Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2002 00:00
ANKARA'da bir gösteri sırasında birkaç polis bir genci alıp, bir bodrumda dövdüler. Olay televizyon kameraları tarafından görüntülendi. Ekranlara taşındı. Televizyon izleyicileri dehşet verici sahnelere tanıklık ettiler. Ve haliyle bir soruşturma başlatıldı. Bu ‘‘soruşturma’’ dün tamamlandı. Sonuç ‘‘komik’’. Kimse suçlu değil. Zaten bodruma indirilen çocuğa da kimse bir şey yapmamış. O kendi kendini kapılara vurmuş. O yüzden biraz ‘‘berelenmiş’’. Dayak ve işkence yokmuş. Uzun süren soruşturmada ‘‘biraz’’ suçlu bulunan tek kişi genci polislerin elinden kurtaran polis. Onun hakkında soruşturma açılacakmış. Ortada televizyon görüntüleri, kayıtlar varken soruşturmadan çıkan sonuç bu. Gelin de, ortada böylesine deliller yokken ortaya atılan işkence iddialarında verilen kararların adaletine inanın. Tam bir rezalet. Bir yandan üç tane işgüzar polis müfettişi, beş tane dayakçı ‘‘sadist’’ polisi korumak için düzmece rapor yazıyor.Diğer yandan Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçınbayır ‘‘İşkence insanlık suçudur. Bu suçta zamanaşımı olmamalıdır. 10 Aralık'ta insan hakları konusunda özel bir gündem yaratmalıyız’’ diyor.Bir yanda Yalçınbayır perhizi, diğer yanda değil lahana, hakiki ‘‘hıyar’’ turşusu.Ve Türkiye bu kafayla Avrupalılık peşinde. Allah aşkına söyleyin bu olanları gördükten sonra siz kime inanırsınız?Kapı kapı gezip, ‘‘Biz AB'ye uyum sağlamak için her şeyi yaptık’’ diyen Tayyip Erdoğan'a mı, yoksa ‘‘Hiçbir halt yapmadınız. Palavra atıyorsunuz’’ diyen Verheugen'e mi?Kuyuya atılan bedelli askerlik taşıAKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçimden hemen sonra bir televizyona röportaj verirken muhabir sordu:‘‘Bedelli askerlik çıkacak mı?’’Ne Türkiye'nin gündeminde böyle bir şey vardı, ne de Recep Tayyip Erdoğan'ın. Belki askerlik çağı gelmiş delikanlılar bu konuda bir talepte bulunuyorlardı ama ortada bir şey yoktu. Erdoğan soruya şaşırdı. Var demedi, yok demedi. ‘‘İhtiyaç varsa konuşulur, değerlendirilir ama askere sormak gerekir’’ gibisinden bir şeyler geveledi. Ötesini zaten söyleyemezdi. Ve o gün bugündür hep birlikte bedelli askerlik meselesini tartışıyoruz. Bakan söylemiş, Genelkurmay evet demiş, MGK'nın ana gündem maddesi bu olacakmış türünden laflar. Tipik askerlik geyiği.Tabii ortada fol ve yumurta olmadığı için de, tartışmaların kilitlendiği yerde herkes Recep Tayyip Erdoğan'a dönüyor. ‘‘Eee, yokmuş...’’ Yahu adam var mı dedi de, siz ona dönüp ‘‘Yokmuş!’’ diyorsunuz.Siz gidin bu soruyu, Recep Tayyip Erdoğan'a bu ‘‘garip’’ soruyu soran, büyük ihtimalle askerlik çağında ve kaçak olan muhabire sorun.Askerlik kısalacak mı?BEDELLİ askerlikle ilgili olarak ortada fol yok yumurta yok ama önümüzdeki aylarda ‘‘askerlikle ilgili’’ çok önemli gelişmeler olabileceği yolunda dedikodular da gelmiyor değil. Her şey ABD'nin Irak'a yapacağı operasyona ve bölgede buna bağlı olarak meydana gelecek gelişmelere bağlı. Eğer ABD bir Irak operasyonu yapmaz ise önümüzdeki ilkbaharda askerlik süresiyle ve belki de bedelli askerlikle ilgili bazı ‘‘projeler’’ Genelkurmay'ın gündemine gelebilecek.Güneydoğu'daki sıcak ortamın geçmişte kalmasıyla birlikte Genelkurmay askerlik süresinin kısaltılmasını ve mevcudun düşürülerek kademeli olarak profesyonel orduya geçişi konuşuyordu. Ancak bu konuşmalar 11 Eylül sonrası gelişmelerle, son haftaların moda tabiriyle, bir miktar ötelendi. Ancak bölgesel ‘‘asayiş’’ bozulmaz ise ilkbahar da gençlere bir müjde gelebilir. Bana ulaşan bilgiler bu yönde.NE ZAMAN ADAM OLURUZ?Kavga seyretmek için toplananlar kavga edenlerden daha büyük bir ayıp içinde olduklarını anladıkları zaman.
button