Aslan BATUR
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 16, 2008 00:00
Son yıllarda petrol fiyatlarında yaşanan hızlı yükseliş ve çevreci politikaların ağırlık kazanması, önceden bu gelişmelere hazırlıklı olan otomobil üreticilerinin bile canını sıkıyor. Günümüzde petrol tüketimini azaltan hibrid (melez) teknolojisinin sadece bir ’köprü’ görevi gördüğü ve gelecekte tamamen elektrik enerjisi ile çalışan otomobillerin önünü açacağı kabul ediliyor.
Diğer bir yandan araştırmalar içten yanmalı motorların en azından önümüzdeki 10 yıllık periyotta kullanılmaya devam edileceğini işaret ediyor. Yani üreticiler, aslında ekonomiden çok çevreci uygulamalardan dolayı ağırlaşan emisyon değerlerine ayak uydurmak için bu yola başvuruyor. Otomotiv endüstrisinin tasarruf etmek için benzinden dizel yakıta yöneldiği günlerde dahi isyan eden otomobil fanatikleri önümüzdeki dönemde, motorsporlarında büyük başarı yakalayan dizel motorları bile mumla arayacak gibi görünüyor.
Çünkü düne kadar benzin konusunda cömertlikleri ile ünlenen süper spor otomobil üreticileri bile benzinin maliyeti ve çevreye etkisi nedeniyle alternatif yollar aramaya başladı. Spor otomobil denildiğinde akla gelen ilk markalardan biri olan İtalyan üretici Ferrari, küresel ısınmaya yol açan sera gazı salınımını yarıya indiren hibrid araç geliştirmeye başladığını açıkladı. Başkan Luca Cordero di Montezemolo, bu teknolojiyle araçlarında açığa çıkan karbondioksit gazını 2012’ye kadar yüzde 40 oranında azaltmayı hedeflediklerini söyledi. Ancak bu yeniliğe rağmen Ferrari’nin karakteristik özelliklerini kaybetmeyeceği ancak yeni teknolojilerin safkan sürüş zevkini etkileyeceği belirtiliyor. İlk çevreci hibrid otomobilin 2015 yılında piyasaya sunacaklarını söyleyen Montezemolo, "Formula 1’de yaptığımız gibi araçlarımızı geliştirecek alternatif enerji kaynaklarını araştırıyoruz. Kinetik Enerji Geri Dönüşüm Sistemi (KERS) de fren sisteminden güç kazanacak" dedi. Montezemelo, güçlü motorlarla özdeşleşen Ferrari otomobillerin elektrikli ya da hibrid olmasının alıcılarda hayal kırıklığı oluşturma riskine ilişkin olarak, Ferrari’nin dünyanın en iyi spor otomobillerini ürettiğini ve ne olursa olsun onun yine de bir Ferrari olacağını söyledi.
Spor otomobil dünyasında ayrı bir yere sahip olan Alman üretici Porsche ise geçtiğimiz yıl markanın karakterine aykırı olduğunu gerekçe göstererek hiç bir zaman dizel motorlu bir model üretmeyeceğini açıklamıştı. Aradan geçen bir yıl gibi kısa sürenin ardından dizel motorlu Cayenne üretimine başlayacağını açıklayan Alman üretici, bu modeli 2009 Mart’ında yollara çıkaracağını da duyurdu. Daha önceleri SUV’ye tepeden bakan birçok üreticiye, yakaladığı başarı ile lüks 4x4 üretimi konusunda örnek olan Porsche, "İmaj hiçbir şeydir, kár her şey" diyerek bir bakıma dizel konusundaki bu lafını da yutmuş oldu. Üretimine önümüzdeki yıl başlanacak olan dizel Cayenne’de, Audi Q7’de de görev yapan 3.0 litre 240 beygir gücündeki V6 dizel motor kullanılacak.
Cayenne model ailesinin daha ekonomik ve çevreci modeli Cayenne Hybrid ise 2010 yılından itibaren yollara çıkacak.
Markanın kurucusu Ferdinand Porsche’nin 1900 yılında Viyana’da karoser üreten Ludwig Lohner ile dünya
üzerindeki ilk hibrid otomobili Lohner-Porsche’yi geliştirmesinden sonra ortaya çıkan ikinci araç olan Cayenne Hybrid, 100 km’de ortalma 8.9 litre yakıt tüketim değeriyle ön plana çıkıyor. Porsche Cayenne Hybrid, içten yanmalı mevcut benzinli motor seçeneklerinin yanı sıra 240 adet pilden oluşan ve 50 beygir güç üreten özel bir aküyle donatılıyor. Piller, araç hareket halindeyken yeniden kazanımlı fren sisteminden ve motordan aldığı enerjiyi biriktiriyor. Bu şekilde elde edilen enerji, daha sonra, motor olmadan sadece elektrikli güç ünitesi kullanılarak aracın tahrik edilmesini sağlarken, motoru daha fazla güçle çalışması ve yolda daha fazla performans göstermesi için destekleyebiliyor. Alman üreticinin bir diğer önemli silahı 4 kapılı Coupe modeli Panamera da, çevreci motorlarla donatılacak. Güçlü benzinli motorlara önemli alternatifler sunması beklenen Panamera’da, 8 silindirli 4.2 litre 322 beygir ve R8 TDI Le Mans konseptinde ortaya çıkarılan 12 silindirli 6.0 litre 500 beygir gücündeki dizel motorların kullanılması bekleniyor. 2010 yılında yollara çıkacak olan Panamera’da, Cayenne’de görev yapan hibrid teknolojisi de kullanılacak.
Güneş enerjisi ve LPG hibrid yoldaSonunda spor otomobillerin de yeşiller ligine adım atması, bir bakıma bu teknolojilerin önümüzdeki yıllarda sektördeki bütün üreticiler tarafından kullanılacağının bir göstergesi olma niteliği taşıyor. Peki, spor otomobil üreticilerini bir kenara bırakacak olursak, diğer üreticilerde son durum ne? Petrolün, artık son demlerini yaşadığına inanan Mercedes de, alternatif yakıt konusunda Ar-Ge yapan firmaların başında geliyor. Alman üreticinin geliştirdiği, A ve B Serilerinde kullandığı ’Start/Stop’ teknolojisi ile dur-kalk trafikte yakıt ekonomisi sağlıyor. Ayrıca, dizel motorlu araçların daha çevreci olması için geliştirdiği ’Bluetech’ teknolojisi, dizel ile benzinin olumlu özelliklerini birleştiren DiesOtto motor ve hidrojen ile çalışan F600 Hygenius konsepti markanın çevreci çalışmalarının başında geliyor. Geleceğin otomobillerinin elektrik ve hidrojen ile yol alacağını düşünen Mercedes, özellikle hidrojen konusunda iddialı. Öyle ki; Mercedes, 2015 yılına gelindiğinde araçlarının çok büyük bir kısmının petrolden bağımsız çalışacağını belirtiyor.
TOYOTA’DAN GÜNEŞ ENERJİSİ Hibrid konusunda en tecrübeli üretici konumundaki Toyota ise sahip olduğu bu teknolojiyi hız kesmeden yenilemeye ve diğer modellerine de yaymaya devam ediyor. Japon üretici, ilk göz ağrısı Prius’un yeni jenerasyonunu yollara çıkarmaya hazırlanıyor. 2010 yılında tanıtılacak olan yeni Prius, üzerindeki güneş panellerinden elde edeceği elektrik enerjisi sayesinde klima, farlar, iç ve dış aydınlatma gibi aracın birçok elektronik donanımını aküye yük olmadan kullanabilecek. Bu teknoloji de güneş enerjisi ile çalışan otomobil için ilk adım olma özelliği taşıyor.
HYUNDAI’DEN LPG’Lİ HİBRİDKoreli üretici Hyundai de dünyada ilk kez geliştirilen yepyeni teknolojiye sahip çevre dostu otomobilini 2009’da pazara sunmaya hazırlanıyor. Elantra LPI HEV hibrid araçta, hem LPG ile çalışan motor hem de elektrikli motor kullanılarak, yakıt tüketimi ve zararlı gazların salınımı düşürülüyor. İlk etapta Güney Kore’de satışa sunulacak olan Elantra LPI HEV, dünyanın LPG ile çalışan ve Lityum Polimer bataryalarını kullanan ilk hibrid otomobili olma özelliğini taşıyor. Araçta Likit Petrol Enjeksiyonlu (LPI) 1.6 litre hacimli motor ile birlikte 20 beygir gücünde elektrikli motor görev yapıyor. Yüzde 40 oranında yakıt tüketimini düşüren araç, benzinli motora sahip olan Elantra modeline göre de yüzde 50 daha ekonomik.