Güncelleme Tarihi:
Piranaları konu alan filmlerin yanlış aktarımları nedeniyle hepimiz onlardan çok korkuyoruz. Zaten keskin dişleri yüzünden öyle korkunç görünüyorlar ki onları sevimli bulan bir insana rastlamak neredeyse mümkün değil. Güney Amerika’daki akarsularda yaşayan bu balık türü kendi içinde de sınıflara ayrılıyor. Örneğin etobur olmayanları bile var. Ama farklı sınıflardan olan piranaları ayırt etmek pek kolay değil. Bu yüzden konuyla ilgilenen uzmanlar da zorlanıyorlar. Dolayısıyla bir pirana gördüğünüzde etobur olup olmadığını anlayamazsınız.
Piranaların insanlara saldırıp onları saniyeler içinde parçaladıklarını sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Bu tamamen uydurmaca. Böyle bir durumun gerçekleşebilmesi için en az 500 pirananın aynı anda saldırması gerek. Her ne kadar sürü halinde geziyor olsalar da saldırı bu kadar kalabalık bir grupla gerçekleşmiyor. Üstelik canlı insanlara asla saldırmıyorlar. Piranalar sadece ölmüş veya ölmek üzere olan insanları yem olarak görürler. Örneğin, ölümcül bir yaraya sahip olan biri onlar için av kategorisine giriyor. Etobur piranaların diyetinde insanların yanı sıra bir de kapibara adlı bir kemirgen var. Ama zorunda kalmadıkça ona da saldırmıyorlar.
Tipik bir pirana diyeti genelde balıklar, kurtçuklar, deniz böcekleri, balık leşi ve çeşitli su bitkilerini içerir. En sevdikleri yiyeceklerse kabuklu deniz hayvanlarıdır. Ölmüş bir insanla karşılaşsalar bile ancak bu besinler konusunda kaynakları azaldığı zamansaldırıya geçiyorlar. Piranaların sürü halinde gezmelerinin sebebiyse diğer avcılardan korunmak. Yani sanıldığının aksine acımasız katiller değiller.
popsci.com.tr Tarafından Hazırlanmıştır.