Petrol belgeleri devlette, açıklayın

Irak'tan bedava petrol aldığı iddia edilenler arasında adı geçen emekli gazeteci Lütfü AkdoÄŸan, yapılan ticaretin resmi belgelerinin devletin elinde olduÄŸunu, BM kontrolü altında yapılan ticaretle ilgili evrakların açıklanması halinde olayın çözüleceÄŸini söyledi.GEÇEN hafta, Saddam Hüseyin devrilmesinden sonra Irak'ta yayım hayatına baÅŸlayan El Mada isimli gazetenin, ‘Saddam’dan bedava petrol aldılar, savaÅŸ karşıtı lobi yaptılar' iddiası ile ortaya attığı ve dünya basınında yankı bulan listedeki isimlerden Lütfü AkdoÄŸan, iddiaları bir defa daha yalanladı.Toplam 46 ülkeden 270'i aÅŸkın ÅŸirket, kiÅŸi, devlet adamı, kilisenin yer aldığı listede adı olduÄŸu için geçen hafta Hürriyet gazetesinde yapılan haberde bir açıklaması bulunan Lütfü AkdoÄŸan, ‘bedava petrol’ haberlerini sürmesi üzerine bir açıklama daha yaparak, ‘‘Kimse kimseye iftira etmesin. Bütün belgeler devlette vardır. Kimseye bir kuruÅŸluk bedava petrol verilmemiÅŸtir, verilemez de. Devlet elinde olan belgeleri açıklasın, herÅŸey ortaya çıkar’’ dedi.1950 yılında gazeteciliÄŸe baÅŸladığını söyleyen AkdoÄŸan, ‘‘1954 yılında da Arap ülkeleriyle gazeteci olarak iliÅŸkim baÅŸladı. Bölgedeki bütün savaÅŸlarda, savaÅŸ muhabiri olarak bulundum. 50 yıldır, Türkiye'nin bütün Arap ülkeleriyle ticari, siyasi, ekonomik iliÅŸkilerinde çok önemli rol oynadım. Türkiye'nin ve Türk kuruluÅŸlarının bu bölgedeki geliÅŸmelerinde rolüm oldu. Kuveyt'in Mersin'deki suni gübre yatırımda da Kerkük-Ceyhan boru hattının yapımına kadar çok geniÅŸ bir yelpazede yer aldım’’ diye konuÅŸtu.1965-69 döneminde milletvekilliÄŸi yaptığını ve DışiÅŸleri Komisyonu mensuplarından biri olduÄŸunu ifade eden AkdoÄŸan, o dönemde de yine Arap ülkeleriyle olan iliÅŸkileri geliÅŸtirmek için gayret sarfettiÄŸini belirtti.50 YILDIR ÇALIÅžIYORUMSon 50 yıldır mesleÄŸi dışında kiÅŸisel kazanç elde etmediÄŸinin altını çizen AkdoÄŸan, ‘‘Şahsen ticari hiç iliÅŸkim olmadı. Bütün görüşmelerimden DışiÅŸleri Bakanlığı ve devletin en üst kademeleri bilgilendirildi. Menderes zamanında, Demirel zamanında, Ecevit zamanında, Türkiye'nin Arap ülkeleriyle olan iliÅŸkilerini geliÅŸtirmesinde yardımcı oldum. Bugün Türkiye'nin Irak ile iÅŸ yapan en büyük ÅŸirketlerine, Irak'la iÅŸ yapmaları için bir dava adamı olarak yardım ettim ve bir tek kuruÅŸluk menfaat elde etmedim’’ dedi. AkdoÄŸan, ‘‘Irak petrolü uygulanan ambargo sonrasında Saddam'ın kontrolünden çıktı. Her damlasında MehmetçiÄŸin kanı bulunan bu Arap petrolü gerçekten bana verilmiÅŸ olsaydı, seve seve alır, ülkeme verirdim. Ancak petrol Saddam'ın deÄŸil, BirleÅŸmiÅŸ Milletler'in (BM) elindeydi. AnlaÅŸmaları BM onaylar, fiyatları belirler, para akışını kontrol eder. Belgeler Türk DışiÅŸleri Bakanlığı aracılığıyla BM'ye ulaşır. Haliyle bütün belgeler devletin elinde var. Türk iÅŸ dünyasının kısa sürede Irak'a 700-800 milyon dolarlık ihracat yapması bazı çevreleri rahatsız etti. Eminim ki, devlet elindeki belgelerle gereÄŸini yapacaktır’’ dedi.Â