Güncelleme Tarihi:
Kılıçdaroğlu, CHP grubunda şöyle konuştu:
KAFASINA TAŞ DÜŞTÜ
‘Çanakkale ruhunu anlayamayan milleti de, milliyeti de, milliyetçiliği de anlayamaz’ diyor. Hani ‘Biz her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldık’ demiyor muydu? Kesin kafasına bir taş düşmüştür.
İZİN VERMEYECEĞİZ
Parti Meclisi sonrası yayınladığımız bildiride, Sayın Başbakan’a açık çağrı yaptık; ‘Samimiyet ve dürüstlüğün asgari gereklerini yerine getir, Türkiye Cumhuriyeti’ni hukuk kuralları dışına çıkarma, açık ve net olarak konuşmaya başla’ dedik. Devleti hukuk dışına çıkardığınız andan itibaren devletin saygınlığına gölge düşer. Hukukun dışına çıktığınız andan itibaren devleti gayrimeşru alan içine sokmuş oluyorsunuz. Buna CHP olarak asla ve asla izin vermeyeceğiz.
HESAP SORACAĞIM
Onurlarıyla ve vicdanlarıyla görev yapan savcı ve yargıçları, bu hukuksuz davaların (Ergenekon) savcı ve yargıçlarından ayrı tutuyorum. Buradan da bütün milletime bir söz veriyorum; ne kadar süre geçerse geçsin, bu davaları sürdüren, adaleti katleden bu savcı ve yargıçlardan önünde sonunda hesabını soracağım. Siz yargıyı, adaleti katlettiniz, kendinize yargıç ve savcı dediniz. Siz savcı da değilsiniz, yargıç da değilsiniz. Siyasal iktidarın taşeronluğunu yapıyorsunuz. Mustafa Kemal ‘Geldikleri gibi giderler’ dedi. Adaleti katledenler de geldikleri gibi gidecekler.
44 GİZLİ TANIK
İlk kez bu davalarda gizli tanık kullanıldı, 44 gizli tanık dinlendi. Tecavüz suçlarından mahkûm olanlar, yalancılar, gizli tanık olarak mahkemeye ifade verdi. Sıra avukata gelince ‘Sen konuşamazsın’ diyorlar. İstanbul Barosu ‘Savunmaya sınırlandırma getiremezsiniz’ dedi. Baro’nun düştüğünü iddia ederek dava açtılar. Pazar günü İstanbul Barosu genel kurul yaptı. O genel kurulun şamarı bir tokat gibi adaletsizliğe yansıdı.
CEZANI BEN ÖDETECEĞİM
Bir yargıçtan beklenen onun tarafsız olmasıdır ve yargıçlar tazminata da mahkûm olur. Hükümet ne yaptı, bu davaların savcısı ne yaptı? Hemen bir yasa teklifi getirdiler. Eğer tazminata mahkûm olursa yargıç o tazminat bütçeden ödenecek. Hangi gerekçeyle benim vergimle onun cezasını kapatırsın. Yani, davanın savcısı Başbakan, ‘Sana para cezası gelse dahi ben ödeteceğim’ diyor.
TİMSAH GÖZYAŞLARI
Konu vicdanları o kadar yaraladı ki, Recep Tayyip Erdoğan çıktı ve ‘İlker Başbuğ’un tutuksuz yargılanması şahsımın ve partimin görüşüdür’ dedi. Timsah gözyaşları bunlar. Teröre karşı mücadele eden birisi terörist olur mu? Peki MİT Müsteşarı için ne yapmıştı, apar topar yasa tasarısını parlamentodan geçirdi. Burada ise ‘Ben bunu kabul etmiyorum’ diyor.