Platform'da "Dip Akıntısı"

Güncelleme Tarihi:

Platformda Dip Akıntısı
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 05, 2004 00:00

Belçika ve Hollanda'dan beş sanatçı, Platform Güncel Sanat Merkezi'nde 6 Mayıs'ta açılacak olan Dip Akıntısı başlıklı sergide buluşuyor. Sergiye katılan sanatçılar, malzeme, madde, biçim ve algılama deneyimi ile ilgili karmaşık ve çevreye dair bir konuşma başlatmak üzere sergi mekanına doğrudan müdahalelerde bulunucaklar. Sergi, 12 Haziran'a kadar sürecek.Sergi, her katkının diğerlerini besleyeceği bir yerleştirme olarak kuruldu. Somut, zihinsel, sanal ve hayali mekanlar üzerinde duruluyor fakat sanatçıları ilgilendiren yüzeyde olan değil, altında yatan; eserleri ilişkilendiren ve seyirciye, sanatçının akıl oyunları içersindeki deneyiminde rehberlik eden görünmez bir akım. Sergiye katılan sanatçılardan Anouk De Clercq, iç manzaralar yaratıyor. Fısıldayan seslerden ve kıvrılan şekillerden, döndürerek, eğip bükerek ve okşayarak huzur veren mekanlar oluşturuyor. Sanatçının sergideki 'Building (İnşa)' adlı eseri Robberechts & Daem adlı Flaman mimarların geliştirdiği Bruges Konser Salonu'nun mimarisinden esinleniyor. Pencerelerden ışık girer ve hayaletli bir atmosfer yaratır, Anton Aeki'nin yabancılaştırıcı sesleri ile dolu perili bir ev: donmuş müzik olarak mimari. Koen De Decker de heykel yerleştirmelerinde mekan ve arada kalanlarla ilgili daha iyi bir anlayış uyandırmak için matematiksel dizimler kullanıyor. İşlerinin, dünyada ve hayal dünyasında nasıl haraket ettiğini gösterdiğini söyleyen sanatçı, “Bu dünyalara özgü haraketleri göstermeyi deniyorum. Zaman içinde haraket eden fikirleri gösteriyorum. Her sergi, anlatmak istediğim hikaye için yeni bir adım.” diyor. Tina Gillen'in resimleri bir çok renk kullanmasına rağmen yanlızlık hissi uyandırıyor. Sanatçı, gerçeğe dair saf ve tamamen dürüst bir vizyona ulaşmak için tüm gereksiz öğelerin elendiği yalın bir resim alfabesi kullanıyor. Sanatçının işleri, dünyadan kesitler sunan bir ifade şekli olarak görülebilir. Gillen, Platform için yeni bir duvar resmi yapıyor.Mekhitar Garabedian'ın işleri hafıza, ve Ermeni asıllı bir Avrupalı göçmen olarak kaçınılmaz bir şekilde taşıdığı bir ikilem olan tarih ve kimlik konuları üstüne. Mekhitar Garabedians'in 'Beirut1963 (Beyrut1963)' adlı videosunda eski bir aile fotoğrafı yer alıyor. Anlatacakları hikayeleri olan kırışıklıklarla dolu bir fotoğraf. Video, bu fotoğrafın el sürülmemiş ve bozulmamış bir versiyonuyla başlar. Yavaş yavaş eski, buruşmuş fotoğrafın çizgileri bir süreliğine belirir, sonra tekrar kaybolur. Arka planda 'İyi ki Doğdun' şarkısı Ermenice, Arapça, Fransızca, Hollandaca ve İngilizce söylenmektedir. Birbirini takip eden diller ailenin geçirdiği olaylı diasporayı yansıtır. Şarkıdaki belirgin neşe dağılmış bir toplumun trajik kaderi karşısında sert bir tezat oluşturur. Geert Goiris'in fotoğrafları da bir yokluk uslübu içinde yıkanmış gibi. İşlerinde sık sık görülen boşluk, doğrudan zaman ve mekan deneyimine dayanıyor. Fotoğraflarını uzun süre pozlayarak çeken sanatçı, fotoğrafın, düğmeye basıldığı anda objektifte görüneni kaydetmekten ibaret olmadığına inanıyor. Sanatçının fotoğrafları mimariyi ve doğayı, esrarengiz hikayelerle dolu postmodern bir dünyanın iskeletine dönüştürüyor.Dip Akıntısı başlıklı sergi,  Flaman Hükümeti ve IBK- Initiative for Visual Arts Flanders, Belçika desteğiyle düzenleniyor.İstiklal Caddesi 276Beyoğlu 80050 İstanbulTel: 0 212 293 23 61Faks: 0 212 293 30 71www.platform.garanti.com.trplatform@garanti.com.tr 
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!