Pilotların en sık yakalandığı hastalık: Kanser
Güncelleme Tarihi:
Murat ÇAKIR- İSTANBUL (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Şubat 27, 2013 12:42
Türkiye Havayolu Pilotları Derneği (TALPA) tarafından düzenlenen “2. Pilotlar 2013 Havacılık Çalıştayı’nda konuşan TALPA Başkanı Kaptan Pilot Gürcan Mantı, "Kozmik radyasyona ve uçuş aletlerinden yayılan elektromanyetik dalgalara, jet yakıtı buharına, ultraviyole ışınlarına maruz kalan pilotların en sık yakalandığı hastalığın kanser olduğunu neredeyse her hafta kaybettiğimiz meslektaşlarımızın acı haberleriyle öğrenmek bizleri derinden yaralamaktadır" dedi.
Atatürk Havalimanı’nda bugün Dış Hatlar terminali Ali Sürmen Toplantı Salonunda düzenlenen çalıştayda, pilotların özlük hakları ile çalışma şartlarının yanı sıra, kabin ekibi ve sık uçan yolcuların maruz kaldığı kozmik radyasyon tehlikesi de gündeme getirildi. TALPA Başkanı Kaptan Pilot Gürcan Mantı, teknolojinin her geçen gün geliştiği bir ortamda mesleklerinin basite indirgendiği bir süreci yaşadıklarını belirterek, şöyle konuştu:
“ Pilotluk gibi bilgi, beceri, karar verme yeteneği, sezgi ve sürekli eğitimi zorunlu kılan bir mesleğin adeta sıradan bir iş konumuna getirilmeye çalışıldığını üzülerek gözlemlemekteyiz. Bizler sosyal hayatını feda eden, aile bağları zayıflayan, sağlığını kaybeden bir meslek grubuna dönüşmesi bizleri son derece rahatsız etmektedir.
"ACI HABERLER BİZİ DERİNDEN YARALIYOR"
Uzun uçuş süreleri, dinlenme sürelerinin azaltılması pilotların sadece fiziksel dengesini etki etmekle kalmamakta, ruhsal dünyasında da onarılmaz yaralar açmaktadır. Her yıl ortalama 1000 saat süre ile kokpitte hareketsiz kalan pilotların bel-boyun ve omurga rahatsızlıklarına maruz kalması yaşam kalitelerini düşürmektedir. Bir ayda önce New York’a, sonra Osaka’ya giden, finali de dünyanın en güney noktası Cape Town’da yapan bir pilotun yaşadığı yorgunluk, bitkinlik, ritim bozukluğu ve biyolojik saat ölümcül rahatsızlıkları da tetiklemektedir. Kozmik radyasyona ve uçuş aletlerinden yayılan elektromanyetik dalgalara, jet yakıtı buharına, ultraviyole ışınlarına maruz kalan pilotların en sık yakalandığı hastalığın kanser olduğunu neredeyse her hafta kaybettiğimiz meslektaşlarımızın acı haberleriyle öğrenmek bizleri derinden yaralamaktadır."
KALP DAMAR RAHATSIZLIKLARI
Kaptan Pilot Mantı, "Aşırı yorgunluk stres ve arkamıza aldığımız yolcuların sorumluluğunun yarattığı sağlık sorunları giderek artmakta, kalp damar hastalıkları pilotlarda en sık rastlanan rahatsızlıkların başında gelmektedir. Yolcularımızı sevdiklerine kavuşturmak sıkıntılarımızı unuttursa da kalıcı sağlık sorunlarıyla birlikte yaşayacağımız gerçeği, mesleğe sağlıklı olarak başlayan bizlere uçuş yaşamımıza acı bir hatırası olarak kalmaktadır“ diye konuştu.
Mantı, bu sorunların çözümü için başta havayolu işletmeleri olmak üzere tüm sektöre önemli görevler düşmekte olduğunu da sözlerine ekledi.
KOZMİK RADYASYON NEDİR
Dünya, uzaydan gelen yüksek enerjili parçacıklarla sürekli olarak bombardımana maruz kalıyor. Güneşin aktif durumuna (güneş patlamalarına), yerin manyetik alanına ve yerküreden yüksekliğe (irtifa) bağlı olarak kozmik ışınların yoğunluğu değişiyor. Kozmik ışın yoğunluğu ekvatordan kutuplara gidildikçe artıyor. Böylece, insanların aldığı radyasyon, oranı da yükseliyor. Uçuş yüksekliğindeki kozmik ışın yoğunluğu, yer seviyesine oranla daha fazla olduğundan, uçakla yapılan seyahatlerde yer seviyelerine göre daha fazla kozmik ışına maruz kalınıyor. Uçuşlarda alınan radyasyon dozu, uçuş süresine, uçuş rotasına ve irtifaya (yüksekliğe) bağlı olarak değişim gösteriyor.
“ Pilotluk gibi bilgi, beceri, karar verme yeteneği, sezgi ve sürekli eğitimi zorunlu kılan bir mesleğin adeta sıradan bir iş konumuna getirilmeye çalışıldığını üzülerek gözlemlemekteyiz. Bizler sosyal hayatını feda eden, aile bağları zayıflayan, sağlığını kaybeden bir meslek grubuna dönüşmesi bizleri son derece rahatsız etmektedir.
"ACI HABERLER BİZİ DERİNDEN YARALIYOR"
Uzun uçuş süreleri, dinlenme sürelerinin azaltılması pilotların sadece fiziksel dengesini etki etmekle kalmamakta, ruhsal dünyasında da onarılmaz yaralar açmaktadır. Her yıl ortalama 1000 saat süre ile kokpitte hareketsiz kalan pilotların bel-boyun ve omurga rahatsızlıklarına maruz kalması yaşam kalitelerini düşürmektedir. Bir ayda önce New York’a, sonra Osaka’ya giden, finali de dünyanın en güney noktası Cape Town’da yapan bir pilotun yaşadığı yorgunluk, bitkinlik, ritim bozukluğu ve biyolojik saat ölümcül rahatsızlıkları da tetiklemektedir. Kozmik radyasyona ve uçuş aletlerinden yayılan elektromanyetik dalgalara, jet yakıtı buharına, ultraviyole ışınlarına maruz kalan pilotların en sık yakalandığı hastalığın kanser olduğunu neredeyse her hafta kaybettiğimiz meslektaşlarımızın acı haberleriyle öğrenmek bizleri derinden yaralamaktadır."
KALP DAMAR RAHATSIZLIKLARI
Kaptan Pilot Mantı, "Aşırı yorgunluk stres ve arkamıza aldığımız yolcuların sorumluluğunun yarattığı sağlık sorunları giderek artmakta, kalp damar hastalıkları pilotlarda en sık rastlanan rahatsızlıkların başında gelmektedir. Yolcularımızı sevdiklerine kavuşturmak sıkıntılarımızı unuttursa da kalıcı sağlık sorunlarıyla birlikte yaşayacağımız gerçeği, mesleğe sağlıklı olarak başlayan bizlere uçuş yaşamımıza acı bir hatırası olarak kalmaktadır“ diye konuştu.
Mantı, bu sorunların çözümü için başta havayolu işletmeleri olmak üzere tüm sektöre önemli görevler düşmekte olduğunu da sözlerine ekledi.
KOZMİK RADYASYON NEDİR
Dünya, uzaydan gelen yüksek enerjili parçacıklarla sürekli olarak bombardımana maruz kalıyor. Güneşin aktif durumuna (güneş patlamalarına), yerin manyetik alanına ve yerküreden yüksekliğe (irtifa) bağlı olarak kozmik ışınların yoğunluğu değişiyor. Kozmik ışın yoğunluğu ekvatordan kutuplara gidildikçe artıyor. Böylece, insanların aldığı radyasyon, oranı da yükseliyor. Uçuş yüksekliğindeki kozmik ışın yoğunluğu, yer seviyesine oranla daha fazla olduğundan, uçakla yapılan seyahatlerde yer seviyelerine göre daha fazla kozmik ışına maruz kalınıyor. Uçuşlarda alınan radyasyon dozu, uçuş süresine, uçuş rotasına ve irtifaya (yüksekliğe) bağlı olarak değişim gösteriyor.