Güncelleme Tarihi:
İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası, (İDSO) bugün Denizbank Konserleri kapsamında AKM Opera Salonu’nda başarılı piyanist Şişkin’i ağırlayacak. Şef Andreas Ottensamer yönetimindeki İDSO, Şişkin ile gerçekleştireceği programda Rahmaninov’un piyano konçertosu ve C. Franck’ın ‘Re Minör Senfoni’sinden eserlerine yer verecek.
İLK RESİTALİNİ 3 YAŞINDA VERDİ
Sibirya’nın Çelyabinsk kentinde doğan Şişkin, çok küçük yaşlarda piyanoya olağanüstü bir yetenek gösterdi. İlk resitalini üç yaşında, orkestra konserini ise altı yaşında verdi. Dokuz yaşında üstün yetenekli çocuklar için prestijli Gnessin Moskova Müzik Okulu’na girdi. Ardından Moskova Çaykovski Konservatuvarı’na devam etti. Sanatçı, genç yaşından itibaren de birçok yarışmayı kazandı. Rusya’dan ve yurtdışından çok sayıda ödül ve burs aldı. Kasım 2018’de kazandığı 73. Cenevre Uluslararası Müzik Yarışması’ndaki birincilik ödülü ve Haziran 2019’da 16. Uluslararası Çaykovski Yarışması’ndan aldığı gümüş madalya bunlardan bazıları. İsviçre’de yaşayan ve dünyanın dört bir yanında sahne alan Şişkin, bu akşam göstereceği performans öncesi sorularımızı şöyle yanıtladı:
PİYANOYA ÂŞIK OLDUM
- Müzik yolculuğunuz nasıl başladı?
Piyano öğretmeni olan annemin yardımıyla üç yaşımdayken başladım. Abim Vadim’e ders verirken bende müziğe olan ilgiyi fark etti. Başlangıçtan beri müziğe ve piyanoya âşık oldum ve hayatımı müziğe adayacağımı düşündüm.
- Çok çeşitli müzik okullarında eğitim görmeniz size nasıl bir deneyim kattı?
Moskova Konservatuvarı’nda Eliso Virsaladze, Hannover müzik lisesinde Arie Vardi, Katalonya’daki V. Bellini Konservatuvarı’nda Epifanio Comis gibi birbirinden değerli, en iyi müzisyenlerden eğitim aldım. Her birinden farklı müzik tarzlarına nasıl yaklaşılacağını, teknik zorlukların nasıl aşılacağını ve genel olarak müziği daha geniş anlamda nasıl anlayacağımı öğrendim.
FAVORİM RAHMANİNOV
- Yarışmalara katılıp kazanmak size neler hissettiriyor?
Yarışmalara katılmak müzisyenin yaşamının bir parçası. Yarışmalar size en iyi sahnelerde performans sergileme, harika insanlarla tanışma ve çalışma, deneyim alışverişinde bulunma fırsatları sağlar.
- En sevdiğiniz piyano eserleri veya bestecileri hangileri?
Müzik tarihinde en çok Romantik dönemi severim. Genel olarak hangi bestecinin veya eserin favori olduğunu söylemek benim için zor ama Rahmaninov’un 3. Piyano Konçertosu bunlardan biri. Duygu ve tutku dolu bir eser.
- Konserlerinizde repertuvarınızı nasıl seçersiniz?
Çoğu zaman repertuvar seçme şansı bulduğumda parçalar arasında bazı bağlantılar kurmaya çalışıyorum, bu da dinleyicinin müziğin ruhunu daha fazla hissetmesine yardımcı oluyor.
- Yakın zamanda yapmayı planladığınız projeler var mı?
M. Musorgski ve N. Medtner’in müziğine adadığım albümümün kaydını yeni bitirdim. Yayınlamayı sabırsızlıkla bekliyorum. Gelecek ay konserler için Tayvan ve Kore’ye gideceğim. Bundan sonra İngiltere’de, İtalya’da, Brezilya’da, Fransa’da, İsviçre’de sahne alacağım.
AKM MUHTEŞEM BİR KONSER SALONU
-İzmir Devlet Senfoni Orkestrası ile çaldınız, nasıl bir deneyimdi?
İzmir Devlet Senfoni Orkestrası ile çalışmak benim için büyük bir mutluluktu. Orkestradaki harika, tutkulu müzisyenlerle tanışmaktan büyük keyif aldım ve eğer fırsat olursa onlarla yeniden müzik yapmaktan mutluluk duyarım.
-Şimdi de İDSO ile sahne alacaksınız...
AKM’de konsere çıkmayı heyecanla ve sabırsızlıkla bekliyorum. Muhteşem bir konser salonu. Grieg’in İkinci Piyano Konçertosu’nu seslendireceğim ve şef Andreas Ottensamer ile sahneyi paylaşmak harika.
-Peki İstanbul’da çalmak nasıl bir his?
İstanbul, daha fazlasını başarmak ve paylaşmak için bana ilham ve motivasyon veren bir şehir. Mimari güzelliğine, kültürüne hayranım.