Güncelleme Tarihi:
ALMANYA'nın Mönchengladbach kentinde ayrılmak istediği kocası Erol Peşter (38) tarafından vurularak öldürülen Rukiye Peşter'in (38) ihmal kurbanı olduğunun ortaya çıkması üzerine, Eyalet Adalet Bakanlığı, Mönchengladbach Savcılığı, hakim ve polis üzerindeki baskılar arttı. Sosyal Demokrat Parti (SPD) Kuzey Ren Vestfalya Eyalet Meclisi grubu, konuyla ilgili olarak eyalet meclisinde bir araştırma komisyonu kurulmasını istedi.
Bakan zorda
Hakkında tutuklama kararı olmasına rağmen tutuklanmayan ve tutuklanmadığı için de rahatça gidip karısını ve kızı Derya'yı (18) sokak ortasında öldürebilen Erol Peşter nedeniyle en çok Eyalet Adalet Bakanı'nın başını ağrıtmaya başladı.
Savcılık, hakim ve polis olduğu kadar, olayla bizzat ilgileneceğini açıklayan Kuzey Ren Vestfalya Adalet Bakanı Roswitha Müller-Piepenkötter de eleştirilerden nasibini alıyor. İki ay önce Siegburg ve çevresindeki cezaevlerinde yaşayan şiddet, tecavüz ve cinayet olaylarıyla ilgili eleştirilere maruz kalan bakan, bu kez de Mönchengladbach savcılığı ve Emniyet teşkilatında yaşananlardan dolayı zor
Açıklama yaptılar
Mönchengladbach Mahkemesi ile savcılık olayda ihmal olduğu yönündeki kuşkuları güçlendiren bir açıklama yaptılar. Açıklamada, "Objektif olarak aslında, zanlının duruşmadan sonra tutuklanması için imkan vardı. Gelişmeleri şaşkınlık ve telaşla karşılıyoruz" denildi.
Bu arada, ihmal olasılığına karşın Krefeld Savcılığı da Mönchengladbach Savcılığı hakkında soruşturma başlattı. Federal Başsavcılık'ın talimatı ile başlatılan soruşturma kapsamında, Mönchengladbach Savcılığı "ihmal sonucu ölüme sebebiyet verme" suçlamasına karşın mercek altına alınacak.
Kriminal polis tepki gösterdi
Cinayetten bir saat sonra teslim olan öfkeli koca Erol Peşter'in, hakkında tecavüz suçundan ötürü tutuklama kararı olmasına rağmen mahkemeden elini kolunu sallayarak çıkmasına polis teşkilatından bile tepki geldi.
Federal Asayiş Polisleri Birliği Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Eyalet Teşkilatı Başkanı Wilfried Albishausen, "Adalet bu olayda açıkça yanlış tepki göstermiştir" diye konuştu. Yargıcın tutumunu eleştiren Albishausen, "Yargıç, savcılığı arayıp polis istemektense, doğrudan kendi yetkisini kullanıp polisi mahkemeye getirtebilirdi. Böylece boşuna zaman kaybı da olmazdı" dedi.
Albishausen, olayda yargıcın ihmalini de şu sözlerle ima etti:
"Aslında çok kolay, davanın reisi olarak yargıç, derhal polisi arayarak, şüpheli şahsı geçici olarak gözaltına aldırabilirdi."
Dört ihmal bulunuyor - Emniyet, hakkında tutuklama kararı olmasına rağmen Erol Peşter'i tutuklamadı
- Savcılık, tutuklama kararını emniyete bildirmedi
- Yargıç, yetkisi olmasına rağmen Erol Peşter'i geçici olarak gözaltına almadı
- Rukiye Peşter öldürülmeden bir ay önce, “Beni koruyun” diye savcılığa dilekçe verdi, dilekçe bir türlü işleme konulmadı.