Perili Köşk canlandı

Güncelleme Tarihi:

Perili Köşk canlandı
Oluşturulma Tarihi: Mart 30, 2000 00:00

Haberin Devamı

Rumelihisarı'ndaki Yusuf Ziya Köşkü yıllarca metruk kalmıştı. Öyle ki adı Perili Köşk'e çıkmıştı. Sahibi Basri Erdoğan, Mimar Hakan Kıran'a binayı yeniden, aslına uygun olarak yaptırdı.

Rumelihisarı'nın sembollerinden biri olan Yusuf Ziya Paşa Köşkü'nün restorasyonu bitmek üzere. Geçen yüzyılın başında inşa edilen bu görkemli yapıya, son 30 yıldır harabe ve metruk olduğu için Perili Köşk adı verilmişti.

Son yıllarda içinde sadece bekçilik yapan bir ailenin yaşadığı köşkün onarım serüveni 1992'de başladı. Binanın sahibi Basri Erdoğan, restorasyonuhu mimar Hakan Kıran'a verdi.

Hakan Kıran, Perili Köşk'ün henüz mimarlık öğrencisiyken hayallerini süslediğini söylüyor: ‘‘O zamanlar bana İstanbul'da hangi binayı restore etmek istersin diye sorsalardı, ilk sırayı Perili Köşk alırdı. Eserin sahibiyle karşılaştığında çok heyecanlandım.’’

İşi almadan önce bina sahibiyle sıkı bir anlaşma yapan Kıran, eserin orjinal formundan sapmama konusunda teminat aldı.

Hakan Kıran, önceleri binanın yıkılmadan yapılması gerektiğini düşünüyordu. Ama binanın statik yapısında bozulmalar tespit edince işi üniversiteye bıraktı. Binanın arka duvarlarında yarım metreye varan çatlakların incelenmesi ve zemin etüdü sonucu binanın yıkılması doğrultusunda rapor hazırlandı.

Prof. Dr. Müfit Yorulmaz, Prof. Dr. Nafiz Çamlıbel ve Doç. Dr. Ahmet Ersel'in hazırladığı bu raporlar doğrultusunda Yüksek Anıtlar Kurulu'na proje başvurusu yapıldı. Kurul 18 ay sonra projeyi onayladı.

Geçen yüzyıl başında yapılan binada Marsilya, Büyükdere ve normal harman tuğlası kullanılmıştı. Bu tuğla ve taşlar tek tek sayılarak yerlerinden çıkarıldı. Yeniden yapımda örnek oluşturabilecek profilli ve değişik boyutlu tuğlalar, iç-dış pencere ve kapı silmeleri, saçak ve kat döşeme kotlarındaki silme, korniş ve kirpiler toplanarak muhafaza edildi. Özgün renkli cam vitraylar, metal merdiven ve balkon korkulukları, tüm metal basamak öğeleri, yeni yapıda kullanılmak üzere saklanmış.

İngiltere'de bulunuyor

Hakan Kıran, Marsilya ya da Büyükdere tarzı tuğlanın artık üretilmemesini büyük bir eksiklik olarak görüyor.

Ellerinde tuğla örnekleriyle memleketin tüm tuğla ocaklarını dolaşıyorlar. Büyük firmalardan da sonuç alamıyorlar. Sonunda İngiltere'de aradıklarını buluyorlar. Bir İngiliz firması tuğlaların dökümünü üstleniyor.

Metal için çözümü Denizli'de, ahşap için İstanbul'da buluyorlar.

Kıran Perili Köşk'ün restorasyonuna başlarken, belediye imar müdürlüğüne ve tapu dairesine giderek, her katı attıklarında ilgili memurun bulunmasını ve zabıt tutmasını istemiş. ‘‘Daha sonra üç santim, beş santim fazla oldu denilmemesi için bunu yaptık’’ diyor. ’’Eserin yüksekliğini 50 santim düşük tuttuk. Böylece en üst katın camları biraz küçük oldu ama olsun İstanbul kazandı.’’

Mydonose’un mimarı

Perili Köşkün restorasyonunu yapan Yüksek Mimar M. Hakan Kıran Tarihsel Çevre ve Yapı Korumacıları Derneği kurucu başkanı. Kıran, 1985 Mimar Sinan Üniversitesi mezunu. Restorasyon dalında ihtisas yapan Kıran, uzun yıllardır rolöve, restütisyon ve restorasyon projeleri üzerinde çalışıyor. Tasarımını yaptığı Binbirdirek Sarnıcı, uygulayıcı firma tarafından yanlış restore edilince Kıran, projesini geri çekmiş ve bundan sonra tasarım ve uygulamayı bir arada yürütmeye karar vermiş. Hakan Kıran'ın çalışmalarından bazıları şöyle: Aya Yorgi Kilisesi Kompleksi, Celalettin Bey Köşkü, Reşitpaşa Köşkü, Tuzcubaba Konağı, Zehra Hanım Köşkü, Seferoğlu Yalısı, Ali Şükrü Bey Konağı. Kıran dekorasyon işi de yapıyor. İşlerinden en ünlüsü, Mydonesse Showland Piramit Çadırı. Konteynır - çadır - çelik karma demontabl yapım tekniğini birleştirip geliştirerek kullandığı bu yapının dekorasyonunu da kendisi yapmış. Kıran geleneksel ahşap el oymacılığının geliştirilmesi için üç yıl önce Kastamonu'da bir atölye kurmuş. 60 öğrenci ve ustanın çalıştığı atölyede 100 yıllık ağaçlardan üretilen Osmanlı tarzı mobilyalar dünyanın her yanından alıcı buluyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!