Politik bir polisiye: Zavallı

Postacı Yayınevi tarafından yayımlanan kitap, meslek hayatını Türkiye’nin ‘arka sokakları’ndan insan portreleri yazarak ve hak haberciliği yaparak geçiren Soykan'ın üçüncü kitabı.

Soykan, haberlerinin bir bölümünü 'Tanrı Misafirleri Oteli' isimli kitabında öyküleştirdi. Hrant Dink cinayetiyle ilgili 'Sapan' isimli kitabı ise Demet Bilge ile birlikte yazdı.

Halen Posta gazetesinde editör olarak çalışan Soykan, ilk romanı olan 'Zavallı'da güncel siyasetle polisiyeyi harmanladı.

“Türkiye’de siyaset, polis eliyle bir devrim yaptı” diyen Timur Soykan, kitabında çıkarları için iktidarın yalanlarına boyun eğen insanların ‘sürprizler’le dolu macerasını anlatıyor.

"LAİKLERİN MEVZİLERİNİ KAYBETTİĞİ" GÜNÜMÜZDE GEÇİYOR

Kitap, 80 yıllık iktidar savaşının galibi laiklerin bütün mevzilerini kaybettiği, kazananların yeni bir devlet inşa ettiği zamanlarda, yani günümüzde geçiyor. Ülkede kartlar yeniden dağıtılırken yeni devletin en büyük güvencesi insanların zaafları. Çünkü insanlar güç karşısında boyun eğer, gerçeklere gözlerini yumar. Güç karşısında boyun eğmiş insanların çıkarlarıyla koca bir devlet dantel gibi örülür.�

YENİ EGEMENLER YENİ YALANLAR

Baş aktörlerimiz polis okulunda birlikte büyümüş iki genç komiser. Erdal kayıp bir genç kadını ararken Gürkan ülkeyi sarsan ‘derin devlet’ soruşturmasında görevli. Yola çıktıklarında ikisi de sadece gerçeğin peşinde.

Ama siyaset bütün kuralları değiştirmiş, gerçek kimsenin umurunda değil. Geçmiş iktidar yalanlar üzerine kuruluydu. Yeni egemenler yeni yalanlar üretiyor. Erdal adım adım yeni gerçeklere uyum sağlarken Gürkan öldürülüyor. O öldürülmese ‘zavallı kahramanımız’ için gerçek bu kadar zorunlu olmazdı.

Ölen kurtuldu. Hayatta kalan dostunun katilini bulmak için bütün ülkenin yalanıyla savaşmak zorunda.

Katil hangisi?

Eski ve var olmaya çalışan derin devlet mi?

Yoksa yenisi mi?

Belki de ikisi de değil.

Erdal doğruya ulaştığı yerde hem kayıp kadını hem de dostunun katilini bulacak!