Polis TBMM 004’ü anlayamadı

Polislerin tutanağa kırmızı plaka 004 yazmalarına rağmen bu plakanın Meclis Başkanvekili’ne ait olduğunu fark edememelerini de eleştiren Öymen şu değerlendirmeyi yaptı: “O dava, çok sayıda değerli insanı uzun yıllar cezaevinde tuttuktan sonra, temelinden çöktü. Ama bizim hakkımızdaki tutanak da gösteriyor ki, o çöküntünün içinden son yıllardaki soruşturma skandallarından daha pek çok örnek çıkabilir. Bence bizim dinleme tutanağının gösterdiği gerçeklerden en önemlisi şu; Turgut Kazan’ın telefonunun dinlenmesi sonucunda öğrenilen yemek davetini izlemekle 3 memur görevlendirilmiş. Ama elde ettikleri bilgilerin çoğu eksik veya yanlış. Örnekler:

ÖRGÜT ÇOK ESKİ

Güldal Mumcu’nun, kullandığı üçüncü adı da dahil, ismini ‘Şükran Güldal Mumcu’ diye saptayıp kaydetmişler. Ancak arabasının 004 numaralı kırmızı plakasını da görüp tutanağa yazdıkları halde, kendisinin ‘Meclis Başkanvekili’ olduğunu fark edememişler. Yemekte bulunanların sayısını 5 zannetmişler. 6 olduğunu, 6’ncının da Güldal Mumcu’nun oğlu, Yazar Özgür Mumcu olduğunu fark edememişler. Mumcu bunu dün Twitter’da şöyle belirtti: ‘O yemekte ben de vardım. Bahsetmemişler. Bozuldum doğrusu. Polis işini daha iyi yapmalı bence.’ Özgür Mumcu, yine Twitter’da, bu açıklamasına bir bilgi daha ekledi: ‘Turgut Kazan ve Altan Öymen’le ilk, 6 yaşındayken aynı masada bulunmuştum. Yani örgüt çok eski’ Evet, ben de şunu ekleyeyim. Turgut Kazan ve ben, Özgür’ün babası rahmetli Uğur Mumcu’nun çok eski arkadaşlarıydık. Turgut Kazan, ayrıca Mumcu ailesinin avukatıydı. O akşamki yemekte hepimiz Uğur Mumcu’yu da özlemle anmıştık. Bizi izleyen polis arkadaşlar, bunları da fark edememişler.”

Nefretle kınıyorum

GÜLDAL Mumcu’nun izlenmesine tepki gösteren TBMM Başkanı Cemil Çiçek ise şunları söyledi: “Sayın Mumcu ile ilgili olarak ortaya atılan iddiaları nefretle kınıyorum, doğru bulmuyorum. Bundan sonra parlamento ve milletvekilleriyle ilgili iş ve işlem yapacak olanların gerekli hukuki hassasiyeti göstermeleri ve işlemlerini hukuk çerçevesinde yapmaları, hem temennimizdir hem de onların sorumluluğundadır. Bugün çıkan haberlerin bu manada kabul edilemez olduğunu, dinlenmelerinin asla mümkün olmayacağını belirtiyorum, bu tür kanunsuz yollara tevessül edenlerle ilgili olarak, ilgili makamların süratle işlem yapmalarını talep ediyorum.”

Çiçek aradı söz verdi

Soruşturma kapsamında takip edilen Avukat Turgut Kazan ise Çiçek’in açıklamasını yetersiz bulduğunu belirtti.

Kazan, şunları söyledi: “TBMM Başkanvekili’nin bu şekilde yasadışı takibi kınamakla geçiştirilemez. Bu tutanağın altında sadece polislerin sicil numaraları var. Suç duyurusunda da bulunacağız. Bu açık bir faşizmdir. Bunu yapanların bulunması savcısına, yargıcına, emniyetine kadar hesap sorulması gerekiyor.” TBMM Başkanı Çiçek dün öğleden sonra Turgut Kazan’ı aradı ve “Gereğini yapma” sözü verdi. Kazan Hürriyet’e, “Sayın Başkan aradı. Kendisine bunun bir iddia değil, resmi tutanak olduğunu söyledi. O da bana böylesi daha vahim,. Yurtdışından dönünce görüşelim, ne gerekiyorsa, yapmaya hazır olduğunu söyledi” bilgisini verdi.”