OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 19, 2003 00:00
Aralık başında Ankara'ya gelen ABD Savunma Bakan Vekili Paul Wolfowitz, Erdoğan'ı Bush adına kutlarken, Beyaz Saray davetini de iletti. Bu daveti Cüneyt Zapsu ayarlamıştı.ABD Savunma Bakan Vekili Wolfowitz, bir hafta önce güvenoyu alan Başbakan Gül'den ‘Türkiye’nin kuzey cephesinde ABD ile işbirliği yapmasını' istedi. Büyükelçi Pearson'ın evinde Erdoğan'la yenilen yemekte ise Gül yoktu. Erdoğan Beyaz Saray'a da davet edildi. Ancak Pearson, Erdoğan'ın ne zaman Başbakanlık koltuğuna oturacağı belli olmadığından bu davetin muhtemel sakıncaları konusunda Washington'u uyardı. AKP hükümeti TBMM'den 28 Kasım Perşembe günü güvenoyu aldı. Tam 5 gün sonra 3 Aralık tarihinde ABD Savunma Bakan Vekili Paul Wolfowitz, beraberinde Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşler Müsteşarı Mark Grossman olduğu halde Ankara'ya geldi.Pentagon'un AKP hükümetini Irak stratejisinde yanına çekebilmek için ne kadar büyük bir sabırsızlık içinde olduğu, ziyaretin zamanlamasından belliydi. Wolfowitz, ilk görüşmesini Başbakan Abdullah Gül ile yaptı. Kutlama faslından sonra hemen konuya girdi Pentagon yetkilisi:‘‘Türkiye
seçim sürecinde yol alırken, Türk makamlarıyla Irak üzerinde bir dizi hazırlık yürüttük. Planlama sürecinde bazı adımlar atıldı. Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Uğur Ziyal ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özkök, Washington'u ziyaret ettiler. Herhalde sizi temasları hakkında bilgilendirmişlerdir. Ayrıca, Türk ekonomisinin muhtemel bir savaşta uğrayacağı zararın karşılanması için 2 milyar dolara yakın bir hibe kaynağı sağlayabileceğiz.’’DAHA GEÇEN HAFTA GÜVENOYU ALDIKWolfowitz, şöyle devam etti:‘‘Başkan Bush, henüz bu konuda nihai kararını vermiş değil. Ama bizim planlamamızı yapabilmemiz için hazırlıklarımızı önceden başlatmamız gerekiyor. Bizim tercihimiz Türkiye'nin kuzey cephesinde ABD ile tam işbirliğine girmesidir.’’Gül, ‘‘Hükümetimiz daha geçen hafta güvenoyunu aldı’’ diye söze girdi ve şöyle dedi:‘‘Hükümetimiz ABD'yi stratejik ortağı olarak görmektedir. Biz Irak rejiminin iyi bir yönetim olmadığı konusunda sizinle hemfikiriz. Üstelik, bunu en iyi bilecek durumdaki ülkelerden biriyiz. Saddam Hüseyin'in halkına verdiği zararı biliyoruz. Kuzeyden keşif uçuşları zaten sürmektedir. Demokratik bir ülke olarak yasalarımız çerçevesinde ABD ile görüşmeleri sürdüreceğiz. Meclis’te mutlak çoğunluğumuz olsa da, bu tür kararların Meclis tarafından alınması gerekiyor. Hükümetimizin yetki sahasına giren bazı konularda size olumlu yanıt verebiliriz. Ancak bizim yetkimiz dışındaki konularda Meclis'e gitmemiz gerekecektir.’’HEM KUZEY CEPHESİ HEM KIBRIS GÜÇ OLURBaşbakan, ayrıca Kıbrıs konusunu da ilk kez pazarlığın içine dahil etti. BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Kıbrıs sorununa ilişkin kapsamlı çözüm planı 10 Kasım tarihinde taraflara sunulmuştu. AKP hükümeti, oldukça ağır ödünler içeren bu plana da yanıt vermek durumundaydı. Şöyle dedi Başbakan:‘‘Irak'la ilgili taleplerinize sizin istediğiniz süre içinde yanıt veremeyebiliriz. Çünkü, bizden BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Kıbrıs planına da yanıt vermemiz isteniyor. Kamuoyumuzun hem Annan planı, hem de Irak'la ilgili talepleriniz konusunda aynı anda ikna edilebilmesi kolay olmayacaktır.’’Wolfowitz, Kıbrıs sorunuyla pek ilgili değildi. ‘‘Yasalarınızın gereği olarak Meclis'ten karar almanız gerektiği hususunu saygıyla karşılıyoruz. Ama bizim de planlamamızı yapabilmemiz için tutumunuzu baştan öğrenmemiz gerekir’’ dedi Pentagon yetkilisi ve şu soruyu yöneltti:‘‘Türkiye kuzey cephesine destek verecek midir? Hükümetinizin bu konudaki yanıtını en kısa zamanda bildirmesini bekliyoruz.’’ADIM ADIM GİDELİM ÖNCE KEŞİF FAALİYETİGül, ‘‘Bu aşamada bizim size yapabileceğimiz tek jest, hükümetimizin yetkisi içinde olan konularda bazı adımlar atmak olabilir. Bu çerçevede üslerle ilgili keşif faaliyetinin başlamasını kabul edebiliriz. Ancak daha sonraki aşamalarla ilgili taleplerinizin TBMM'den geçmesi gerekecektir’’ diye karşılık verdi.Wolfowitz'in Gül'ün önüne koyduğu takvim, üslerdeki keşif faaliyetinin aralık ayının 3'üncü haftasında başlamasını, bunun için Pentagon'un istihkam biriminden 150 kişilik bir heyetin hemen Ankara'ya gönderilmesini öngörüyordu.Wolfowitz'in takvimine göre, mühendislik çalışmasının aralık ayı sonuna kadar tamamlanmasından sonra ocak ayı başında mühendislerin fizibilite çalışması bitirilecek ve üslerdeki inşaat faaliyeti 15 Ocak tarihinde başlayacaktı.Bu çerçevede Irak'a geçiş yapmak üzere gelecek Amerikan birlikleri için yığınaklanma merkezleri inşa edilecek ve en son aşamada da Amerikan muharip birlikleri Türkiye'ye nakledileceklerdi. DEVLET ZİRVESİ KEŞİF FAALİYETİNE EVET DİYORBöylelikle 1) Keşif faaliyeti, 2) Üslerin yenilenmesi, yeni tesislerin inşası ve 3) ABD muharip birliklerinin gelişi olmak üzere 3 ayrı aşama söz konusuydu.Ancak Wolfowitz, Gül karşısında Irak stratejisinde bu şekilde parça parça gitmek yerine toptan bir yaklaşımla bütün aşamalar için açık çek alacağı kesin bir yanıt peşindeydi.Gül, 3 Aralık tarihindeki görüşmede yalnızca keşif faaliyetine ‘‘Evet’’ dedi, diğer aşamalar için kapıyı açık bıraktı. Ancak kapıyı açık bırakırken bu aşamalarda nihai söz hakkının TBMM'de olacağına da dikkat çekti.Burada önem taşıyan husus, Gül'ün keşif faaliyetine verdiği ‘‘Evet’’ yanıtının hafta sonunda Çankaya Köşkü'nde Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in başkanlığında düzenlenmiş olan ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün de katıldığı devlet zirvesinden çıkmış olmasıydı.Ancak, yalnızca keşif faaliyetine ‘‘Evet’’ denmesi bile Wolfowitz açısından bu aşamada yeterliydi. Amerikan tarafı, bu yanıtı Türk hükümetinin Irak'a savaş stratejisine angaje olduğunu gösteren ilk ciddi niyet beyanı olarak değerlendirdi ve gerisinin nasıl olsa geleceğini hesapladı.Gizli plan, Büyükelçi’nin evinde masaya konuyor BAŞBAKAN Gül'den keşif faaliyeti için gerekli izni kopartmış olması, Wolfowitz açısından ilk somut adım olarak tatmin ediciydi. Ancak Pentagon açısından parti olarak iktidarı elinde tutan AKP'nin lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın alacağı tutum da önemliydi. 3 Aralık akşamı ABD Büyükelçisi Robert Pearson'un konutunda ayrı bir buluşma ayarlandı.
Yemek 4+4 formülüne göre yenecekti. YemeÄŸe Amerikan tarafından Wolfowitz, Grossman, Pearson ve bir Pentagon yetkilisi olmak üzere hepsi de resmi sıfat taşıyan 4 temsilci katıldı. ErdoÄŸan'ın yanında ise çevirmenliÄŸini de yapan Ä°stanbul Milletvekili Egemen Bağış, siyasi danışmanı Adana Milletvekili Ömer Çelik ve özel danışmanlığı yapan, o tarihte ticari iÅŸlerini tasfiye etmediÄŸi için iÅŸadamı statüsünde bulunan Cüneyd Zapsu yer alıyordu. Resmi sıfat taşıyan hiçbir yetkili yoktu Türk tarafında. Wolfowitz, ABD stratejisini ana hatlarıyla ErdoÄŸan'a da açtı. Hatta, Gül'e söz ettiÄŸi üslerin yenilenmesine ait zaman çizelgesinin bir kopyasını ErdoÄŸan'a da anlattı. ERDOÄžAN'IN BEYAZ SARAY'A DAVETÄ°NÄ° ZAPSU AYARLADIAyrıca Wolfowitz, ErdoÄŸan'a BaÅŸkan Bush'un seçim baÅŸarısından dolayı kendisini kutlayan yazılı bir mesajını ve bir hafta sonrası için (10 Aralık) Beyaz Saray'ı ziyaretine iliÅŸkin bir sözlü davetini iletti. Bush'un bu jestinin ErdoÄŸan için büyük bir deÄŸeri vardı. Kendisi yasaklı olduÄŸu için TBMM'ye girememiÅŸti. Oysa Beyaz Saray'da kabul edilmesi Türkiye'de elde edemediÄŸi meÅŸruiyetin kendisine Beyaz Saray tarafından tanınması anlamına gelecekti. Daha ilginci, davetin Cüneyd Zapsu tarafından ayarlanmış olmasıydı. Zapsu, Washington'a gitmiÅŸ, ErdoÄŸan'ın davet edilmesi için yoÄŸun bir lobi faaliyeti yürütmüştü. Wolfowitz, ErdoÄŸan'la görüşmesinden kuzey cephesini AKP Lideri'nin de destekleyeceÄŸi anlayışıyla ayrıldı. ZAPTI TUTULMAYAN 4+4 YEMEKTE KONUÅžULANLAR GÃœL'E Ä°LETÄ°LMEDÄ°Ancak ErdoÄŸan'ın Wolfowitz'le yaptığı ve resmi tutanaÄŸa dökülmeyen, yani devlet arÅŸivine girmeyen bu görüşmenin içeriÄŸi Gül'e hiçbir zaman ulaÅŸmadı. Gül, ABD ile her aÅŸamada iÅŸi pazarlığa çekmek ve son aÅŸamada olayı TBMM'nin takdirine bırakmak stratejisinde yol almaya çalışırken, Zapsu kanalıyla ne gibi mesajların verildiÄŸi hususunda tam bilgisi yoktu. ABD tarafı ise hem Gül, hem de ErdoÄŸan üzerinden sonuca gitmek niyetindeydi. Ancak Washington'un bu tutumu krizin daha sonraki aÅŸamalarında tam bir ‘‘kanal enflasyonu’’na, daha doÄŸrusu hesap hatalarına yol açtı.Peçeteye yazılan gizli plan Hilton’da basına sızıyorTEZKERE olayının belki de en ilginç hikáyesi, Ankara Hilton Oteli'nde yaÅŸandı. O akÅŸam ABD Büyükelçisi, rezidansında AKP Genel BaÅŸkanı Tayyip ErdoÄŸan ve Savunma Bakan Yardımcısı Wolfowitz'e bir yemek vermiÅŸti. YemeÄŸe Tayyip ErdoÄŸan'ın yakın çevesinden de 3 kiÅŸi katılmıştı.Bunlar Cüneyd Zapsu, Egemen Bağış ve Ömer Çelik'ti. Bu üçlü yemekten sonra Hilton Oteli'ne gelerek Wolfowitz'le birlikte Ankara'ya gelen Amerikalı gazetecilere brifing verdi. Masada Zapsu'nun yanına oturanlardan biri The Weekly Standart Gazetesi'nin muhabiri Stephen Hayes'ti. Hayes'in dikkati birden Zapsu'nun önünde duran káğıt peçete üzerine yazılmış nota takıldı. Bu notta, Wolfowitz'in Türkiye'deki üslerde yapılacak olan modernizasyona iliÅŸkin zaman çizelgesi yazılıydı. ÖrneÄŸin, 15 Aralık'ta keÅŸif faaliyeti baÅŸlayacak, inÅŸaata da ocak ayının ortasında geçilecekti. Türk heyeti salondan ayrılmak üzereydi. Amerikalı gazeteci tam not alabilmek için heyeti bir süre daha salonda tutmalıydı. Bunun için bazı ek sorular yönelterek zaman kazanmaya çalıştı.Zapsu, bu sırada Amerikalı gazetecinin önündeki káğıdı kendi not defterine kopyalamakta olduÄŸunun farkında deÄŸildi. Hayes, bu olayı daha sonra çalıştığı dergide bütün ayrıntılarıyla yayınladı. Ancak, ÅŸu soru açıklık kazanmadı. Pentagon'un planını Zapsu'ya bizzat Wolfowitz mi vermiÅŸti? Yoksa Wolfowitz, ErdoÄŸan'a planlarını anlatırken Zapsu bu anlatımları mı not etmiÅŸti?ErdoÄŸan'ı Beyaz Saray'a çağırmayınWashington’un yaklaşımının Türk iç politikasında sıkıntılar yaratması kaçınılmazdı. ErdoÄŸan’ın ne zaman BaÅŸbakanlık koltuÄŸuna oturacağı meçhuldü. Nitekim, ABD’nin Ankara’daki Büyükelçisi Robert Pearson’un Washington’a gönderdiÄŸi deÄŸerlendirmelerde, ErdoÄŸan’ın Beyaz Saray’a davet edilmesinin muhtemel sakıncalarına iÅŸaret edilmekteydi. Gelgelelim, Pentagon’un ağırlığını koymasıyla ziyaret gerçekleÅŸti. Ãœstelik Beyaz Saray görüşmesinin öncesinde Monarch Oteli’nde Wolfowitz, bir hafta önce Ankara’da bir araya geldiÄŸi ErdoÄŸan ve Zapsu ile yeniden buluÅŸtu.Bu da tutanaksız bir görüşmeydi ve benzer ÅŸekilde sıkıntıya yol açtı. Bush, Beyaz Saray’da ErdoÄŸan’dan somut bir talepte bulunmadı. Talep, BaÅŸkan Yardımcısı Dick Cheney tarafından ErdoÄŸan’a açıldı. Cheney, kuzey cephesinin Irak stratejisi açısından önemini anlattıktan sonra ‘‘Bir an önce kararınızı vermenizi bekliyoruz’’ dedi. ErdoÄŸan, ‘‘Saddam bölge için tehlikelidir’’ diye karşılık verdi. Bush ve Cheney karşılarında Saddam’a kendileriyle aynı gözlüklerden bakan bir Türk lideri bulmuÅŸlardı.Â
button