pazar

Güncelleme Tarihi:

pazar
Oluşturulma Tarihi: Haziran 12, 2010 17:39

pazar

Haberin Devamı

Endişeli gözlemcilerin neredeyse bir asırlık bağlılığı ardından Türkiye’nin Batı’dan ayrıldığına dair başka belirtilere ihtiyacı varmış gibi görünmüyor.

 

Bu hafta yaşanan iki olay bu gerçeğin altını çizdi: İlk olarak Türkiye gönülsüz olmaktan uzak bir şekilde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) İran yaptırımlarına ret oyu verdi. İkinci olarak, Başbakan Recep Tayyip ErdoğanRusya Başbakanı Vladimir Putin, Afganistan Devlet Başlanı Hamid Karzai,İran Devlet BaşkanıMahmud Ahmedinejad ve Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’ı İstanbul’da düzenlenen Asya zirvesinde konuk etti.

 

Putin zirvede Rusya ve Türkiye arasında inşa edilecek Mavi Akım 2 doğalgaz boru hattının planlanmış olduğu gibi İsrail’e uzanmayacağını açıkladı. Türk hükümeti ise İsrail’e karşı kullandığı sert dille büyük çaplı gösterilerle destek aldı. Kanlı Gazze filosu baskınına yapılan kınamalar süresince on binlerce insanın protesto gösterileri için doldurduğu Taksim meydanındaki duvarlarda hala İsrailkarşıtı duvar yazıları duruyor.

 

Haberin Devamı

İran kökenli İsrailli analist Meir Javedanfar, “Türkiye teklifinin kabul edilmemesinin tepkisini gösterdi ve bu fırsatı bölgede İran ile konumunu güçlendirmek için kullandı” dedi.  

 

BATI ENDİŞEYLE BAKIYOR

Onlarca yıl Türkiye NATO, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (OSCE) ve BM gibi Avrupa kulüplerine ait oldu. Analistler, yakın zamandaki üst düzey politik manevraların ve durma noktasına gelmiş bölgesel işbirliğinin hayata geçirilmesi kararının Batılı karar vericileri zor duruma düşürdüğüne inanıyor.

 

ABD’nin Massachusetts Institute of Technology (MIT) Üniversitesi siyasal bilimler alanında yardımcı doçent olan Fotini Christia, Türkiye’nin filo baskını olayını da içeren yakın zamandaki politik hamlelerinin NATO üyelerini huzursuz ettiğini belirtti. Christia, “Laikliğiyle gösteriş yapan Türkler bugün dış Müslüman kimliklerini dış politikada hiç olmadığı kadar kullanmaya başladı” dedi.

 

Haberin Devamı

Türkiye ve İsrail Gazze filosu baskını ardından geçtiğimiz hafta en büyük ve can yakıcı diplomatik çatışmaları yaşadı. Bu olayın bir hafta öncesinde, Türkiye Brezilya ile İranla yaptığı nükleer yakıt takası anlaşması nedeniyle Washington tarafından hor görülmüştü. İki ülkenin BM’de verdiği ret oyu ise, karşı tepki olarak görüldü.

 

Eski bir CIA analisti ve “İslamsız Dünya” kitabının yazarı Graham Fuller, “Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmer Davutoğlu’nun politik görüşü geniş kapsamlı olduğu gibi AK Parti iktiadardan düştükten sonra devamını sağlayacak bir biçimde kalıcı olmaya niyetli gözüküyor” dedi.

Fuller, bu görüşün Türkiye’nin çıkarlarını ve tarihi nüfuzunu 360 derece açıyla gördüğünü ve yapmacık bir Batı ülkesi görüşüne kıyasla gelişmiş bir “küresel bakış açısına” sahip olduğunu ifade etti.

 

Haberin Devamı

Asya’nın batıya en yakın ülkesi olan Türkiye’nin Batı ülkeleri ile olan ilişkisi, bir zamanlar toprakları Avrupa’nın içlerine kadar uzananan Osmanlı İmparatorluğu’nun külleri üzerinde doğdu. Soğuk Savaş süresince, Türkiye NATO’ya girdi ve Batı’ya siper oluşturdu. Bugün Afganiatan’daki askeri operasyona en çok asker gücü sağlayan dokuzuncu ülke olan Türkiye, Avrupa’daki ekonomik krize rağmen Avrupa Birliği’nin (AB) bir üyesi olma çabasında.

Fuller, “Türkiye yaklaşık 150 yıl sonra tam bir daire haline geliyor ve Osmanlı’nın bile sınırlarının ötesine bakıyor” dedi.

TÜRKİYE’NİN SON PADİŞAHI

Erdoğan yakın zaman içinde uluslararası arenada savaşçı kişiliğini ortaya koymaya başladı. Geçtiğimiz yıl Davos Ekonomik Forumu’nda İsrail Devlet Başkanı Şimon Peres ile olan tartışmasında toplantıyı terk eden Erdoğan, Tel Aviv’in Gazze’ye yönelik Dökme Kurşun Operasyonu’nu eleştirmişti.

 

Haberin Devamı

Erdoğan’ın İsrail’e yönelik sert eleştirileri onu şüphesiz Ortadoğu’da Ahmedinejad’dan daha ünlü bir lider haline getirdi. Türki televizyon dizileri Ortadoğu’da tavan yaparken Türkiye’deki Arap yatırımları bir anda fırladı.

 

Suudi Arabistanlı gazeteci Hamad El-Majid, Asharq Al Awsat gazetesindeki “Osmanlı Sultanı Birinci Erdoğan” başlıklı yazısında, “Türkiye Başbakanı veya Osmanlı Sultanı, tıpkı ünlü Türk lokumuna gibi” yorumunu yaptı.

 

El-Majid, “İlk defa İslam dünyası Türk tatlıcılığının özel ve kendine has tadını aldı ve bu tadın tüm İslam ve Arap dünyasına yayılmasını ümit etti” diye yazdı.

 

Uluslar arası Kriz Grubu uzmanı ve “Türk Dünyasının Yükselişi” adlı kitabın yazarı Hugh Pope, “Ortadoğu liderleri Erdoğan yüzünde yanlış yönlendirilmiş durumda ve onu kendileri gibi İslamcı kabul ediyor” dedi.

 

Haberin Devamı

Pope, “Erdoğan kapıları açık tutacağı söz veren bir rol oynayabilir ama hepsinin ötesinde o bir faydacı.

 

Javedanfar ise Erdoğan’ın şu ana kadar iyi bir denge sağladığını belirterek, “Erdoğan’ın Batı’dan kopacağını zannetmiyorum. Eğer yaparsa bu büyük bir hata olacaktır ve bundan pişman olacaktır” dedi.

 

* Ortadoğu muhabiri Iason Athanasiadis’in makalesinin Türkçeye çevrilmiş halidir.

 

http://www.globalpost.com/dispatch/turkey/100610/turkey-iran-un-sanctions-muslim-arab-world?page=0,0

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!