Polis’in silahı Karadeniz’den

Güncelleme Tarihi:

Polis’in silahı Karadeniz’den
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 15, 1999 00:00

Haberin Devamı

Karadenizli sonunda NATO standartlarında tabanca yapmayı başardı

Yakın zaman kadar Karadeniz'in dağ köylerinde baskın korkusuyla ahırlarda gizlice silah yapan ustalar, bugün polisin ihtiyacı olan tabancaları üretiyorlar. Hem de ‘‘ NATO Askeri Standartlarında yapılan mukavemet ve test atışlarını hatasız geçerek. Polis teşkilatı bundan sonra yüzde yüz yerli olan Yavuz 16 tabancasını kullanacak.

Karadenizli'nin silaha olan tutkusunu duymayan yok. Günlerce süren köy düğünlerinde havaya sıkılan merminin, İkinci Dünya Savaşı'nda atılmadığı rivayet olunur.

Her evde en az bir silahın olduğu Karadeniz'de kullanılan silahları temin etmek de hiç zor olmuyordu. Katır sırtında zar zor ulaşılan dağ köylerinde hemen hemen her evin ahırında istenilen modelde tabanca imalatının yapılıyordu. Bir kaç boy eğe ve küçük aparatlarla. Ekilecek toprağı olmayan yetenekli ve inatçı Karadenizli, insanının ihtiyacı olan tabancanın kabzasına son rötuşları işlerken az mı jandarma baskınına uğradı. Gecelerini harcadığı inanılmaz güzellikteki tabancalarıyla birlikte derdest edilerek kodesi boyladı. Ne var ki atadan kalma tek geçim kaynağı da silah üretmekti.

Gizli saklı silah üretmek zorunda kalmayacağı söylendiğinde önce kulaklarına inanamadı. Yakın zamana kadar yalnızca baskın yedikten sonra karşı karşıya geldiği görevlinin belindeki silahı yapacağı hiç aklından geçmiyordu Karadenizli ustanın.

1988 yılında hükümetin aldığı karar, dağ köylerinde bayram havası estirdi. Artık ahırlarda gizlice silah yapmak zorunda kalmayacaklardı. Hünerlerini ortaya koyarak ürettikleri silahları, büyük bir gururla etraflarına gösterebileceklerdi. Ve o gün geldi.

FABRİKA ZAMANI

Karadeniz'in Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Gümüşhane'sinde fabrikalarını kurarak modern tezgahlarda ustalıklarını gösteriyorlar. Bir kaç gün önce sonuçlanan ihaleyi kazanarek polisin bundan böyle kullanacağı Yavuz 16 tabancasını üretecek olan GİR-SAN'ın Başkanı olan Murat Cürgül'den bu başarının sırrını öğrenmeye çalıştık.

‘‘1988'de o günkü hükümetin çıkardığı kanun hükmünde kararnameyle Doğu Karadeniz'de bulunan beş ilde bulunan illegal olarak yapıldığı bilinen silahların, legal olarak üretilmesini sağlamak için çıkarılmış bir kanunla Ordu, Giresun, Gümüşhane ve Rize'de devletin desteğiyle şirketler kurulması gerekti. Gir-San da bunlardan biri. Başladığımızda şirketin adı Girmaş (Giresun Hafif Silah Sanayi) idi. O günkü sermaye yapısı yüzde 25 Giresun Belediyesi, yüzde 25 Özel İdare, yüzde 27'si de KÖYKO-Bir olarak teşekkül etmiş, geriye kalan bölümleri ise küçük sermaye sahipleri olan silah şirketleri tarafından alınmıştı.

MKE'nin kurayla verdiği Yavuz 16'nın yanısıra, küçük bir toplu tabancanın üretimini de yapacaktık. O günkü Yönetim Kurulu Başkanı öncelikle küçük toplu tabancanın yapılmasına öncelik verilmesini istemişti. O zaman özelleştirilmeye de hız verilmişti. Girmaş'ın hisselerinin büyük bir bölümünün bulunduğu KÖYKO-Bir'in düştüğü ekonomik sıkıntılar sonucu bizim fabrikaya ağır hacizler geldi. Bu sıkıntıdan kurtulmak için biz de GİR-SAN'ı kurarak on yıllığına her şeyi yeni şirketin kullanacağı şekilde bir düzenlemeye girdik. Ama sonuçta imal ettiğimiz Yavuz 16 tabanca, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün açmış olduğu ihaleye katılarak kazandı.’’

Başka hangi silahlar ihaleye katıldı.

- Trabzon’un Kanuni'si ve Ordu'nun Kobra'sı. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün uzmanlarınca Haziran ayında yapılan testlerde Kanuni parça kırdı, Kobra, gramajı uygun olmadığı için teste tabi tutulmadı. Yavuz 16, 5 bin atışın ve her türlü zor testin altından kalkarak polisin istediği tabanca olduğunu kanıtladı. Emniyet Genel Müdürlüğü ile MKE arasında yapılan anlaşmaya göre yıl sonuna kadar 15 bin adet üreterek Türk polisinin hizmetine vereceğiz. Bu üretimi Rize, Artvin, Arhavi ve Gümüşhane Kürtün ve Giresun'da diğer fabrikalarla müşterek olarak gerçekleştireceğiz. Tabanca üretimimiz zaten vardı.

Peki 1988 yılından beri ne yaptınız?

- Tabanca üretmek kolay iş değil. Resimleri, uygunluğu, sistemin çalışması, kalıpları, mastarları aparatları aşağı yukarı 4 yıl bir zaman aldı. Bu süre içerisinde sürekli olarak harcadık. Önce yalnızca prototipleri yaptık 50 adet..

Uluslararası standartlarda sıfır hatayla iş üretilmesine pek alışık değiliz. Bunu nasıl başardınız?

- Projeyi çok titiz bir şekilde ele aldık. Malzemedeki isabetli seçimler ve en önemlisi kaliteli ve uzman işgücüyle. Yavuz 16 üretiminde teknik kadromuza hiç müdahale etmedik. Tabancayı, hatasız yapmak için ‘‘ne istiyorsanız söyleyin’’ dedik. Mühendislerimize, ustalarımıza ve işçilerimize en ufak bir müdahalemiz olmadı. Yönetim olarak istenileni yerine getirmek için çabaladık. Kaliteli bir mal üretirken maliyetini çok düşünemiyorsunuz. Üzerinde önemle durulması gereken şey, malzeme ne olursa olsun, üreten insanın kalitesi sonucu belirliyor. Kalitesinin çok yüksek olması sonucu kısa sürede 6 bin tanesi satıldı. Halkımızın itibar ettiği bir silah oldu.

Silah sanayicileri çok güçlü. Engel olmak isteyen çıkmadı mı?.

- Tabi çıktı. Bilhassa ithal silahların Türkiye'deki temsilcilerinin büyük bir panik içerisinde ilgili yerlere şifahi olarak müracatta bulunduklarını duyduk. Türkiye'de bu iş yapılmaz denildi. Çok güçlükle karşılaştık.

Emniyet'te Kırrıkkale'nin ‘‘meşhur’’ tabancaları kullanılmıyor muydu?

- Çok eskiden kullanmışlardır. 20 yıldır polis teşkilatında pek itibar görmüyor. Kırıkkale, orta büyüklükteki silahlara ağırlık veriyor. Polislerimiz bu güne kadar ithal silah kullanıyorlardı. Bundan sonraki hedefimiz ordunun da tabanca ihtiyacını karşılamak. Kırıkkale, bizim varoluş nedenimiz. Yavuz 16, Giresun'da üretilmesine karşın bir Kırıkkale silahı.

ÇOK EKONOMİK

Karadenizli neden silaha bu kadar düşkün oluyor?

- Her evde mutlaka bir silah var. Bunun nedeni geçmişten gelen bir tutku. Düğünlerde katılanların hemen hemen tamamı tabancayla binlerce mermi atıyorlar. Herkes kendi silahını kullanır. Silah tutukluk yaptımı sahibi mahçup olur. Yavuz 16'nın şöhreti aslında bu doğal test alanlarında duyuldu.

Avrupa silahlardan farkınız nedir?

- Birincisi çok ekonomik 230 milyon lira. Avrupa silahlar 1 yıl garanti verirken biz ömür boyu garanti veriyoruz. Tabii fabrikasyon hatalar için.

Karadeniz'li ustalar bu durumdan bayağı hoşnut gözüküyorlar.

- Köylerde jandarma korkusuyla hayvanların gecelerin bağlandığı yerlerde imalat yapıyorlardı. O köylerde fındık gibi üretilecek şeyler de yetişmiyor. İnsanlar fabrikada korkudan arındırılmış olarak çalışıyorlar. Eskiden illegal olarak ürettikleri silahları bugün rahat rahat sergilemenin, üretmenin mutluluğunu yaşıyorlar. Eskiden tutuklanıyor ve hapislere giriyorlardı. Bu imalattan sonra kaçak üretime pek rastlanmıyor. Köylerdeki üretim, ya tamamen bitti, ya da yok denecek kadar azaldı.

TEKNİK ÖZELLİKLER

Kalibre: 9 x 19 mm Parabellum

Şarjör Kapasitesi: 15+1 mermi

Namlu Uzunluğu: 125 mm

Boş Ağırlığı: 960 gr

Çalışma Sistemi: Geri tepmeli, çift hareketli

Ateşleme Sistemi: Yarı otomatik

Emniyet Sistemi: Emniyet mandalı, horoz emniyeti,

tırnak üzeri işareti, emniyet bloğu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!