OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 28, 2001 00:00
Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, ilk röportajını Hürriyet'e yaptı, bugüne kadar cevapsız kalan tüm soruları yanıtladı. Erdoğan, AB'den, Kopenhag Kriterleri'ne, malvarlığından, özel yaşamına pek çok sırrını Hürriyet okurları ile paylaştı. İşte soru ve cevaplar...Gelelim şeriata. Şeriatın benim kafamdaki tarifi ve şeri kanınların ilahi kanunlarla yapılması, kişinin şeriatçı olmasından ayrı birşey mi? Bu anlamda soruyorum ben, yoksa kişilerin şeriatçılığı beni ilgilendirmiyor.- Ben dedim ki, bir defa dini esaslı bir devletten yana değilim. Ve hiç de olmadım dedim. Şimdi biz burada bir şeyi çok açık ve net söylüyoruz, her zaman da bunu söylüyoruz, Müslümanlığımın gereğini yaşadığım bir topluluk benim için ideal bir devlettir. Bana bunu şu anda Amerika'da, Avrupa'da gördüğüm kadarıyla Amerika'da veriyor, Avrupa'da veriyor, Türkiye'de de bunun verildiğine, verilmesine inanıyorum. Onun için de kişisel anlamda referansımın İslam olduğunu daha önce de söyledim. Ama politik anlamda referansımız Anayasa'mızdır ve demokratik ilkelerdir. İnsanlar mesela ben Sosyal Demokratım, komünistim derler. Ben liberal demokratım diyorum. Siz kendinize böyle bir tarif verebilir misiniz?- Ben demokratik düzenden yana, liberal açığım. Muhafazakar bir liberal anlayıştan yanayım. Şu andaki merkeze oturacak yapıda olan muhafazakar bir demokrat diyebilirsiniz.Muhafazakar değişimcileri kabul ediyor musunuz?- Fena bir tabir değil ama muhafazakar demokrat daha iyi olur.'Peki Müslüman demokrasi partisi size uyuyor mu?- Türkiye henüz buna oturmadı.Benim referansım İslam'dır dediniz. Bu tabir daha evvel de kullanıldı ve eleştirilere açık bir tabir oldu. Onu biraz açır mısınız?- Tabii ısrarla yine söylüyorum yani benim hukuksal ve siyasal bir referansım şu andaki açıklanmış olan bu programdır.KUCAKLANMA İHTİYACIAk Parti kimleri kucaklayacak?- Bütün samimiyetimle söyleyeyim size, inanın biz bu yola çıkarken arkadaşlarımız hep bunu tartıştık. Biz bütün ülkemizi kucaklamak zorundayız. Bütün ülkemizin şu anda böyle bir kucaklamaya ihtiyacı var. Yani bunu gittiğimiz her yerde görüyoruz. Çünkü ekonomideki sıkıntı, siyasi sıkıntı, hiç olmazsa sosyal yaşamda ben diyor artık bunu göreyim. Fakir ne diyor benimle bir tas suyu paylaşacak insan göreyim. Öbür taraftan sevgiye muhtaç olan bana bir gülümseyecek şefkat elini uzatacak birisini göreyim, bakın artık siyasiler halkın arasına giremiyor. Ama biz giriyoruz.Bir gayrimüslüm arkadaşım, sahip olduğumuz ibadet yerlerine en çok sahip çıkan kişi Recep Tayyip Erdoğan oldu, dedi.- Mesela bunlardan en başlıcası Darülaceze'dir. Darülacaze'de biliyorsunuz cami var, manastır var, havra var. Biz bunları restore etme kararı aldık. Onlar da bundan çok memnun oldular. Ondan sonra Kayışdağı'nda yeni yaptırdığımız Darülaceze'ye üç ibadethane yine yaptık. Aynı şekilde Ortaköy'deki Musevi mezarlığına dozerleri gönderdim düzenlemeyi yaptırdım. Cemaat lideriyle de irtibat kurdurdum arkadaşlara. Dediler ki biz yapıyoruz, peki dedim arkadaşlar yardımcı olsun size, düzenlesinler. Aynı şekilde Fransız Yetimhanesi var Şişli'de. Yani hiçbir zaman genel karakterine bizden hayır çıkmamıştır, hep yardımcı olmanın gayreti içersinde olduk. Çünkü benim ülkemin vatandaşı, benim ülkemde yaşıyor. Benim vatandaşım olan herkes buradaki haklardan istifade etmeye sahip. RANT VE YOLSUZLUKSon basın toplantınızda dediniz ki: Bizi oligarşi tarif edecekse biz onların yanında değiliz. Kim bunlar?- Bir defa oligarşi dediğimizde ne anlıyoruz biz. Oligarşi bir gruptur. Peki Türkiye'de bu grup hangi gruptur? Yolsuzluk ekonomisidir. Biz şu anda Türkiye'nin siyasetine şaibesi olmayan, güvenilir, seven ve sevilebilir bir yapıyı getirdiğimize göre yolsuzluk yapanlar bundan çekinir. Yani Türkiye'de rant ekonomisi var diyorsunuz.- Sadece rant değil, bir de yolsuzluk var. Bunlar mıdır oligarşi. Ağırlıklı olarak bunlar. Bunlar neden korkuyorlar?- Tabii onlar gidecek. Öbür tarafta yolsuzluklar gidecek. Yani biz ana vanaları bir defa teslim edeceğiz. Türkiye faaliyet dışı geliri yüzde 95'lere yükselmiş bir anlayışla bence hizmet eder olmaktan çıkmalıdır. O zaman biz ekonomimizde verimliliği artırırız. O zaman üretimimizi arttırırız. O zaman biz istihdamı halletmek imkanını yakalarız. Yanılmıyorsam Jacques Chirac, bir ülke ki o ülkede gece yatarken para kazananların sayısı büyük ölçüye varmışsa, o ülkede yok oluşu bekleyin diyor. Türkiye şu anda bu noktada.Çok mu paranız var? Sayın Rahmi
Koç da televizyonda 1 milyar dolardan bahsetti.- Çok net bir ifadeyle hamdolsun benim ÅŸu anda orta standartta idare edecek bir imkanım var. Ãœniversite yıllarından beri çalışıyorum. Çok iyi ÅŸartlarda çalıştığım kuruluÅŸlar oldu. 13-14 yıldır da kendi iÅŸimizi ÅŸu anda yürütüyoruz. 1 milyar dolarlık bir kaynağı var deniyor. Åžimdi böyle bir kaynağım benim olmuÅŸ olsa ben ülkenin Koç'u olurum.YENÄ° ÅžAFAK'LA ORTAKLIKBelki ticaret falan deÄŸil de belediyelerden aldığınız yüzdelerle yaptınız.- Åžimdi ona geleceÄŸim. Belediye baÅŸkanlığı yaptığım dönem içerisinde belediyenin tüm yatırımlarının toplamı 2.4 milyar dolardır. Åžimdi 2.3 milyar dolar yatırımı olan bir belediyeye siz 1 milyar dolar rüşvet verir miydiniz? Peki 2.4 milyar doların yüzde kaçını Albayrak'lar almıştır. Albayrak'ların aldığı rakamı da belediye geçenlerde açıkladı zaten. Bizim dönemden kendi dönemlerine kadar 100 milyon dolar civarında. Mesela metronun Albayrak'a verilmesi. Metro ihalesinin tamamı Albayrak'a verilmemiÅŸtir. Metro ihalesi aslında baÅŸka bir firmanın ortaklığında Fransız ÅŸirketine verilmiÅŸtir. O zaman Albayrak bu iÅŸin 20 milyon dolarlık kısmını Cengiz Ä°nÅŸaat'la birlikte almıştır.Yeni Åžafak Gazetesi ile ortak olduÄŸunuzu söylüyorlar.- Bunların hepsi alçakça, namussuzca, ÅŸerefsizce uydurulmuÅŸ olan yalanlardır. Bu kadar açık konuÅŸuyoruz. Varsa bir noktada bildiklerini, iddialarını ispatlarlar, ispatladıktan sonra da zaten bu millet Tayyip ErdoÄŸan'ın üzerine çarpı iÅŸaretini koyar ve siyasetten silinir. EÄŸer varsa ispatları zaten ben halka da bırakmam kendim çekilirim. Hukukta bir kaide var, iddia sahibi iddiasını ispatlamakla mükelleftir. EÄŸer bu iddiada bulunanlar iddialarını ispatlayamıyorlarsa bilsinler ki bunlar alçaktır, bunlar ÅŸerefsizdir. Bu atılmak istenen bir lekedir. Rahmi Bey'i de tuzaÄŸa düşürdüler.Ak Parti'de deÄŸirmenin suyu nereden geliyor?- DeÄŸirmenin suyu Ak Parti'ye gönül veren kiÅŸilerden geliyor. Afyon'da toplantı yaptık. Afyon'daki toplantımıza katılan arkadaÅŸlarımızın her biri kendi hesabını kendisi ödedi. Partimizin bütçesi oluÅŸtuktan sonra üç ayda bir, altı ayda bir de bizim mali iÅŸlerden sorumlu genel baÅŸkan yardımcılığı tüm gelir ve giderlerimizi kamuoyuna açıklayacak.Peki siz mal varlığınızı açıklamayı düşünüyor musunuz?- Ben yasada belirtildiÄŸi ÅŸekilde zaten 1 ay içinde onu oraya bildirmek durumundayım.Kamuoyuna açıklayacak mısınız?- Kamuoyuna ÅŸu anda açıklamayı düşünmüyorum. Oraya teslim edeceÄŸim. Ve arkadaÅŸlarımın, tüm kurucuların mal varlıklarını da aynı ÅŸekilde baÅŸkanlık olarak teslim alacağım. Ben ÅŸu anda onu düşünmüyorum. Çünkü bence ÅŸu anda birinci derecede ÅŸu 1 milyar dolar terbiyesizliklerini yapanların bir ÅŸeyler açıklamaları gerekir. Ä°kincisi bir de onların baskılarıyla mal varlığını açıklasın tuzağına girmem. Bana bunu bir defa soranların önce kendilerinin açıklaması gerekir. Alkollü içkiyi devlet deÄŸil, özel sektör verirAnayasamızın 58. Maddesi'nde diyor ki, gençliÄŸin korunması baÅŸlığı altındaki yerde, gerek alkol, gerek kötü alışkanlıklar vs. bunlardan menedici tedbirler alın diyor. Åžimdi burada gelip içen, fazla kaçıran birisi yolda bir kaza yaptığı zaman, oradaki suça yataklık etmiÅŸ insan durumuna geliniyor. Ben Ä°stanbul'da hiçbir özel sektöre ait olan bir yeri kapatmadım. Bugün Amerika'da, Finlandiya'da, Avrupa'nın deÄŸiÅŸik ülkelerinde hatta dünyanın bütününde diyebilirim, geri kalmış ülkeleri kastetmiyorum, alkollü içkileri devlet vermez, alkollü içkileri özel sektör verir. Hatta karar alır, üzerine bantı yapıştırır. Nedir: 'SaÄŸlığınıza zararlıdır.' Ama bizde alkollü içkiyi kim üretiyor, ağırlıklı olarak Tekel üretiyor. Ben ÅŸunu yaparım, Tekel'i süratle özelleÅŸtiririm. Ãœretmem. Bunu özel sektör üretsin. Ama üzerine de aynen 'SaÄŸlığınıza zararlıdır' der, takipleri orda olduÄŸu gibi burada da getiririm. GençliÄŸin korunması ile ilgili Anayasa'nın 58. Maddesi'ni kesinlikle uygularım. Yollarda alkol kuralını tam manasıyla uygularım.DERVÄ°Åž BAÅžARISIZ OLDUKemal Bey'in geldiÄŸi günden beri onun aleyhinde hiç konuÅŸmadım. Çünkü ülkem kazanacaktı. Sayın DerviÅŸ'in geldiÄŸi gün dolar Türkiye'de 680 bin liraydı. Ama bugün maalesef dolar bir buçuk milyon. Tabii bu DerviÅŸ'in baÅŸarılı bir grafik çizemediÄŸini gösteriyor. Beni güzel, parlak ÅŸeyler söylemesi ilgilendirmiyor, beni netice alması ilgilendiriyor. Sahada siz ne kadar güzel top çevirirseniz çevirin, golü kim atıyorsa neticeyi o alır. Ayrıca sayın DerviÅŸ'in toplumsal bir desteÄŸi var mı? SeçilmemiÅŸ insanın toplumsal desteÄŸi olamaz. Toplumsal desteÄŸi olamadığı için de Sayın DerviÅŸ'in o beklenen refleksi ortaya koyması bana göre mümkün deÄŸildir. Halbuki hükümet, güya iÅŸte biz bütün desteÄŸimizi veriyoruz, arkasındayız falan diyor ama bu sanaldır.Krizin nedeni yönetimArtık BaÅŸbakan yuhlanıyor, baÅŸbakan yardımcıları yuhlanıyor, acaba neden? Çünkü vatandaşın cebi boÅŸ, yiyecek bulamıyor, ürettiÄŸinin karşılığını alamıyor. Peki neden böyle? Çünkü o insan bu ülkedeki yönetime güvenmiyor. Bugün Türkiye'de siyasi krizin de, ekonomik krizin de, sosyal krizin de tek bir nedeni var. O da yönetimdir.Ecevit’i ziyaret edeceÄŸimEÄŸer randevu verirlerse BaÅŸbakan Ecevit'i ziyaret edeceÄŸim. Protokol ne ise o protokolün gereÄŸini yerine getireceÄŸiz. Daha sonra biz en üst düzeyden basını ziyaret edeceÄŸiz.AB'ye karşı deÄŸiliz‘‘10 sene önce ben AB'ye karşıydım. Bugün gerek Avrupa BirliÄŸi'ne mensup ülkelerin gerekse bizdeki temel hak ve özgürlüklerdeki sıkıntıların giderilmesinde noktasında Avrupa BirliÄŸi'ne girmekten yanayım, arkadaÅŸlarım da aynı ÅŸekilde düşünüyorlar. Ama karşılıklı menfaat esasına dayalı olarak.Kopenhag KriterleriGerek Kopenhag Kriterleri gerek Ä°nsan Hakları Evrensel Beyannamesi Helsinki ÅŸartı, bizim ÅŸu andaki mevcut programımızın çerçevesinin ÅŸablonunu oluÅŸturuyor. Bu evrensel noktadaki anlaÅŸmalar, ÅŸartnamelerle beraber hareket edeceÄŸiz. Etmek durumundayız.Hiç flörtüm olmadıDoÄŸrusu hiç flörtüm olmadı. Çünkü ben yatılı ve sadece öğrencisi erkek olan bir okulda okudum. Bizim dönemlerimiz hafta sonu eve gider, dönerdik.Türban kızımın tercihiKızlarımın ikisi de tesettürlü. Kendi tercihleriyle. Katiyen çocuklarıma herhangi bir zorlamam olmaz. Büyük kızımın yurt dışında okumasının nedeni buradaki okullarda başörtülü okunmaması. Türkiye'de başörtüsü sorunu olmamış olsaydı zannediyorum ki kızım gitmezdi.Ut çalmak isterdimGerçekten ut öğrenmeyi isterdim. Hatta bu eksikliÄŸimi gidermek için Bilal oÄŸlumu gönderdim ut öğrenmeye. Ondan sonra kızımı gönderdim. Udun yanında ben kanunu da çok severim. Çalabilmeyi isterdim. Bu fırsatları bulamadım.Â
button