tutuklandığını belirterek, “Tedavi görmeleri gerekirken, cezaevine konuldular. Saldıran Alp Ailesi, akrabalarımız neden cezaevine konuldu. Can güvenliğimiz yok. Gideceğimiz bir mevki, makam bulamadık. Başvurduğumuz her yerden eli boş döndük. Bugün vali yardımcısıyla görüştük ve olaya el koymasını istedik. Jandarma köye geldikten sonra biz köye girebildik. Adalet Bakanlığı’nın olaya el koymasını istiyoruz. Köyümüze giremiyoruz. Ailemizin can güvenilği yok” dedi.