Güncelleme Tarihi:
İŞTE POLİS OBJEKTİFİNDEN CİNAYET EVİ / Foto Galeri
POLİS KAMERASINDAN CİNAYET SONRASI EVDEKİ DELİLLER / WEB TV
Münevver Karabulut cinayetinin üzerinden 508 gün geçmesine rağmen olayla ilgili her geçen gün bir yenisi ortaya çıkan detaylar tüyler ürpertiyor. Cinayetten sonra kaçan ve 197 gün sonra yakalanan davanın tek tutuklu sanığı Cem Garipoğlu’nun kaçış hikayesi, saklandığı yer ve cinayeti tek mi işlediği gibi ayrıntılar net olarak ortaya çıkmadı ancak olay yerinde inceleme yapan polislerin kamera görüntülerine takılan kareler vahşeti bir kez daha gözler önüne serdi.
Vatan Gazetesi'nde yer alan cinayetin sonrasında evde polisler tarafından yapılan incelemenin fotoğraflarında, banyo girişinde, kapısında ve elektrik düğmelerinde bulunan kan izleri ilk dikkati çekenlerdi. Bu delillerden de yola çıkılarak genç kızın öldürülmeden önce son dakikalara kadar katil ya da katillere direndiği tespiti yapılmıştı. Cinayette en önemli delliler arasında yer alan Münevver Karabulut’a ait olduğu belirlenen takma tırnak da 66 numaralı delil oldu. Adli Tıp’ta yapılan incelemelerde tırnakta bulunan doku örneklerinin Cem Garipoğlu’na ait YSTRDNA’lar yani biyolojik maddelerden olduğu tespit edilmişti. Ayrıca cinayetten sonra etraftaki kanları temizlemekte kullanılan gömlek ve havlu gibi malzemeler de bir poşetin içinde dolaba gizlenmiş halde bulundu.
Olay Yeri İnceleme ekipleri tarafından çamaşır sepetinde bulunan ve 60 numaralı delil olarak kayıtlara geçen iki gömlek ve içlikteki kan örneklerinin ise Adli Tıp raporunda yapılan incelemelerde Münevver Karabulut’a ait olduğu, giysilerin genotiplerinin ise baba Mehmet Nida Garipoğlu’na ait olduğu belirlenmişti. Ekipler banyoda bir çöp kutusunda bir cep telefonu hattı buldu.
Baba yardım etti mi?
Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, “Kanlar sanık Cem Garipoğlu’nun ifadelerinin aksine yerleri silmeyle değil de, dokunma, değme ve sıçrama olduğu da bu görüntülerde sabitlenmiştir. Bu da savcılığın iddianamede betimlediği üzere, baba Mehmet Nida Garipoğlu’nun da cinayete iştirak ettiğine dair makul bir şüphe oluşmasına sebep olmuştur.” diyerek 60 numaralı delilin önemini anlattı.
Eldeki delillerden Cem Garipoğlu’na babası Mehmet Nida Garipoğlu’nun yardım ettiği iddiasını bir kez daha yineleyen Epözdemir, “İştirak halinde tasarlayarak, vahşice, küçüğe karşı adam öldürme suçunu işlediğinden dolayı ağırlaştırılmış müebbet hapsi isteniyordu. Bu duruma rağmen, baba Mehmet Nida Garipoğlu’nun ağırlaştırılmış müebbet hapis ile yargılanırken henüz ikinci celsede tahliye edilmesi kamuoyunda ve hukukçular arasında şaşkınlıkla karşılanmıştı” diye konuştu.
Evde kan izleri
Epözdemir, anne Tülay Makbule Garipoğlu’nun cinayetin ardından eve geldiğini ve yaklaşık 2,5 saat kaldığı evde 6 litre kanı temizlediğini ileri sürdü. Anne Garipoğlu’nun “Eve geldiğimde sadece kan ve kusmuk vardı” şeklindeki ifadesinin de gerçeği yansıtmadığını belirten Epözdemir, “Özellikle 61, 62 ve 63 numarada olan poşetten çıkarılan Cem Garipoğlu’na ait eşofman ve tişörtler ile duvardaki ve mutfaktaki kan izleri anne Tülay Garipoğlu’nun ifadelerinin yalan olduğunu ve evde yapılan temizliğin boyutlarını ortaya koyuyor. Buna göre cinayet 15.00 ile Cem Garipoğlu’nun elinde bavul ve gitar kılıfıyla evden çıktığı 18.46 arasında işlenmiştir. Bu zaman dilimi içinde failler üç katlı villanın içinin bir kısmını temizlemişlerdir. Münevver Karabulut’un 29 yerinden bıçaklanmış olması ve kafasının bedeninden henüz sağken ayrılmış olması karşısında insan vücudunda 6 litre kan olduğu gerçeği ile yola çıkarsak evin ne denli kan gölüne dönüşeceği ortaya çıkar. Cem’in evden çıkmasından hemen sonra anne Tülay Garipoğlu, eve saat 19.00 sıralarında gelmiş, saat 22.30’a kadar evin içindeki kan izleri silinmiş temizlenmiş ama delillerle sabit olduğu üzere o kadar fazla kan var ki yine de iz kalmış. Saat 21.40’ta Cem Garipoğlu eve geliyor, saat 22,30’da baba yeniden geliyor ve Cem’i alıp ayrılıyor. Bu fotoğraflar başta Tülay Garipoğlu’nun yaptığı temizliğin boyutunu, sanıkların kan gölüne dönen evde yaptıkları temizlemenin boyutunu, sanıkların nasıl suç delillerini gizlediğini ortaya koyuyor” diye konuşu.