Güncelleme Tarihi:
PKK'nın Kuzey Irak’taki Gare Dağı'ndaki kampından geçen ay kaçarak silahıyla birlikte Mesut Barzani liderliğindeki Irak Kürdistan Demokrat Partisi (IKDP) peşmergelerine ait Şeladıze Karakolu'na teslim olduktan sonra Habur Sınır Kapısı'nda güvenlik güçlerine teslim edilen E.M.U.'nun yargılanmasına Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Hakkında 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan E.M.U. duruşmada hazır bulundu.
“CEZAEVİNDEN ÇIKIP ÖRGÜTE KATILDIM”
Trakya Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü'nde okuyan ve Edirne'deki Kredi Yurtlar Kurumu'nda kalırken kendisiyle birlikte yurtda kalan Diyarbakırlı öğrencilerle aralarında Kürtçe konuşup Ahmet Kaya'nın şarkılarını dinledikleri için sağ görüşlü öğrencilerin saldırısına uğradıklarını belirten E.M.U, şöyle dedi:
“Daha sonra DTP Edirne İl Başkanlığı'na giderek burada partinin gençlik kollarında görev aldım. Gazete dağıtımı, halk ve kahve toplantıları, ‘aidat toplama' gibi faaliyetlerde bulundum. Ardından yasak yayın bulundurduğum için gözaltına alındım ve 55 gün Edirne E Tipi Cezaevi'nde kaldım. Çıktıktan sonra örgüte katılmaya karar verdim ve DTP Edirne İl örgütünün faaliyetlerini denetlemeye gelen ‘Onur' adlı kişiye bu fikrimi açıkladım. Diyarbakır'a gelerek taksi ile Kuzey Irak'ın Zaho şehrine, buradan Haftanin kampına gidip örgüte katıldım.”
Zap, Gare ve Haftanin kamplarında askeri ve siyasi eğitim aldığını anlatan E.M.U, Gare Dağı'ndaki ‘Aydın' kod PKK sorumlusunun Dağlıca baskına katıldığını ancak, saldırıda verilen görevi yerine getirmediği için görevden alındığını söyledi. Dağlıca saldırısından sonra ‘Aziz' kod adlı teröristin sorumluluğa getirildiğini söyleyen E.M.U., şöyle devam etti:
“Dağlıca Sınır Taburu'na yaklaşık 400 kişi katıldı, bu kişiler Zap alanında subay okulunun açılışı yapılacak denilerek toplandı. Örgüt, böyle bir baskına katılacaklarını söylemedi. Benim kaldığım birimden ‘Aydın', ‘Jiyanda', ‘Şoreş', ‘Şiyar', ‘Dılbırin', ‘Tirej' adlı 6 kişi katıldı. Bunlard baskın sonrası dönmedi. Bize Zap bölgesinde diğer birimlerle kış hazırlığına girdiklerini söylediler, örgüt bu baskında 2 kayıp verdiğini açıkladı. Ben o tarihte Dağlıca bölgesine yakın olan Gare Dağı'nda bulunuyordum.”
Kuzey Irak'taki kamplarda en az 250 PKK'lının kaldığını bildiren E.M.U., kamp alanlarının kolayca kaçabilmeye uygun yerler olduğunu, hava harekatına karşı sığınakların kullanıldığını, her grubun kendi sığınağı ve kendi erzak deposu bulunduğunu söyledi. Türkiye'de faaliyet yürüten yasa dışı sol örgütlerin de zaman zaman Kuzey Irak'taki PKK kamplarına siyasi eğitim almak amacıyla geldiğini, kırsalda faaliyet yürütecek olan grupların ise askeri eğitim almaya geldiğini anlatan E.M.U. şunları söyledi:
“PKK, Barzani ve Talabani'ye güvenmiyor, Barzani'yi Türkiye, Talabani'yi İran ile işbirliği yapmakla suçluyor. İran bölgesinde kamp oluşturulması için çalışmalara ağırlık verildi. Benim bulunduğum grubun avlanmak amacıyla araziye dağılmasını fırsat bilip taşıdığım Kalaşnikof'la kaçarak peşmergelere teslim oldum, örgüte katıldığım için çok pişmanım. Ailemle birlikte hayatıma devam ederek eğitimimi kaldığım yerden devam ettirmek istiyorum.”
Mahkeme heyeti verdiği kısa aradan sonra sanık E.M.U.'nun kendiliğinden örgütten kaçarak güvenlik güçlerine teslim olması nedeniyle TCK'nın 221/2 maddesi uyarınca etkin pişmanlıktan yararlandırılarak ceza verilmeden serbest bırakılmasına oy birliğiyle karar verdi.