Güncelleme Tarihi:
Erdoğan Beştepe’de yapılan Kabine toplantısının ardından özetle şu mesajları verdi:
TÜM ÜLKELERİ SARSIYOR
“Karadeniz’in kuzeyindeki savaşla birlikte üretim ve tedarik kanalları yeni tehditlerle karşı karşıyla kaldı. Geniş bir alanda giderek ağırlaşan sorunlar zengininden fakirine kadar dünyadaki tüm ülkeleri derinden sarsıyor. Türkiye’nin bu zorlu dönemi aşarak bir an önce hedeflerine ulaşması için ülkenin tüm gücünü hayata geçirme gayreti içindeyiz.
KRİZİ FIRSATA ÇEVİRECEĞİZ
Salgın sürecinde bunu başardık şimdi de Ukrayna-Rusya savaşıyla yeni boyutlar kazanarak devam eden küresel krizi fırsata dönüştürecek adımları atıyoruz. Siyasi ve diplomatik alandaki kazanımlarımızı ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirme hedefimize ulaşmak için çalışıyoruz. Elbette küresel düzeyde yaşanan sıkıntıların bize de yansımaları oldu. Önce ekonomimizi çökertmek için döviz kuru ve faiz tartışmaları üzerinden başlatılan saldırıların ardından salgın döneminin yol açtığı küresel krizin ülkemize etkileri sürüyor.
TEK BAŞINA ÖNLENEMEZ
Petrol, doğalgaz ve kimi madenler gibi ülkemizin küresel piyasalardan tedarik ettiği ürünlerin fiyatlarının döviz cinsinden katlanarak artmasını bizim tek başına önleyebilmemiz mümkün değildir. Gıda sektörünün kullandığı hammaddelerin fiyatlarındaki artışlar da ithalat ve ihracatımıza olan etkileri sebebiyle bizi yakından ilgilendiriyor.
SORUN HUKUKİ DEĞİL AHLAKİ
İşte bugün Amerika’da açıklanan son 40 yılın en yüksek enflasyon rakamları sorunun ulaştığı sınır tanımaz boyutu göstermektedir. Bizim bu süreçteki önceliğimiz en pahalı malın olmayan mal olduğu gerçeğinden hareketle vatandaşlarımızın temel ihtiyaç maddelerine kesintisiz ve uygun şartlarda erişimini sağlamaktır. Tamahkarlık yaparak insanlarımızın temel ihtiyaç maddelerinin fiyatlarını yükselten açgözlü bir kesim de vardır.
Kimi zaman yalan haberlerle panik oluşturarak kimi zaman ellerindeki ürünü piyasaya vermeyip stoklayarak ve hatta imha ederek, kimi zaman aralarında anlaşıp fiyatları attırarak haksız kazanç peşinde koşanları takibe aldık. Ancak sorun çoğu defa hukuki değil ahlaki olduğu için maalesef arzu ettiğimiz neticeleri almakta güçlük çekiyoruz.
FİYATLARDAKİ BALON SÖNECEK
Belirsizliğin yol açtığı tereddütler ortadan kalktıkça hem içeride hem dışarıda ürün arzının yeniden dengeye oturacağını, fiyatlardaki balonun söneceğini ümit ediyoruz. Bu düzelme yaşanana kadar vatandaşlarımıza her türlü desteği sağlamayı sürdüreceğiz. Gelir artışına yönelik tedbirler yanında gereksiz paniklerin önüne geçecek, piyasayı sakinleştirecek, tamahkârları dizginleyecek düzenlemelere hız vereceğiz. Sabırla, dirayetle, daha sıkı çalışarak bu dönemi geride bırakacak ülkemizi mutlaka 2023 hedeflerine ulaşmasını sağlayacağız.
Ülkemizin her meselesini nasıl hal yoluna koyduysak, inşallah bugünkü sıkıntıları da yine biz çözeceğiz.”
2053 HEDEFLERİ: LOJİSTİKTE SÜPER GÜÇ OLMA PLANI
Artık 2023’ün eşiğindeyiz, bir sonraki vizyon eşiğimiz olan 2053’e yönelik hazırlıklarımızı hızlandırıyoruz. 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı’nı paylaşmak istiyorum.
- Ülkemizin merkezinde olduğu yükselen Avrupa-Asya-Afrika ticaret üçgeni ulaştırma alanında büyük fırsatlar barındırıyor. Türkiye, geniş bir coğrafyanın lojistik süper gücü haline gelme yolunda ilerlemektedir.
- Türkiye, 2003 yılından 2021 yılı sonuna kadar 5 ana sektörde yaptığı 172 milyar dolarlık yatırımla şimdiden önemli mesafe kat etmiş bir ülkedir. Türkiye üretimini 1 trilyon doların üzerinde artırmayı başarmıştır. Milli gelirimize 520 milyar dolardan fazla katkı sunduk.
- Akıllı otoyolların inşası bu uygulamalardan biridir. Demiryollarının yolcu taşımadaki payını yüzde 1’den Avrupa ortalamasının üzeri olan yüzde 6.2’ye çıkarmakta kararlıyız.
38 BİN KM’LİK BÖLÜNMÜŞ YOL
- Son 20 yılda bölünmüş yol ağımızı 6 bin 100 km’den 28 bin 650 km’ye, otoyol ağımızı 1714 km’den 3 bin 633 km’ye zaten çıkarmıştık. Hedefimiz 2053’e geldiğimizde bölünmüş yol ağımızı 38 bin km’ye, otoyol ağımızı ise 8 bin 325 km’ye yükseltmektir.
- Önümüzdeki yıl limanlarımızdan 255 milyon tona yakın yük taşıması yapılacağı öngörülürken, bu rakamın 2053 yılı için yaklaşık 421 milyon ton olması planlanmaktadır. 217 olan liman tesisi sayımız 2053 yılında 255’e çıkartılacaktır.
KANAL İSTANBUL KRİTİK ÖNEMDE
- Kanal İstanbul projesi ise İstanbul Boğazı’nda yaşanan gemi trafiğinin azaltılması ülkemizin jeopolitik konumundan kaynaklı gücünün artırılması bakımından kritiktir.
- Türkiye 56 havalimanına sahiptir. Önümüzdeki yıllarda bu sayı 61’e yükselecektir. Halen yıllık 210 milyon olan havayolu yolcusu sayısı 2053 yılında 344 milyona çıkacaktır.
- Haberleşme alanında ileri teknoloji ile yolumuza devam ederken, ülkemizin dört bir yanını fiber ağlarla öreceğiz.
- Genişleyen uydu filomuz ve uluslararası işbirliklerimiz sayesinde dünyanın lider ülkelerinden biri haline geleceğiz.
HERKESE İŞ VE EV
Üretim ve tedarik zincirlerindeki aksaklıklar sebebiyle yaşanan küresel krizler elbette ülke içinde de kimi sıkıntılara yol açıyor. Dengesiz fiyat artışları özellikle dar ve sabit gelirli vatandaşlarımızın refah seviyelerinin geçici olarak bir parça gerilemesine sebebiyet verebilir. Ama emin olun arkasından gelecek güzel günler bu sıkıntıların hepsine değecektir. Bizim için aslolan özellikle her bir insanımızın çalışacak iş, evine götürecek ekmek, başını sokacak yuva bulabilmesidir. Bunun için fiyatlardaki istisnai sıçramanın yol açtığı belirsizliği bir an önce ortadan kaldırarak yatırım, istihdam, üretim, ihracat, cari fazla yoluyla büyüme üzerine kurulu ekonomi programımıza odaklanacağız.
İSTİHDAM DESTEĞİ: YENİ İŞÇİNİN PRİMİ 3-6 AY DEVLETTEN
İstihdamla ilgili yeni bir projeyi daha hayata geçirmeye başladık. İşbaşı eğitim programı kapsamında mevcut çalışanlarının üzerine ilave istihdam taahhüt eden firmaların işe alacakları her işçinin 3 veya 6 ay boyunca tüm ücretleriyle sosyal destek primlerini Çalışma Bakanlığımız karşılayacak. İşe giren her bireye 1 veya 2 yıllık istihdam garantisi oluşturmuş olacağız. İşverenlerimizi yeni programımızdan istifade etmeye çağırıyorum.
2B ARAZİ İŞLEMLERİ UZATILDI
Vatandaşlarımızla kamunun arasındaki mülkiyet çekişmelerine son vermek için başlattığımız 2B arazilerinin satışı ile ilgili başvuru ve ödeme süresini de 31 Aralık tarihine kadar uzatma kararı aldık. Tarım amaçlı kullanılmak üzere çiftçilerimize ecri misil bedelinin yarısına 10 yıl süreyle kiralama imkânı getirdiğimiz Hazine taşınmazlarında da başvuru süresini kaldırıyoruz. 2020 yılı başından itibaren 3 yıl süreyle Hazine taşınmazını kullanan çiftçilerimize başka şart aramadan bu araziyi kiralama imkânı getiriyoruz. Süresi bitenler araziyi yeniden kiralayabilecek. 10 yıllık süreyi dolduranlar da satın alabilecektir."